3

74 11 17
                                    

    

     "Jiyang, Xuan, Yubin, bulduklarınız neler? Aylardır elimizde bir bilgi yok. Neler oluyor? Hiç kamera görüntüsü de elde edemiyoruz. İlanlardan çıkan ne var?"

     "Zhan, asılsız bir sürü ihbar alıyoruz, bunlar sadece bizi oyalıyor. O gün Yibo'nun kurtulmasını sağlayan görgü tanıklarından başka hiç bir şey yok elimizde. Onlarda, adamı görememiş arkasını dönüp kaçan biri vardı diyorlar, o kadar. Ama o adamlar gelmeseydi Yibo'nun kurtulma şansı olmazdı."

     "Offf, çıldıracağım, Yibo'ya o uyuşturucuyu verdiği anı düşündükçe, yerimde duramıyorum. Doktorlar o iğne girişini bulmasaydı, uyuşturulduğunu anlayamazdık. Ama ben zaten şüpheleniyorum. Yibo gibi dövüş sanatlarında usta birinin nasıl devirilebildiği bir muamma olurdu. Bu bizi başka bir noktaya götürüyor. Adam Yibo'yu tanıyor. Uyuşturmazsa bu işi başaramayacağının farkında olan birisi bu kişi. Yine de, tam başarılı olamadığı için kafasına vurmuş. Yibo o darbeyi almasaydı şu an komada olmazdı. Koduğumun iti, nasıl böyle şanslı olup kaçabildi?"

     "Jiyang haklısın ama bu bize yardımcı olmuyor, ellerimiz hala boş."

     Bu sırada, büronun telefonu çalmaya başladı. Yubin hemen telefonu yanıtladı.

     "Buyrun Zhan dedektiflik. Kim dediniz, Tong Bai, evet sizi dinliyorum. Elinizde görüntü mü var, ilanımızdan mı buldunuz bizi, anladım, doğru, evet, siz adresinizi verin, yazıyorum. Evet, on beş dakika sonra orada olacağız bay Tong."

     Yubin telefonu kapatıp ona merakla bakan arkadaşlarına dönerek konuşmaya başladı.

     "Nihayet şansımız dönüyor, çıkalım hemen ben anlatmaya devam ederim. Arayan kişi de o geceye ait görüntüler varmış. Tong Bai, olay yerinin karşısında ki evlerden birinde oturuyormuş, gerisini ondan dinleyeceğiz."

     Hepsi büyük bir heyecanla hareket etmişti. En azından ellerinde küçük bir ipucu olabilirdi.

     Verilen adrese ulaşıp, kapıyı çalmaya başlamışlardı. Genç bir adam açmıştı kapıyı.

     "Tong Bai?"

     "Evet benim. Buyrun lütfen içeri."

     "Bay Tong, öncelikle ne gördüğünüzü anlatır mısınız?"

     "Ah, ben bir şey görmedim, aslında projem için gece sokak görüntüleri ve insanları kayıtlıyordum. Kameramı ayarlayıp duşa girmiştim, yorgun olduğum için küvet keyfi yapıyordum, kameram o sırada kayıttaydı elbette. Duştan sonra uyuya kalmışım. O kaydı tamamen unutmuştum aslında. Projemizin konusu değiştirilince hiç kontrol etmemiştim. Çevreme çok ilgili değildim ama bir gün sizin astığınız ilan dikkatimi çekti. Acaba benim kayıtlarım arasında bir görüntü olabilir mi diye kontrol ettiğimde kavga eden iki kişiyi gördüm,sizi aradım, gerisini zaten izleyeceksiniz."

     "Bay Tong lütfen açın o görüntüleri."

     "Biraz geri sarın burası durdurun, biraz yakınlaştırınca. Bakın çocuklar adam Yibo'ya sinsice yaklaşıp boynuna hareket ediyor. Bu ona uyuşturucu verdiği yer. Ardından onu ara caddeye çekiyor. Ama hemen karşı caddeye bakın, orada birisi var ve tüm olayı izliyor. Sokak bu kadar dar olmasa bizde fark edemezdik. Tabi kameranın görüş açısı da iyi ayarlanmış. Bu bizim şansımız."

     "Zhan, adam korkmuş, donmuş kalmış olabilir."

     "Xuan, dikkatli bak adamın beden dili asla korkuyu yansıtmıyor. Gayet sakin bir halde olanları izliyor. Hiç bir şekilde endişe, panik emaresi yok. Ve Yibo'ya saldıran adam kaçarken peşine düşüyor. İkisi de gözden kayboluyor. Bu görüntüyü alıp, cinayet masasına gidelim. Onlar yakınlarda ki tüm kameraları kontrol etsinler tekrar."

My ghost partner ~ Hayalet Partnerim YİZHANHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin