20-❤️‍🔥

515 44 44
                                    

baekhyun
chanyeol

_______________

yedi mayıs, cuma.

gece yarısı chanyeol'un yaptığı ani itiraf ile bayılmıştım. dakikalar sonra kendime geldiğimde yatağımda yatıyor haldeydim, chanyeol ise endişeli bir ruh haliyle parmakları ile oynuyordu.

"c-ch"
sesimi kaybetmiş gibiydim, konuşamıyordum. chanyeol ise, çıkaramadığım iki harfi dahi duymuş bakışlarını bana çevirmişti.

yattığım yerden doğrulmak için hareket ettiğimde chanyeol hızlıca bana yardım etti. yatağımın kenarına oturup yüzüme baktı, ama elimi tutmaya çekiniyor gibiydi.

"bana en başından anlatır mısın lütfen"

chanyeol sessizce başını salladı, derin bir nefes alıp saçlarını kaldırıp başındaki cihaz mıknatısını gösterdi.

"seninle konsere gittiğimiz günü hatırlıyor musun"

sakin ve tane tane konuşuyordu, ses tonuna hayran kalmıştım. gözlerim dolu dolu olmuştu bile.

sorduğu soruya başımı salladığımda, devam etti anlatmaya.

"o gün bir anda uğultu ve çınlama duyunca oradan uzaklaştım. hyuk amcayı arayıp anlattım, daha önce bu konuyu onunla konuşmuştuk. size geldiğimizde hyuk amca beni arkadaşıyla konuşturdu, levent hoca ankara'ya gel bir bakalım diyince babanla birlikte gittik ankara'ya. testlerin sonucu olumlu olunca ameliyata alındım. koklear implant ameliyatı oldum. ameliyat sonucunda hiç duymayabilirdim de, ama yüzde elliden fazla duyabildiğim netleşince hemen konuşma terapisine başladım."

sessizleşti. sanırım yorulmuştu. bense chanyeol'u dinlemeye doyamamıştım. sabahlara kadar konuşsun ben de dinliyim istiyordum, sesi hayatımda duyduğum en güzel tınıya sahipti.

eline uzanıp tuttum,
"yorma kendini, vaktimiz bol"

elini tutan parmaklarımı özlemle sıktı. alnını ellerimize yaslayıp iç çekmeye başladıktan kısa bir süre sonra elimde hissettiğim ıslaklıkla anlamıştım, ağlıyordu.

çenesinden tutup başını kaldırdım,
"neden ağlıyorsun sevgilim"

hitabımı duyunca, boncuk boncuk bakan gözlerinden birkaç damla yaş daha düştü hızla.

"ne kadar çok bu anın hayali ile yaşadım bilmiyorum. seninle karşılıklı konuşmanın, sesinden adımı duymanın hayalini öyle çok kurdum ki... çok istedim o zamanlarda seni aramayı, sesini duymayı, ama konuşamıyordum çok zordu o süreç."

avuç içlerini gözlerine bastırıp içini çeke çeke ağladı bir süre. kendini rahat ifade edebilmesi için sabırla bekledim her ne kadar yoğun bir merak duysam da.

"haetsal'in sesini duyduğumda, henüz sesleri çıkarmayı yeni öğreniyordum ve haetsal benden daha düzgün çıkarıyordu kelimeleri. neyse, burası biraz uzun.
kısacası, bu bir sene hem senden uzak kalmak hem de bu terapi süreci beni çok yıprattı. sadece sana sıkıca sarılmayı hayal ettim. sana gerçekleri anlatmak için sabırsızlanıyordum. ama sen benden şüphe edince... benden vazgeçeceksin sandım, az önce sevgilim dediğini duyuncaya dek de beni sevmeyi bıraktığını düşünmüştüm"

hıçkıra hıçkıra ağlıyordu.

tanrım... gözümden sakındığım, canımdan çok sevdiğim sevgilimi böyle ağlatmış olduğum için kendimden nefret etmiştim.

kollarımı chanyeol'un boynuna sarıp sıkı sıkı sarıldım, boynuna saçlarına, şakağına öpücüklerimi sıraladım. göz yaşlarını silip gözlerini, burnunu öptüm. yanaklarını iki elimle tutup gözlerinin içine baktım,

sound of colors | chanbaekHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin