yirmi beş

4.2K 122 25
                                    

Beş yıl önce / bar
~Lila'dan

"Yapma," dedim, alnımı iyice göğsüne yasladım, kafam gümbür gümbürdü "Sevme beni Savaş

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

"Yapma," dedim, alnımı iyice göğsüne yasladım, kafam gümbür gümbürdü "Sevme beni Savaş..."

Elini sırtımda gezdirmeye devam etti. Müzik sesi saniyeler içinde katlanarak artıyordu. Dayanamadım, biraz daha göğsüne sığındım. Elini belime sardı bu defa. "Kucağıma gelebilirsin, Lila." diye korka korka bir teklifte bulundu. Sesindeki tereddüt dudaklarımın kıvrılmasına neden olurken kafamı zorlukla kaldırıp yüzüne baktım.

Çenesi bu açıdan kusursuz gözüküyordu.

"Biz sevgili değiliz." dememle gözlerini kaçırdı. Dans edenlerin olduğu tarafa baktı. Elimi kaldırıp yanağına sardım. Tam yüzünü yüzüme çevirecekken bu çok zahmetli diye burnumu yanağına yaslamakla yetindim. "Sadece öyle davranıyoruz, unuttun mu?" dedim, dudaklarım yanağına çarpıp çarpıp durdu.

"Seni seviyorum." dedi birdenbire. Hemen ardından duygusal bir şarkı çalmaya başladığında yüzümü buruşturdum.

"Sana başından beri olmayacağını söyledim." elimi yanağından çekip bedenimi bedeninden uzaklaştırdım. Tezgahtan destek ala ala barmene döndüğümde Savaş'ın hâlâ hareket etmemesine karşın omuz silktim. "Kendi kendine gelin güvey olma."

"Okulda seni öpmeme izin verdin?"

"Yanağımdan öptün sadece, Savaş. Abartma." dedim, gerçeği yalanlayarak. Özümde herkesin bana dokunmasını seven biri değildim elbette ama Savaş geçen hafta Ateş bize bakarken beni öpmek için izin istediğinde bir anlık gafletle onaylamıştım. Sonra ne mi olmuştu? Savaş dudaklarını tam otuz saniye tenimde tutmuştu.

Ve evet, etkilenmiştim. Karşılığında da bacağına elimi koymuştum.

Toplam bir ay geçmişti bu oyuna başlayalı. Her geçen gün alışmam gerekiyordu ama ben Savaş yüzünden sürekli tetikte kalıyordum. Zordu.

"Sırf ona aşık olduğunu düşünmesin diye mi seni öpmeme izin verdi, Lila? O da mı oyundu?"

"Başka ne olacaktı?" diyip önüme konan yeni içki bardağını kafama dikledim. Birkaç yudumda bardağın içindeki bütün sıvı midemi boyladı. Bardağı tezgaha bırakıp dudaklarımı yalayarak bana dönen Savaş'a baktım. "Ateş'ten de hoşlanmıyorum senden de-" dememe kalmadan elini boynuma sarıp yüzümü yüzüne yaklaştırdı.

"Ateş buraya geliyor," dedi, bir dudaklarıma bir gözlerime bakarak. Üstündeki siyah gömlek dikkatimi çekerken başımı aşağı yukarı sallamakla yetindim. Biz bugün buraya birinci ayımızı kutlamaya gelmiştik ve evet, Ateş'te davetliydi.

Hayır biz davet etmemiştik. O kendi gelmek istemişti. Kendi kendine bu geceyi organize edip sonra geceye kendini de katmıştı.

Şimdiyse Savaş yakın olduğumuzu ona gösterme peşindeydi. Oyunun amacına uyduğu gibi.

best friend | tex ✓Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin