"Zhan bitti nihayet, ikisini yakaladık, şimdi itiraflarını almalıyız. Önce kimi sorgulayacaksın?"
"Zanjin ile başlayacağım. Sonra doktor Feng'in sorgulamasını yapacağım. Geçiyorum içeriye."
"Zanjiin, nasılsın? Demek burnumuzun dibindeki katil senmişsin."
"Zhan, senin sorgulamada yetkin yok, ne arıyorsun burada?"
"Ahh tabi, bazı bilgilerden senin haberin olmaması doğal. Ben müdür Haikuan'dan özel izinliyim. Sorgunu ben yapacağım, tabi nasıl açık verdiğini de anlatacağım sana. Şimdi cevap ver, bu cinayetleri tek başına mı işledin, birisi mi yardım etti?"
"Zhan, o kadar eminsen katil olduğumdan, sorunun cevabını da biliyor olman gerekir. Elinizde delil yokken beni tutuklayıp sorgulayamazsın. Avukat istiyorum, tek kelime konuşmayacağım."
"Tabi Zanjin avukat isteme hakkın var ama seni savunacak kadar akılsız avukat bulman imkansız. Beş kişiyi öldürdüğünü biliyoruz."
*Zhan, Zanjin bocalıyor, sen arkanı döndüğün an bakışları ile sana düşmanlığı belli oluyor.*
"Anladım."
"Anladın mı? Neyi anladın Zhan, elinizde delil olmadan beni sorgulamanın aptallık olduğunu mu?"
Zhan gülümsedi, o yanında olan Yibo'yu göremiyor, duyamıyordu.
"Elimizde delil mi? O kadar çok var ki, bu senin idamına bile yol açabilir, tabi iş birliği yaparsan cezanda indirim uygulanabilir."
"Hahaaa Zhan, benim de polis olduğumu unutuyorsun sanırım, bunlarla kandıramazsın beni."
"Tamam, o halde elimizde bulunan delileri görmeye ne dersin? Dosyayı oku istersen. Yibo'nun saldırı gününde kuzeninin nişanı olmadığı gibi, hiç şehir dışına çıkmadığın, arabanın olay yerinin yakınlarında olduğundan başlayalım istersen? Aa bir de kimsenin bilmediğini sandığın ev vardı değil mi? Orada, suç aletleri, cinayette kullanılan, kurbanların dudaklarına konulan fermuar resimleri ve öldürdüğün kişilerin listesi fotoğrafları var. Sanırım oraya kendiliğinden gitmişler. Pardon bir de üstünde kan lekesi olan ayakkabı. Senin ve bir kurbanın kanının bulunduğu, sana ait bir ayakkabı. Sanırım kurbanlardan birisi seni zorlamış, onu gömmek zorunda kalmışsın, ama hatan onu gömmeden çektiğin resim olmuş, şimdi o yere ulaşmak üzere ekiplerimiz, kurbanın üstünde senin kanının bulunacağını bahse girebilirim, sence yeterli mi deliller memur Zanjin."
Zhan, bunları söylerken bilerek arkasını dönüyordu, Zanjin her ne kadar cam arkasından izlendiğini bilse de, Zhan'ın arkasını dönmesi ile yüzü değişiyordu.
*Zhan, iyice sıkıştı, Biraz daha üstüne gidersen çözülecek, senin blöf yaptığını fark edemedi daha, sakın ara verme.*
"Yibo'ya saldıran sen değildin. Hemşireyi de sen öldürmedin. Bak bunlardan gayet eminim Zanjin. Amaa diğer katil Yibo'ya saldırırken durup izledin. O katili merak ettin, peşine düştün. Ellerin boş kaldı değil mi? Sana o katilin de tutuklandığını söylersem, ismini de verirsem rahatlar mısın? Yoksa zaten biliyor musun? Ondan yardım mı alıyordun?"
"Ben kimseden yardım almadım Zhan, o katili yakaladınız mı gerçekten?"
"Zanjin, neredeyse masumum ben, o yaptı herşeyi diyeceksin. Peki bunca zaman peşindeyiz katillerin, hiç şüphelendiğin biri var mı kendin dışında?"
ŞİMDİ OKUDUĞUN
My ghost partner ~ Hayalet Partnerim YİZHAN
FanficKimsin sen? Veya kimsiniz? Neden benim çevremde ölüm var? Ve neden sadece erkekler? Yibo'ma ne yaptın? Çevremde gelişen garip olaylar ne?