Huzur

523 37 92
                                    

Oy ve yorum bekliyorum please

Keyifli okumalar dilerimm

Medya: Doğan(Maşallah)



~










İnsan için en mutlu olduğu anlar sınırlıdır, sıradan hayatımızın bazı kısımlarını yaşamımız boyunca unutamayız.

Şuan ensesine vuran sıcak nefes beline sıkı sıkı dolanmış kollar ve sırtından tüm vücuduna yayılan sıcaklık ile tam olarak bu anlardan birindeydi Feda. En huzurlu uykusundan en huzurlu sabahına uyanmıştı, gözlerini daha açmadan yüzünde büyük bir gülümseme oluşmuştu.

Olduğu yerde hareket etmeye çalışsa da Doğan homurdanarak daha da sıkıyordu kollarını, onu uyurken izlemek istiyordu Feda. Yüzündeki her bir ayrıntıyı aklına kazımak en öncelikli hedefiydi.

Zorlukla da olsa kollarını biraz gevşetip arkasını döndüğünde sanırım onun en masum haline şahit olmuştu. Güneş ışığının yüzüne vurması ile aydınlanmıştı güzel yüzü, saatlerce izlemek istedi Doğan'ın bu halini.

Kıvırcık tutumlardan bir kısmı alnına dökülmüştü, Feda uzanıp onlara dokundu yavaşça buklelerinin arasına geçirdi parmaklarını, yumuşacıktı saçları sevdiğinin. Tüy gibi hafiflikle alnından burnuna doğru getirdi parmağını, Doğan'ın yüzünde gülümseme oluşunca bir süre bekledi uyanmamıştı çocuk.

İstemsizce kendi yüzündeki gülümseme de büyürken parmağını dudaklarının üzerine getirdi Feda, dolgun pembelikleri okşadı. Öpmek için can atsa da uyanır diye kıyamıyordu. Kalbine sıcak bir şeyler akıyor gibiydi sanki, mutluluktan ölünür mü acaba diye düşündü çünkü her an durabilirdi kalbi onun sayesinde.

Elini yavaşça Doğan'ın kalbinin üzerine indirdi, soluk alışverişini yüzünde hissederken kalbinin ritmini de dinliyordu. Şuana kadar yaşamak sandığı şeyin aslında bir hiç olduğunu anlıyordu, onunla nefes almaya başlamış hayata tutunmuş belki de ilk defa gerçekten kafasındaki her şeyden uzaklaşmıştı.

"Seni çok seviyorum kara gözlüm" diye fısıldadı Feda gülümserken "Bana hayatımı geri verdiğin için teşekkür ederim"

Ellerini Doğan'ın kollarına koyup biraz gevşettiğinde tekrar arkasını döndü Feda, yavaşça arasından çıkıp ayaklarını zemine indirdi. Arkasını döndüğünde kaşlarını biraz çatarak tekrar yerine yerleşmiş çocuğa baktı, böylelikle uykusunun ağır olduğunu da öğrenmişti. Onunla ilgili yeni bir şey öğrenmek bile mutluluk veriyordu.

Odanın içindeki banyoya ilerlerken kalçasında hissettiği acı ile yüzü buruşmuştu ama bu bile farklı bir haz veriyordu. Kapıyı açıp girdiğinde burnuna dolan sevdiğinin kokusu ile gözleri kapanmıştı kısa süreliğine.

Aitlik hissini dibine kadar hissediyordu Feda, aynanın karşısında durmuş boynunda sevdiğinin bıraktığı izlere bakarken. Sanırım bugün gülmekten biraz yüzü ağrıyacaktı zira hiç kapanmıyordu dudakları sanki yanlardan çengellenmiş gibiydi.

Dün seviştikten sonra mayışmış çocuğu kucaklamış ve banyoya taşımıştı Doğan, nazikçe küvete bırakmış kendisi de ardından girmişti. İncitmekten korkar gibi yavaş yavaş tüm vücudunu köpüklemiş ardından yıkamıştı. Feda da onun çok sevdiği kıvırcık tutumlarını kendi elleriyle köpürtmüştü, bol bol gülmüşler ve arada da doyasıya öpmüşlerdi birbirlerini, geçen üç günün hasretini gidermişlerdi.

Yine elleriyle kendi tişörtlerinden birini ve altına baksırını da giydirmiş ve yatağın içine sokmuştu usulca çocuğu. Ayrılmak o kadar zor gelmişti ki ikisine de Feda annesini aramış ve gece burada kalacağını haber vermişti.

KIZIL [BxB] Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin