14

1K 112 105
                                    




16.11.2022



||||



Jeon Jennie;

''YUTA KOŞ! JENNIE'YE BİR ŞEYLER OLUYOR!''

''YUTA DİYORUZ UYAN! JENNIE HASTALANDI!''

''BAYILACAĞIM ŞİMDİ SEHUN, AMBULANSI ARA!''

''NUMARASINI BİLMİYORUM! 911 MİYDİ?''

''YUTA KOŞUP GELİR MİSİN ARTIK!''

Bu evde yaşayan hiçbir insana, Pazartesi sabahına böyle başlatmak hiç mi hiç istemezdim ama ne yazık ki iki tane panik panik panik insanla aynı evde yaşıyordum.

Ben klozete kafamı sokmuş, midemi rahatsız eden ne var ne yoksa çıkarırken; başımdaki iki panik Joohyun ve Sehun da bağırıp duruyorlardı. Aslında hiç onları uyandırmadan da bu işi halledebilirdim ama Joohyun, sesli nefes alış verişime bile uyanacak kadar hafif bir uykuya sahip olduğu için, daha ben ağzımı kapatıp yataktan fırlayacağım zaman uyanmıştı bile. Joohyun bebeğimi duyan Sehun da bu panik kevranına katılmıştı.

Yuta da götündeki pireleri kovalayıp duruyordu büyük ihtimalle.

Başımın ağrısı bir yana dursun, boğazımdan gelen acı suyla birlikte yaklaşık yarım saat kadar midemdekileri boşaltmak; fiziken beni epey yormuştu. Acilen boğazımdaki acı ve iğrenç tadın gitmesi, başımın ağrısının geçmesi ve ılık suyla güzel bir duş alıp  bugünü yeniden başlatmalıydım.

Ellerimle klozetin iki yanından sıkıca tutarken, soluklanıp nefes almaya başladım. Ciğerlerime çektiğim her nefes, beni bir yandan rahatlatıyor bir yandan da  uzun zaman sonra rahat nefes aldığım için ciğerleri mi acıtıyordu.

Ömrümün geri kalanını bu şekilde geçirmeyecektim değil mi ben?

Eğer böyle olmaya devam edip, sürekli bunları yaşayacaksam katlanamazdım.

Sehun, arkamdan saçlarımı tutup, Joohyun da soğuk suyla beraber ellerini boynumda gezdirirken; en sonunda uyuyan Yuta, banyoya teşrif etti.

''Ne oluyor lan?''

''Şükür kalktın uykundan ayı,'' diye çirkefleşti Sehun. ''Jennie sabahın ilk ışıklarından beri kusuyor. Ne yapacağımızı şaşırdık resmen!''

''Beyinsiz herif, yanıma gelip öyle uyandırmak çok mu zordu?'' diye bağırdı Yuta ve hızla yanıma gelip Sehun'u  elinin tersiyle itti. Yuta, her mevsim soğuk su içmenin yanında ayrıca her mevsim de üstü çıplak yattığından bana değen açık kolları irkilmeme neden oldu. Önce Sehun'un bırakmasından dolayı önüme düşen saçlarımı çekti, bir eliyle benim elimi, diğeriyle de boynumu tuttu. ''Güzelim, neyin var? Ne oldu?''

''Ne olsun ya kaç zamandır hareketli sabahlar geçirmediğimizi fark etmiş Jennie de, ondan bugün kusmayı tercih etmiş,'' diye laf attı Sehun. ''Ne olacak deli? Hastalanmış işte!''

''Hastahaneye gitmeliyiz kesinlikle,'' dedi Joohyun. ''Sehun sen taksiyi ararken ben de Jennie'yi hazırlayacağım-''

Çıkan üç endişeli sesle  beraber, ''Hastahaneye filan gitmeye gerek yok,'' dedim panik içinde. ''Yemin ediyorum çok iyiyim, turp gibiyim!''

feel meHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin