Bölüm 5

4.1K 157 40
                                    

Selam. Vote ve yorum yapmayı unutmayın lütfen. 🌴💖
Üstteki şarkıyı çok seviyorum siz de dinleyin bebeklerim. 😽

~~~~~~~

(Bade Çiçek)

Mahkemede Aras Bey'in yani Aras'ın son kez avukatı olmuştum. Artık Demirer holding ile çalışmıyordum. Şuan da şirkete gelmiştim.

Yukarıya çıkıp bana verilen ama kırk yılda bir girdiğim ilk başlarda hevesle dizayn ettiğim odama girdim

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Yukarıya çıkıp bana verilen ama kırk yılda bir girdiğim ilk başlarda hevesle dizayn ettiğim odama girdim. Elimde getirdiğim kutuyu masaya bırakıp masanın üstündeki kalemliklerimi kutuya yerleştirdim.
...

Bütün eşyalarımı yerleştirmeyi bitirmiştim ki oda cam olduğu için şirketin diğer avukatı yavşak Deniz Bey ile göz göze geldim. Bir insan hep mi yavşak olur ama oluyormuş. Adam peşimden gitsin diye sevgilim var bile dedim. Adamdaki mantık kalede kaleci varsa gol de mi atmıycaz metodu herhalde. Yavşak gülümsemesiyle kapıyı çalıp girdi.

"Bade bebeğim nereye böyle." diyince yüzünü buruşturmamak için zor durdum.

(Bu kadar iyi olma canını yakarlar Bade. ONAYLANDI yani. _Yazar)

Adama ne dersen diyeyim bir türlü gitmiyordu. Bana böyle seslenmemesini de söylemiş kaç kere uyarmıştım insan salak olunca işlemiyordu demek. Ama benim bugün son günümdü. O yüzden biraz daha rol yapabilirdim.

Yüzüme yapmacık bir şaşırma geçirdim. Karşımda ki kişi de avukatı ve bu adamın çok güçlü insanlara karşı dava kazandığını biliyordum. Ki bu yüz ifademi kesin anlaması gerekirdi.

"Aaa duymadın mı? Artık yokum."

"Nasıl yoksun?" dedi kaşlarını çatarak. Gerçekten bilmiyordu sanırım.

Dudaklarımı hafifçe büzüp rolüme devam ettim.

O sırada odanın kapısı hızlıca tıklatırılarak açıldı. Aras gözleri Deniz'in üstünde ve kaşları çatık bir şekilde içeri girdi.

"Merhaba?" dedi Deniz'e hitaben.

"Merhaba Aras Bey." dedi Deniz. Genelde karşılaşmadığından şaşkındı.

Aras gözlerini Deniz'in üzerinden çekti. Bana döndü ve mükemmel diyebileceğim gülümsemesiyle bana baktı.

Ne mükemmel Bade? Duyamadım ne diyo bu kız?

"Canım hazırsan çıkalım mı?" Canım?

"Canım?"dedi Deniz kaşları çatık bir şekilde gözleri ikimizin arasında mekik dokurken. Ben de o sırada şaşkın bir şekilde Aras'a bakıyordum.

"Canım. Sıkıntı mı var?" dedi Aras Deniz'e bakarak.

"Yok şaşırdım sadece. Sizin çalışanlarınızla bu kadar yakın olduğunuzu bilmiyordum." dedi Deniz. Hala kaşları çatıktı.

"Sevgilimle konuşuyorum bir çalışanımla değil." dedi Aras.

"Ne!?" diye adeta bağırdı Deniz. Bana döndü. "Sevgilin mi vardı?" dedi. Dokunsam ağlıyacaktı. Yazık. Söylemiştim birde yani.

Aras gelip belime elini koydu.
"Hadi çıkalım mı? Kutuyu sonra aldırırım." dedi ve bana baktı.

"Çıkalım bebeğim."Bebeğim mi? BEBEĞİM ÖYLE Mİ BADE? ÖYLE Mİ DİYE BAĞIRMAK GELDİ İÇİMDEN. Açıkçası ben bile neden böyle dediğimi bilmiyordum ama içimden bir ses böyle dememi söylemişti.
O ses ben değilim yanlışlık olmasın.

Dediğimle birlikte gözleri gözlerimle buluştu. Hafifçe gülümsedi.
Beni belimden ilerleterek kapıya doğru götürmeye başladı. Deniz 'e baktığımda gerçekten üzülmüştüm. Sanırım biz gittikten sonra gerçekten ağlıyacaktı.

Aras beni asansöre yönlendirdi ve düğmeye bastı. Asansör gelince hala belimdeki eliyle beni yönlendiyordu.
Asansörde kafamı çevirmeden ona baktım ve o sadece kapıya bakıyordu. Bende de bütün Dünyaya biriyle sevgili olmanın onun dediklerini yapmak olmadığını savunacak cesaret varsa bile şuan gitmişti. Şu sessizliği bozmazdım bile şuan.

Asansörün kapıları açılırken bile belimdeki elinin varlığını sürdürüyordu. Beni bütün çalışanların gözü önünde bu pozisyonda dışarı çıkarırken istemsizce utanmıştım.

Dışarı çıktık ve şirketin kapısının önündeki arabasının yan koltuğuna kapısını açarak oturmam bekledi. Ben sanki onun komutları olmasa oturamıyacakmışım gibiydim şuan. Oturdum ve elindeki ne zaman aldığını bilmediğim çantamı bana uzattı. Sen havalara aşık aşık bakarken almıştır. İç sesime küfür savuracaktım ki yalnız olmadığım aklıma geldi.

Aras yan tarafıma çoktan oturmuş ve emniyet kemeriyle uğraşıyordu. Taktıktan sonra yeşil gözleriyle benim gözlerime baktı ve benim oturduğum koltuğun eminiyet kemerini üstüme eğilerek aldı ve takmaya çalıştı. O sırada ben Aras'ın yüzüne bakıyordum.

Tahmin edelim aşık aşık mı? İç sesimi siktir etmeyi çok uzun zaman önce bırakmıştım.

Aras da kemeri takıp yerine geçmeden yüzüme bakmıştı. Daha sonra o kadar derin bir şekilde yutkunmuştu ki eğer bu kadar yakın olmasaydık bile sesini duyacağımı düşünmüştüm.

Yerine oturdu ve bana doğru döndü.
"Sana bir şey söylemem gerek."

Derin bir nefes alarak devam etti.

"Ama böyle çok uzun zamandır söylemem gerek."

"Ama korkuyorum." dediğinde kaşlarımı çattım.

"Neyden?" dedim.

"Benim yanımda bile değilken beni temelli bırakıp gitmenden."

"Neden bırakıyım ya. Saçmalama."

(Bebekken kafa üstü düştü herhalde Bade çok şey yapmayın. kdkfödldlcöxljdkdfkfk ~yazar)

"Seni seviyorum." dedi. Ona doğru döndüğümde gözleri sıkıca kapalıydı.

~~~~~~~~~~

Abi Bade gibi saf kız kaldı mı ya? dmdkkcösöxödöskx

700 kelime yazdım. En uzun bölüm bu dedikçe daha uzunlarını yazma isteği geliyor.

Neyse yaw. Arkadaşlar lütfen şu oy simgesini bulun artık. Sköföcösööfçmdldlf

Vote ve yorum yapmayı unutmayın lütfen . O kadar yazıyom. 🧸🌻

Umarım beğenirsiniz. Takip etmeyi unutmayın. 😽

Bu Kız Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin