4.Bölüm-"Şahika Yaşıyor!"

305 21 125
                                    

Şahika: Ne demiştin sen? "emirleri ben veririm!" öyle değil mi? Ama farkındaysan az önce istemeden de olsa benim emrime uydun.
Samet: Hoşgeldiniz yılanlar kraliçesi, oturmaz mısınız?

Samet solunda ki koltuğu işaret eder ve Şahika da oturur.

Şahika: Evin güzelmiş bu arada. Mafyasın ama modern bir mafyasın.
Samet: Teşekkür ederim. Sen de bir katile göre çok şıksın, herzaman ki gibi.

Şahika gülümser ve sözlerine devam eder:

Şahika: Ee anlat bakalım. Neler oluyor?
Samet: Neler oluyor derken? Şahika biz sadece iş ortağıyız, arkadaş değiliz. Yani bu durumda seninle özel hayatımı paylaşmak zorunda değilim.
Şahika: Ama bu da işe giriyor. Telefonda söylediğin şey neydi? Ne demek 'intikam için değil' ?

Samet başını yere eğer ve gülümser. Şahika onun bu halini görünce kaşlarını çatar ve ciddi bir şekilde:

Şahika: Ondan hoşlanmıyorsun değil mi?

Samet başını sola ona doğru çevirir ve bir kaç saniye sessiz kalır.

Samet: Sadece onun üzülmesini istemiyorum.
Şahika: Üzülmez! Bu bir iş ve aynı zamanda da bir intikam. Ayrıca... Onun üzülmesine herkesten önce ben izin vermem.

Samet Şahikanın ne demek istediğini anlayamıyordu.

Samet: İzin vermem derken? Sen onun düşmanı değil misin? Yıllarca abinden ayırmak için her şeyi yapmadın mı? Niye umurunda ki onun üzülüb, üzülmemesi.
Şahika: Yani öylede... Neyse ya

Şahika el çantasını alır ve ayağa kalkar.

Şahika: Benim odam nerede? Valizlerimi yerleştireyim.

Samet şaşkınlık içerisinde ona baka kalır. Bir kaç saniye sonraysa kendine gelerek ayağa kalkar.

Samet: Bura da mı kalacaksın?
Şahika: Ee herhalde. Herkes beni ölü sanıyor, ee bu yüzden otelde falanda kalamam. Kısacası bir süre misafirinim.

Samet biraz düşünmeye başlar.

Şahika: Ayy merak etme kiramı öderim. Kimseye borç takmam ben.
Samet: Saçmalama, şaşırdım sadece. Ev büyük, istediğin bir odaya yerleş.
Şahika: Tamamdır. Ha bu arada, kahveye davet ettin mi?
Samet: Yani söyledim ama davet etmedim. Ayrıca şuan sen buradasın nasıl olacak?
Şahika: Sametciğim kocaman ev, beni nerede bulacaklar Allah aşkına. Ben odam da olurum sen de işini görürsün.
Samet: Tamam o zaman ben yarın sabah Enderi arar, akşama davet ederim.

Şahika bunu duyunca yüzü yine düşer ve ikiletmeden:

Şahika: Tamam. Sana iyi geceler!

Şahika eşyalarını da alır ve yukarı çıkar. Sametse kadının Ender lafını duyunca, niye böyle tepkiler verdiğini anlayamaz.

Samet: Bu ev de kaldığı sürede beni zehirlemese bari. Acaba kapıma koruma mı diksem ne yapsam?
~
Ender terasta denize bakarak kahvesini yudumlarken, kapının sesiyle kafasını arkaya çevirir. Gelen Canerdir ve per perişandır.

Ezgi: Efendim bir şey ister misiniz?
Caner: Huzur isterim Ezgi, sen de varsa ver. Ah.

Caner kendini koltuğa atar, Enderse başıyla Ezgiye git işareti yapar. Ezgi gittikten sonra, kardeşinin yanına oturur.

Ender: Caner bu ne hâl?
Caner: Nolacak sence ha? Senin işini halledeyim derken az daha mafyalara yem oluyordum! Son an da kurtardım kendimi ahh.
Ender: Belin mi acıyor? Noldu?
Caner: Kaçarken yere çakıldığım için olabilir mi ablacığım?!
Ender: Ah canım kardeşim benim ya? Ee anlat ne öğrendin?

Aşk-ı Karışık Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin