Bölüm 16

1.2K 68 0
                                        

Vote ve yorum yapmayı unutmayın lütfen.

Neyse bölüme geçin en iyisi

~~~~~~~~~~~~~~~~~

(Birkaç gün önce)

Topuklu ayakkabılarımdan çıkan ses koridorda yankılanırken dik olan omuzlarımı bozmadan ilerliyordum.

Kapının önündeki asistan kadın bana döndü ve biraz şaşkınca "Bade Hanım?" diyip anında ayağa kalktı. "Merhaba. Bir şey mi istemiştiniz?" diye sorunca kadın yüzüme bakarken göz devirdim.

Hepsi arkamdan atıp tutan kendileri hiçbir şey olmadıkları halde hayatıma yorum yapabileceklerini sanan insanlardı ve benim daha fazla buna tahammülüm yoktu. Büyük kapıya doğru ilerlemeye başladığımda kadın yanıma hızlıca geldi. "Bade Hanım. Babanızla şuan konu-" kadını takmadan yanından geçip kapıyı açtım.

Babamla göz göze geldiğimde beni görünce kaşlarını çattı. "Mehmet Bey-" yanımdaki kız konuşmaya başladığında babam elini kaldırarak onu susturdu. Benim gibi mavi olan gözlerinden gözlerimi bir an bile çekmedim. O da çekmemişti. Eliyle çıkmasını işaret etti. Ben odanın içerisine bir adımla girdiğimde kapı arkamdan kapanmıştı.

"Babacım." dedim ve sahte bir gülümsemeyle masasının önümdeki koltuklara oturduk ve bacak bacak üstüne attım. Ne kadar göstermemeye çalışsada yüzündeki şaşkınlığı görebiliyordum.

"O kadar yoldan gelmiş kızına bir kahve ikram etmiyecek misin babacığım?"
dediğimde kalktım ve sekretere bağlı telefonu alıp tuşa bastığımda yine az önceki kadının sesini duydum.

"Buyrun Mehmet B-"

"İki kahve. Sade olsun." diyip telefonu kadının suratına kapattım.

Telefonu geri yerine bırakıp babamın arkasındaki camlara doğru yürüdüm. "Vaaay Mehmet Bey. Manzaranızı beğendim."

İlerlemeye başladığımda onun sesiyle durdum. "Niye geldin?" Ona döndüm.

"Babacım niye öyle diyorsun? Kalbim kırılıyor." diyip elimi kalbime götürdüm ve biraz da boynumu büktüm.

Önündeki dosyalara döndü. "Ne istiyorsan çabuk söyle. Seninle uğraşıcak zamanım yok benim."

"Ya baba ne güzel muhabbet ediyoruz işte."
dedim yapmacık bir şekilde.

"Hem kızın değil miyim? Benimle uğraşmıyacaksın da başka ney ile uğraşıcaksın. Aaa dur tahmin ediyim." diyip elimi çeneme getirdim ve düşünüyormuş gibi yaptım. "Yoksa sekreterine mi-"

"Düzgün konuş ben hala senin babanım!"diye bağırdığında ellerimi hafifçe havaya kaldırdım.

"Wow sakin ol babacık. "dedim alaylı bir gülüşle. " Hem ben niye kötü bir şey söyliyeyim ki? "dediğim sırada elinde kahvelerde sekreter bozuntusu girdi."Sadece sekreterine mi zamanını harcıyorsun diye sorucaktım. " diye sorduğumda kadın bana bakıp yutkundu ve elindeki kahveleri bıraktı. Odadan çıkana kadar ona alaycı bir şekilde gülümsemiş ve bakışlarımla gerdiğim için bana bir daha bakmaya cesaret edememişti bile.

"Artık sadede mi gelsen." dediğinde kafamı salladım ve yanımdaki çantamdan dosyayı çıkarttım ve ayağa kalkıp yanına doğru yürüdüm. Dosyayı önüne bıraktım ve yeniden canın yanına yürümeden kahvemi de elime aldım.

"Gelelim sadede babacım." diyip kahveden bir yudum aldım. Buranın kahveleri çok kötüydü ya da salak kız bir bok beceremiyordu.

"Önündeki dosyada biricik dedemin bana yıllar yıllar önce verdiği haklarım var. Biliyorsun dedem beni çok severdi." dediğime birlikte ona baktığımda kağıdı okuyup mororan ifadesini görmek bana zevk vermişti.

"Dedem o kağıtlarda sana hiçbir şey bırakmadan direk olarak amcama bütün mirasını bıraktığı söyleniyor. Burada bir sorun yok. Ama şu var ki dedem kalan tüm mirasını tek torunu olan Bade Deniz Çiçek'e yani bana bıraktığı söyleniyor." diyip kahveyi masaya bıraktım ve karşısına geçtim.

"Yani aslında senin için bir sorun. "dediğimde öfkeden sayfayı yırtacakmış gibi çevirdi.

"Ah. O sayfada ise amcamın bütün mirasını bana bıraktığı yazıyor. "dediğime birlikte yüzü renkten renge girmişti.

"Sadece ben değil amcam da görüyordu baba yapılanları. Bir siz acımıyordunuz bana. Orası ayrı konu gerçi. "dediğimde koltuğa tekrardan geçip çantamı alarak ayağa kalktım.

"Kendini kötü hissetti herhalde. Beni sizden alamayınca. Kaç kere denedi gerçi almayı ama.. Nasip değilmiş sizden kurtulmak diyelim.. "dediğimle birlikte suratını bana çevirdi.

"Ama almış olmasını çok isterdim babacığım." dedim ve ilerlemeden önce tekrardan konuştum.

"Şirketi çalışanlarınla birlikte boşaltmanı istiyorum. Başka bir şirket mi kurarsın yoksa emekli mi olursun ben bimem."
diyip arkamı döndüm.

Aklıma gelen şeyle tekrardan ona döndüm.
"Bu arada şu sekreter kahve bile yapamıyor neden işe aldın diyicem de..." diyip iki gözünde ve yüzünde gözlerimi gezdirdim.

"Orası belli sanırım. " diyip arkanı yavaşça döndüm ve kadının masasına doğru baktım.

"Kahvelerin çok kötü tatlım. Bir daha yapma. " dedim ve asmsörlere doğru yürümeye başladım.

İçimde tutmaktansa söylemek çok rahatlatıyordu.

Bade'nin bu bölüm giydikleri

Bade'nin bu bölüm giydikleri

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

~~~~~~~~~~~~~~~~

Vote tuşuna bulur musunuz lütfen.

❗Bu bölüme en azından 50 oy gelirsin ya.

Her neyse diğer bölümlerde görüşmek üzere iyi olun bebeklerimmm😽

Bu Kız Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin