⛓️Keyifli Okumalar, cidden öyle ⛓️
️⛓️
Bebeğimi kaybettiğim gün yeniden hatırıma düştüğünde gözlerimi hızlıca Yağız'dan çektim. Acı veriyordu artık bu adam. Lime lime doğranmış gibi hissettiriyordu. O anda onunla olan münakaşamı kestim. Çünkü sağdan soldan şeytan dürtüyordu beni, tüm nefretini onun yüzünden bebeğini düşürdüğünü söyleyerek kus diyordu. Bunu yapabilme olasılığından korkmuştum.
Bir anneye, nasıl bebeğini kullanarak kocasına kendini acındırma yakıştırması yapabilirdi? Ben gerçek hislerimle onun karşısına çıkıp barışmak için yolumdaki engelleri temizlemeye hazırdım. Bana söylediklerinden sonra ben hamileyim desem ne değişirdi ki. Hiçbir şey. Üstelik bu açık yaraya tuz dökmekten beter bir karar olurdu.
Yorgun bakışlarla başımı kaldırıp Sedef'e baktım, "Ben çocuklarla giderim. Siz de arkamdan gelirsiniz." dedim. Daha sonra diğer bir koluma giren Ceyda Abla'ya ise "Ceyda Abla sen de benimle gelir misin? Çocuklarla baş edemeyebilirim."
Başını tamam anlamında salladıktan sonra İbrahim Abi söz istedi bizlerden. Ne diyeceğini ben ve Yağız harici herkes merak etmişti. Sonunda akıllardaki soru işaretini kaldıracak olan sözlerini ikrar etti, "Bakın, ikiniz de öz olmasa da manevi kardeşimsiniz. Sadece ikiniz de değil hepiniz. Önceden bir evliliğiniz vardı fakat yürütemediniz ve yollarınızı ayırmayı seçtiniz. Hayat deyip kendinize bakacaksınız. Ne probleminiz varsa çocukların yanında değil sadece ikinizin olduğu bir yerde çözmeye çalışın. Bu güzel günümüzü de bozmayalım. Hadi, ne duruyoruz? Baloya geç kalacağız."
İbrahim Abi'nin dediklerini kulağıma küpe olarak astım. Umarım Yağız da küpe değil de kolye niyetine takardı. Çünkü anca, onu o kurtarır.
Herkes arabalarına binerken ben kabaktan olma arabamıza bindim. Yanıma da Ceyda Abla oturdu. Arabayı çalıştırırken arkadaki çocukların konuşması bizi güldürmeye yetmişti.
"Anne, nerede kaldınız? Baloya geç kalsam Kayra başka kızlarla oynasa neler olur hiç düşündün mü? Kalbim kırılır." ah kızım, nasıl bitik hâldeyim. Ama haklısın kızım, ben üzüleyim, dizlerimi döveyim de Kayra başka kızlarla görüşmesin.
"Kayyay'la ben oynayacağım. Onun için pembe elbise giydim!" Ceyda Abla'nın kızı Özgül, Ege'ye ters bakışlarla bakarken Ege rahatını bozmadan "Kayra, pembe rengini sevmiyor." dedi ve saçlarını savurdu.
"Kayra bir tek beni seviyor bence." Özgür ise kızlara anlamsız bakışlar yükleyerek cevap veriyordu. Hepsi ayrı ütopyada yaşıyorlardı.
"Çocuklar kavga etmeden anlaşın olur mu? Semiramis Abla'nız ve ben çok üzülürüm." Ceyda Abla yumuşak dilde çocukları uyarırken yola çıkmıştık. İstanbul'un akşam trafiğine karışmıştık bile.
"Sağ ol abla." dedim tükenmiş bir hâlde. "Psikolojim altüst."
"Belki altüst olması daha iyidir, ha canım benim?"
"Düşünecek bir takatim kalmadı. Hangisi iyi kötü bilemiyorum." konuşmak dahi işkence olmuştu şu yaşananlardan sonra. Nihal ve Behlül'ün birlikteliğini gören Bihter Ziyagil modundayım.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Şafak Sökmeden
ActionBaşarılı bir Komiser ve yiğit bir Yüzbaşı'nın hikayesi. ⛓️ Yağmur taneleri çığrından çıkmış bir şekilde yüzlerimizi ıslatıyordu. "Yalandı." diyerek mırıldandım, ona karşı. Damlalar bile ona olan aşkımı dillendirirken saklamanın bir yararı olmadığını...