(Felix) hyunjin hastaneye kaldırıldıktan sonra beni ilk günden beri kilitli tuttuğu odaya gittim , bu sefer kendi isteğimle o odaya girmiştim. Oturup bir süre düşündüm, hyunjin'i seviyor olamazdım değil mi sonuçta o bana neler yapmıştı ama kalbim... Kalbim farklı söylüyordu. Sanki beynim ve bedenim ondan nefret ediyor, ama kalbim deli gibi istiyordu.
(Yazar) Felix yanağından aşağı dökülen küçük yaşları tutamadı. Ağlamaya başladı,içindeki bir ses ona hala yanlış yaptığını hyunjin'in bunu hak etmediğini söylüyordu. Hyunjin'in durumundan habersiz öylece oturmak onu daha da kötü yapıyordu. Kalkıp hastaneye gitme kararı aldı,gidince de -eğer Hyunjin yaşıyorsa- onun için bir psikiyatri araştıracaktı.
°°°°°°°°°°°°°°°°°°°°°°°
(Yazar) Felix hastanenin kapısından içeri girdi ve danışmaya hyunjin'in nerede olduğunu sordu..... Hızlı bir şekilde Hyunjin'in bulunduğu odaya girdi.(Felix) şükürler olsun ki Hyunjin iyiydi,onu öldürmemiştim. Dizlerimin üzerine çöküp ağlamaya başladım. Gerçekten mutluydum,evet ondan nefret ediyordum ama onu öldüremezdim. Tam o sırada Hyunjin konuşmaya başladı.
Hyunjin: özgürsün.... Artık özgürsün kedicik. Git ve mutlu bir şekilde hayatını yaşa. Babacığın seni serbest bırakıyor.
(Felix) yıllardır duymak istediğim kelimeler dökülüyordu dudaklarından. Artık özgürdüm. Ama bu neden kalbimi bu kadar acıtmıştı? Ayağı kalkıp yanına gittim.
Felix: neden? Neden beni özgür bıraktın? Artık cinsel isteklerin için yetersiz mi kalıyorum? Benden soğudun mu,yoksa artık benden daha ateşli bir şekilde sevişeceğin bir kediciğin mi var?
Hyunjin: b-ben benden nefret ettiğini biliyordum.... Ama bana silah çekecek kadar nefret ettiğini bilmiyordum. Haklısın galiba,istemediğin bir yerde seni zorla tutamam.... Ama şunu unutma ki senden daha ateşli kimse ile sevişemem. Hala sana deli gibi aşığım ama bitti Lix.... Hani sana demiştim ya ‘sahibine muhtaç bir kediciksin’ diye. O bir yalandı, sen bensiz de çok güçlüsün,bana muhtaç değilsin. Ama ben.... B-ben sana muhtacım Lix.
(Yazar) Hyunjin uzun süredir tuttuğu göz yaşlarını bıraktı ve akıp gitmelerine izin verdi. Felix Hyunjin'i ilk defa ağlarken görüyordu bu ona çok garip gelmişti. HYUNJİN!? AĞLIYORDU?
Hyunjin kafasını camdan dışarı bakacak şekilde çevirdi ve gözlerini kapattı.Hyunjin: git Lix. Yalvarırım,sana daha fazla eziyet etmek istemiyorum. Git nolursun.
(Yazar) Felix hiçbir şey söylemeden odadan çıktı ve kapıyı çekip gitti.
(Felix) bitmişti her şey... Hyunjin diye biri artık hayatımda yoktu. Kalbim acıyordu ama artık çok rahattım,baskı altında değildim ya da bir kelepçe ile yatağa bağlı da değildim. Özgürdüm. Hyunjin'i orada öylece bırakmak kalbimi acıtmıştı, sonuçta o bana aşıktı (yada takıntılı). Şimdi ise her şeyi içine atıp beni unutmaya çalışacaktı. Bu herkes için gerçekten çok zordu......
___________________________Selam bebişlerimmm ❤️ duygusal bir bölüm oldu 🥺😁
Umarım beğenirsiniz 💚
diğer bölümler için fikirleriniz varsa (şöyle devam etsin,burası böyle olsun,şurası böyle olmasın vb.) Dm e yazın kısa sürede görüp cevap vermeye çalışacağım.
Sizi çok seviyorum ❤️ oy vermeyi ve yorum yapmayı unutmayın 💜Görüşlerinizi belirtebilirsiniz 👉
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Love and Hate ~ Hyunlix
Hayran KurguFelix onun için cehennem olan evden kaçmıştı fakat hesaba katmadığı birşey vardı.... •Smut •Angst ~Aşk nefrete,nefret de aşka dönüşebilir miydi?....