ꕥ
8. Bölüm; YUVAYA YAPILAN İHANET
Gözlerimi araladığımda hava çoktan kararmıştı, Elesta'nın açık zihnini hissettiğim anda arka plandan gelen sesler katlandı. Elesta'nın sesiyle birlikte duyduğum bir ses daha beni uykumdan uyandırmaya yetmişti zaten. Elesta'nın sıcaklığından uzaktaydım, çimenlerin üzerinde yatıyordum. Üzerimde bir battaniye vardı ve bunu kimin getirdiği hakkında hiçbir fikrim yoktu.
"Belki de her şeyi açıkça bilmeli."
Kalın erkeksi sesi duyduğumda o sesi tanımam zor olmadı. Meleğin insan formundaki sesiydi. Kalın ve sakin bir ses tonuydu. Glacies burada mıydı? İyi de neden? Konuşulan şeyleri yarım yamalak duyuyordum zira uzaktalardı. Sözleri anlaşılmıyordu.
"Erken olduğunu biliyorsun Glacies."
Elimi kaldırıp gözlerimi ovuşturdum, tacımın çimlerin üstünde olduğunu gördüğümde doğruldum. Üzerimdeki battaniye doğrulunca kaydı bacaklarıma doğru. Uyandığımı bildiklerini biliyordum, özellikle Elesta uyandığımı gözlerimi açtığım ilk anda biliyordu.
Ancak benim doğrulmuş olmam onların konuşmasını değiştirmedi. Elesta kocaman bedeniyle Glacies'ın önünde dururken tacımı elime alıp taktım. Ardından ayaklanarak onlara ilerledim. Hava epey kararmıştı. Saraya dönsem iyi olurdu.
Melek bana dönerken Elesta kanadını açtı ve beni onun altına aldı. Gökten kar yağıyordu, ancak soğukluğu hissedemiyordum.
"İyi akşamlar Alaxy, güzel bir uyku çekmişsin gibi gözüküyor."
Gülümsedim ona doğru, yapay bir şekilde. Bunun farkında olarak dudaklarına bir sırıtış oluştu. "Tapınak çok sıkıcı sanırım Meleğim, neredeyse hep buradasın. Yeryüzü ilgini mi çekiyor yoksa?" Kaşlarını kaldırarak gülümsedi.
"Tapınaktaki zaman boyutunun sizin evreninizdekiyle bir olduğunu mu sanıyorsun evlat? Seninle en son konuşmamızın üzerinden yıllar geçti." Bir meleğin güçlerine akıl sır erdiremeyeceğim gibi onun yaptığı şeylerede akıl sır erdiremezdim. Bu nedenle bir şey demeyerek çenemi kapattım.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
GÖKKUŞAĞININ TINISI
Fantasy"Kuşaktan kuşağa geçer Hester'in görevi, ya Gölgelerin Hanımıdır ya da Efendisi." ~ "Renklerin melodileri vardır Hesper, fısıltıları ağıtlar yakar. Duyarsan eğer o mırıltıları kadimsindir, anladıysan aziz. Eğer eşlik edersen gökkuşağının gölgeleriyl...