ESMA ANNE

1.4K 76 5
                                    

1 YIL SONRA
Ş: hadi Arascım, hadi aşkım sadece iki hece, neymiş an-ne hadi paşam
S: hayır oğlum ilk baba diyecek demi, heö daha kolay, iki kere ba diceksin, ba-ba
Ş: hiçte bile anne dicek benim oğlum, kapı çalıyo kapıya baksana
Selim kapıyı açtı
S: a-anne
E: sürpriz Selim, ben geldim, içeriye almicak mısın bu arada eviniz büyükmüş, çok güzel gözüküyor
S: tabi geç içeriye, sağol
Ş: kim gelmiş hayatım. Kucağında Arasla kalktı ve döndü, Esma hanımı gördü
S: annem
Ş: Esma anne, hoşgeldin, gel otur, Selim bavulu alsana canım
S: ha tamam, alayım anne
Ş: buyur Esma anecim, otur şöyle ayakta kaldın Harun baba gelmedi mi
E: sağol, yok o işleri bitirebilirse akşam, bitiremesse yarın gelicek
Selim bavulu boş misafir odasına çıkardı ve yanlarına geldi, annesini en son Şebnem hamileyken aramıştı, ondan sonrada hiç konuşmamışlardı, şimdi gelmesine şaşırmıştı
S: hayırdır anne, bir şey mi oldu
E: hayır, bir şey mi olması gerekiyordu
S: hayır da gelmene şaşırdım, en son Şebnem hamileyken konuşmuştuk, şu an Aras bir yaşında, şimdiye kadar aramadınız, birden gelince
Şebnem eliyle Selim'e Esma hanıma farkettirmeden vurdu ve Esma hanıma bakarak sırıttı ama Esma hanımda hiçbir tepki yoktu, Aras'a bakıyordu
E: bu benim torunum mu, adı ne, alabilir miyim
Ş: tabiki, adı Aras
Diyerek Esma hanımın kucağına verdi, Esma hanım kucağına oturttu ama Aras pek oturmak istiyor gibi durmuyordu, Esma hanım bir türlü düzgünce tutamadı, Şebnem farketti, çocuğa bir şey olmadan aldı
Ş: ben alayım siz yorgumsunuzdur yorulmayın
E: ee siz nasılsınoz bakalım
S: gördüğün gibi, iyiyiz yuvarlanıp gidiyoruz
E: Şebnemdi demi
Şebnem içinden yuh artık dedi sonra sahte bir gülümsemeyle
Ş: evet
Diyerek cevapladı
E: annen baban nasıl, nerdeler
Ş: babam geçen sene vefat etti, annemde İzmir de işlerin başında
E: Allah rahmet eylesin, annen ne iş yapıyor
Ş: sağolun, annem şirketlerin gidişatını takip ediyor, toplantılara gidiyor, babamın çok sevdiği bir çalışanı vardı o hallediyor bazı işleride
E: şirketlerin erken, tam olarak kaç tane
S: anne
E: merak ettim
Ş: tamam sorun değil hayatım
Esma hanıma döndü
Ş: dört tane
E: dört mü
Diyerek yutkundu
E: iyiymiş, o zaman Gürsoy holdingi biliyorsundur, ya da görmüşsündür, en azından bir iş falan yapmışsınızdır herhalde, orsaı İzmir'in sayılı zengini Hakan Gürsoy'un, duymayan yoktur
Ş: bilmez miyim, bu arada Hakan Gürsoy benim babam, ben Şebnem Gürsoy
E: yok artık, gerçekten mi
Ş: evet
E: ay Selim ben bu kızı pek sevdim neden daha önce tanıştırmadın
S: anne Şebnem benim hani çnceden nişanlımdı ayrıldık ya, tanışıyodunuz ama o zaman Hakan bab bu kadar zengin değildi hatırlamassın
S: hayatım, gelsene bir dakika Aras'ın altını değiştiricemde bezi bulamadım
Ş: kusura bakmayın
E: sorun değil
Selim ile Şebnem yukarıya çıktı, Esma hanım hemen Harun beyi aradı
E: alo Harun
.....
E: yok bir şey ya ben geldimde bak ne dicem ani Hakan Gürsoy vardı ya, geçen sene vefat etti
.....
E: işte o bizim Selimin karısının, gelinimizin babasıymış
....
E: bende çok şaşırdım, dört tane holding ne demek, bir de bunun fabrikaları falan vardır
.....
E: tamam gelince görüşürüz öptüm by
Diyerek kapadı telefonu. Şebnem ise bezi bulup çıkarttı, Selim Aras'ı yere oturtmuştu
Ş: al hayatı burda istersen ben değiştireyim
S: yok ya altı falan batık değil
Ş: e niye bez istedin, inelim o zaman Esma anneye ayıp olmasın
S: asıl sen kusura bakma saçma sapan şeyler soruyor, canını sıkmıyor demi
Ş: hayır canım olur mu öyle şey, sende biraz daha sıcak davranmayı denesen, ne olursa olsun o senin annen
S: deniyorum ama olmuyor, görmüyo musın daha senin adını bile bilmiyor, ayrıca Aras bir yaşına girdi daha yeni geliyor
Ş: olsun hayatım, gelmeyedebilirsi, bardağa dolu tarafından bak
S: ya sana noldu, şu son zamanlarda pek iyimser oldun
Ş: ahh annelik işte ne yaparsın
S: ayy senin anneliğini yesinler
Diyerek burnunu sıktı, Şebnem Selim'e sarıldı, baktı Aras yok
Ş: Selim Aras nerede
S: orda iş- Aras nerde, ben buraya koymuştum
Ş: ya bak bi yatağıb altına falan mı girdi
S: nasıl sığsım oraya
Ş: ya ne biliyim ya emekleyerek merdivenlere gittiysede düştüyse
S: demin söylediğim iyimseri geri alıyorum, felaket tellallığına başladın, buralardadır, sen bizim odaya bak bende diğer odalara bakayım
Ş: tamam
Aras'ı aramaya başladılar, Şebnem odalarının kapısından baktı, Aras yürüyerek ona doğru geliyordu, yere çömdü, kollarını açtı
Ş: gel aşkıö, sen yürüyosun ya yerim ben seni, yürüyosun
Aras gelip sarıldı
A: anne
Dedi, Şebnem duraksadı ilk önce, sonra kucağına aldı
Ş: ne-ne dedin sen, anne mi dedin ha oğlum hadi bir daha söyle, an-ne
A: an-ne
Ş: yerüm ben seni küçük beyim benim
Diyerk sımsıkı sarıldı ve öptü, kollarını ısırdı, Aras da gülüyordu, sonra koridora çıktı, Aras kucağındaydı
Ş: Selim
S: noldu
Diyerek çıktı odadan tam geliyordu ki Şebnem durdurdu
Ş: dur gelme, bizim sana bir sürprizimiz var demi oğlum
Dedi ve yere koydu, hala tutuyordu
Ş: hadi bakalım git babaya, bak orda hadi
S: gel oğlum, Aras
Şevnem bıraktı ve Aras Selim'e doğru yürümeye başladı, Selim çok sevinmişti, Aras'a doğru geldi ve kucağına alıp döndürdü, sonra Şebnem geldi yanlarına
S: yürüyor
Ş: evet, şimdi demin bana söylediğini babaya da söylesene hadi, anne de
S: o baba diyecek
Ş: geç kaldın canım anne dedi bile
S: hani demiyor
Ş: görürsün diyor mu demiyor mu ama şu an Esma annenin yanına inmemiz gerek, çok yalnız bıraktık
Diyerek aşağı indiler, oturdular
Ş: çmısınız bir şeyler hazırlayayım mı
E: yok değilim sağol
Ş: içicek bir şey alır mısınız
E: sağol, kusura bakmazsanız odama çıksam
S: olurmu hiç anne, ne kusuru çık sen, soldan üçüncü oda
Ş: Selim annenin bavulunu çıkarsana hayatım
S: tamam, hadi anneye
Aras'ı Şebnem'e verdi ve bavulu koyup geldi, anneside çıkmıştı. Yerine oturdu
Ş: hadi oğlum anne dede baba duysun
S: hayatım zorlamasana çocuğu
Ş: ya daha demin söyledi, anne dedi, hadi oğlum
S: gel oğlum sen buraya bakma anneye
A: an-ne
Ş: ben anne diyen ağzını yerim ya, duydun mu ha duydun mu, demiş mi dememiş mi
S: Şebnem naptın oğluma, piskolojik baskı uyguladın demi
Ş: kıskanma kıskanma
S: ne kıskanıcam be, ne farkeder ki sonuçta baba da diyecek ha önce ha sonra
Selim Aras'ı kucağına oturtmuş baba dedirtmeye çalışıyordu, kapı çaldı, Şebnem açtı gelen Kainat ve Candı, Selimle selamlaşarak oturdular
K: ne haber yakışıklı
Dedi Aras'ın saçlarını karıştırarak, Şebnem'e dönüp decam etti
K: ee napıyosunuz bakalım
Ş: iyi oldu geldiğiniz bizde oturuyorduk her zaman ki gibi
S: hadi oğlum ba-ba
Ş: Selim çocuğu rahat bırakır mısın
S: sen baskı uygularken iyiydi demi
Ş: ben baskı falan uygulamadım
C: noluyo
Ş: bugün Aras anne dedi
K: gerçekten mi, çok sevindim ya
C: anlaşıldı
Aras ağlamaya başladı, Şebnem kucağına alıp yere oturttu ve önüne oyuncaklarını verdi
Ş: rahat bırak küçük beyi, oyun oynasın biraz, ağlatma annen uyanacak
C: Esma teyze burda mı
S: evet
K: ne zaman geldi
Ş: bugün, Harun baba da akşam gelecekmiş, yetişemesse de yarın
S: babamda mı geliyor
Ş: evet hayatım
S: off
Ş: ne oldu, gelsinler işte, aranız daha iyi olur belki
S: huzurumuz kaçacak ben biliyorum, bir an önce dönseler bari
Ş: ayıp oluyo hayatım, onlar senin anne ve baban
S: biliyorum ama onlar benim onların oğulları olduğumu bilmiyor gibi
Ş: bak-
S: neyse ya, Can ya bizim faturalar yatacaktı, bi gidip gelelim mi
C: olur abi
S: bir saate kadar döneriz hayatım
Ş: tamam sevgilim görüşürüz
Can ile Selim çıktı, Kainat Şebnem'in yanına gelip oturdu
K: Şebnem
Ş: efendim kuzum
K: ben bir şey yaptım
Ş: ne yaptın
K: ya nasıl söylicem bilmiyorum ama
Ş: söyle tatlım
K: ya dün
Ş: bugün söylicen herhalde
K: dün gece
Şebnem Kainat'ın ellerini tuttu
Ş: dinliyorum
K: dün gece Canla beraber oldum
Dedi ve gözünden bir iki damla yaş aktı, kafasını eğdi, Şebnem elini Kainat'ın çenesine koyarak kaldırdı, sonra da sımsıkı srıldı
Ş: oyy kıyamam ağlama, az kaldı zaten evlenmenize, utanma
K: ya bırakıp giderse
Ş: Can öyle birisi değil, sen benden daha iyi biliyorsun, o seni hiç ortada bırakıp gider mi, hadi sil bakalım gözyaşlarını, ağlama
K: gitmez demi
Ş: ben de Şebnem Gürsoysam gitmez, hadi bakalım şimdi, akşam yemeğini hazırlayaşım, ben Aras'ı alayım mutfağa geçelim
Diyerek döndü ama Aras yoktu
Ş: Aras, yine nereye gittin be oğlum
K: emekleyerek ne kadar uzağa gitmiş olabilir ki
Ş: yok ya yürümeye başladı, bugün yukarıdada bulamadık, bizim odaya gitmiş
K: işimiz var desene, gözünü ayırsığın an uçuyor
Ş: aynen, hadi ya bak bakalım nerelerde, Aras, oğlum
K: Aras, nerdeymiş Aras
Ş: küçük beyimiz nerdeymiş
K: burda da yok nerde bu çocuk
Ş: bilmiyorum ki
Dedi ve arkasından iki küçük el bacağına sarıldı, baktı, Aras
Ş: oğlum
Diyerek kucağına aldı
Ş: sen kaçıp kaçıp nerelere gidiyorsun bakalım, şimdi mutfağa gidiyoruz, hadi Kainat
Mutfağa gittiler, Şebnem Arası mama sandalyesine oturttu elinede oyuncak verdi
Ş: kolaysa burdan kaç bakalım küçük bey
Diyerek kafasına bir buse kondurdu, tezgaha döndü
Ş: ee napıyoruz
K: bilmem ne pişirelim
Derken her şey hazırlandı, yemekleri yaptılar, masayı kusular, içeriye geçtiler, Cangil geldi
S: biz geldik sevgilim
Ş: hoşgeldiniz birtanem
K: hoşgeldin hayatım
C: hoşbuldum canım
Ş: hadi masaya geçelim
Masaya geçtiler, yemekleeini yediler, Şebnem Aras'ı yatırıp geldi
Ş: sonunda uyudu, insan annesine çeker demi, bir türlü uyumak bilmiyor, sabahta erkenden ayakta
K: ee naparsın o da Selim'e çekmiş
Ş: yaani kısmen, annesinin oğlu ama babasına benziyo
S: ee sizin düğün ne zaman bakalım
C: Allah nasip ederse önümüzdeki ay
S: inşallah, Aras'a da bir kardeş yaparsınız herhalde
C: biz evlenene kadar siz yapasınız abi
S: aslın da bşr kız kardeşi olsa fena olmaz demi hayatım
Ş: olmaz tabi de çok erken, önce Aras bir büyüsün bakarız

Yorumlarınızı bekliyorum :)) Gelecek bölümler bu gibi kısa olur, sınavlar bitince uzaturım :)(:


KÖRDÜĞÜM (ŞEBSEL)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin