7

762 63 45
                                    

🎼Madrigal, Ne Zamandır Sendeyim

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

🎼Madrigal, Ne Zamandır Sendeyim

OKAN

Gece kulübünün neon ışıkları altında sallanan bedenini izliyordum. Kısa kestirdiği sarı saçları ancak başını eğdiğinde omuzlarına ulaşıyordu ve yanında yer almadığım için umursamaz bir öfkeyle tavana baktığı zamanlarda ensesine değiyordu. Pür dikkat incelediğimi anlamış gibi bar taburelerinin sıralandığı bölüme aniden döndü. Dirseğimi ahşap masaya yaslayıp alnımı sıvazlarken ona usulca sırt çevirdim.

Yanımdaki yüksek tabureye oturmak için omzumdan destek aldı. Parmaklarımı tıkırdatmaya devam edip, onunla ilgilenmeme çabam karşısında ayağını sertçe bacağıma vurdu. "Gittin sanmıştım."

Gözlerimi çevirmemeye direnirken limonlu sodamı kendime doğru çektim. "Aylardır görüşmüyoruz ve beni bir gece kulübüne çağırıyorsun."

Kulağıma yaklaştığında, "Daha romantik bir yerde buluşmamızı mı isterdin?" diye sordu.

Nefesiyle kalp atışlarım hızlandığında sertçe yutkundum. Evet, sadece şaka yapıyordu. Sadece komik olmayan soğuk şakalarından biri daha. "Romantik yerlerle işin olmadığını biliyorum."

"Ben de ne kadar sıkıcı bir öğretmen olduğunu," dedi uzaklaştığında. "Okul nasıl gidiyor? Küçük öğrencilerine alışabildin mi?"

"Bunları daha sessiz bir yerde konuşamaz mıydık?"

Kaşlarını havaya kaldırıp başını sağa sola salladı. "Beni taşımayacaksan olmaz. Hem susadım, hem yorgunum." Uzun masanın arkasında, bizden uzak bir köşede birileriyle sohbet eden barmene el kaldırdı.

"Taşırdım."

"Ne?" dedi kulağını ağzıma doğru yaklaştırdığında. "Hiç değilse burada biraz yüksek sesle konuş, seni duyamıyorum."

Bana yakın olan yüzüne döndüğümde, "Diyorum ki Yaren," diye fısıldadım. Masada belli belirsiz dövmeli bileklerin varlığını hissettiğimdeyse geri çekildim. "Siparişini vermek istersen barmen geldi."

"Aynısından."

Yani bir tekila istedi. Bir tane daha. Gecenin sonunda kaç tekila olacağını bilemediğimden sodamın geri kalanını stresle yudumladım.

"Gözlüklerine geri dönmüşsün." Elini gülerek omzuma çarptırdı. "Tatlı bir İngilizce öğretmeni gibi görünüyorsun."

Dirseklerimi masaya yaslayarak ona tepeden tırnağa baktım. Rengini biraz daha açtırdığı kısa sarı saçları, kolsuz bluzu ve siyah uzun çizmeleri tıpkı sosyal medya hesaplarından takip ettiğim gibiydi. "Sen de havalı bir İngilizce öğretmeni olmaktan son anda vazgeçmiş gibi görünüyorsun."

Suratını buruşturduğunda elini havada salladı. "Dersi kıyafetlerim anlatmayacağına göre muhtemelen çocuklar benden nefret ederdi."

"Tercümanlıktan da yakınıyorsun."

Sevgili Eski SevgiliHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin