Okumadan önce yeni hikayeme de bir şans verirseniz çok mutlu olurum.
~YATILI OKUL *BOOKİSH_PAWS
"ANNE!" dedi küçük güzel yeşil gözlerinden yaşlar akan kız. "Anne," dedi umudunu kaybetmeye başlarken. "Anne saklanma korkma benden!" diye bağırdı orman...
Gözümü heyecanla açmıştım. Yarın derslere başlıyorduk. Ve daha dün gözüm görmeye başlamıştım. Biliyorum bu yaşta saçma ama birinci sınıftan başlayacak her şeyi ezberleyerek yapacaktım. Gözüm hemen dijital saatime takılmıştı. Saat 05:08 idi. Bunu fırsat bilerek banyoya girdim ve güzel bir duş almaya karar verdim. Bu sefer şampuanım karpuzluydu.
Ege'nin çileğe alerjisi olduğu için şampuanımı maalesef ki çöpe atmıştım. Kafama şampuanımı sıktım ve köpürtmeye başladım. Elimdeki köpükleri üflediğimde bulutlar gibi uçmuştu. Kahkahalar ile banyomu bitirmiş bornozumu giyinmiş giyinme odasına doğru gidiyordum.
Giyinme odasına girdiğimde hemen kıyafet seçtim. Bugün güzel olmam ve bakımlı olmam lazımdı. Çünkü yarın derslere başlıyor hem de bugün güzel aile zamanı anıları geçirmek istiyordum.
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
(Arkadaşlar rahatsız oluyorsanız böyle fotoğraflar koymayacağım bilginize...)
Üzerime zebra desenli yakalı bir crop, altıma ise siyah şort giyinmiş, beyaz converslerimi de ayağımı geçirmiş odamdan çıkıyordum. Bu katta Ali ile Emre vardı. İlk önce Ali abimi uyandırmaya gidecektim.
Ali abimin odasına sessizce gittim ve kapıyı açıp sessizce kapadım. Ali abim yatakta uzanmış yatıyordu. Yanına gittim ve yorganı tutup kafasına kadar çektim ve üzerine atladım. "GÜNAYDINNNN!" abime güzel sesimle şarkı söylemeye başladım.
"GÖKLERDE KARTAL GİBİYDİN KANATLARIMDAN VURULDUUM MOR ÇİÇEKLİ DAL GİBİYDİN BAHAR VAKTİNDE KIRILDINN"
Abim yorgandan kurtulduğunda hemen odadan çıkıp Emre abimin odasına girip üzerine bomba gibi atladım. "UYAĞNN!" Emre abim ne olduğunu şaşırdığında içeri Ali abim girdi. Hemen yorganın altına girdim ve cenin pozisyonu alıp yorganın her tarafını ayağım, dizim, kafam, kolumla bütün etrafını tuttum. Yorganı açamazlardı bence.
Emre abim yorganı tek eliyle çekti. Lan! Nasıl... Ali abim bana sinsi bakışlar yollayıp gıdıklamaya başladı. Emre abimde kahkaha atıp beni gıdıklamaya başladı. Hızla onlardan kurtulup bir alt kata indim. Aklıma gelen bir fikirle yukarı kıpıp odama girip makyaj malzemelerini aldım. Evet doğru düşünüyorsunuz. EGE beye makyaj yapacaktım.
Ege'nin odasına yavaş yavaş, sessiz adımlarla içeri girdim. Yanına yaklaştım ve yatağın kenarına oturdum. Telefonumu açıp yapacağım makyaja baktım.
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Bence bu makyaj ona çok yakışırdı. Hemen malzemelerimi hazırladım ve suratına güzel boyalar kondurdum. İşim bittiğinde yataktan kalkarken Ege'nin yavaş yavaş gözlerini açtığını gördüm. Hemen kapıya doğru koştum ve çıktığımda "Peri?" diye sorarcasına seslenmişti. Arkama baktığımda ayakta bana soru işaretleri ile bakıyordu. Dil çıkardım ve salona inmeye başladım.
Salonda annem, babam, Emre abi, Ali abi, Efe abi, Yusuf ve Demir abi vardı. Hemen Demir abimin arkasına saklandım. Demir abim olayı anlayamamışken Ege'nin odasından bağırma sesi gelmişti. "PERİ!" gazamız mübarek olsun. Ege'yi gördüğümde duramayıp kahkaha patlatmamla birlikte ailenin diğer üyeleri de patlatmıştı.
Ege bana doğru gelirken masanın oraya kaçtım. "KEŞKE ÇİLEKLİ ŞAMPUANIMLA YIKANSAYDIM YAKLAŞAMAZDIN!" Ege bu sefer kahkaha patlatmıştı. "İşte şimdi bittin kızım sen!" tıslayarak masanın köşelerinden koşturuyorduk. Resmen döngü yarattık.
Tam koşarken ayağım masaya çarpmış yere düşmüştüm. Ege sinsi sinsi gülerek beni kucağına aldı ve bahçeye çıkardı. O sırada aile üyeleri bizi izliyordu. Ege havuzun kenarına geldiğinde kollarımı hemen boynuna doladım. "Atarsan beraber düşeceğiz!" o umursamadan beni atarken onun düşmemesi beni şaşırtmıştı.
Biraz kışkırtmadan zarar gelmez değil mi? Kendimi boğuluyormuş gibi yaparak en dibe yattım. Gözlerim açıktı. Ege'nin daldığını görünce hemen gözlerimi kapattım ve kendimi kasmayı bıraktım.
Ege belimden tuttuğu gibi yukarı çekmişti. Hemen gözlerimi açtığım gibi ağzımdaki suyu yüzüne püskürttüm. Bende dahil herkes gülerken Ege beni bırakmıştı. Olm bırakınca çeneme kadar su geliyor, dibe batıyorum aq. Bende dalarak merdivenlere doğru yüzmeye başladım. Merdivenlere geldiğimde hemen havuzdan çıktım.
Annem cıklayarak havluyu kollarımı üzerine serdi. Ben ise tir tir titriyordum. "EGE! SANA DAHA ÇOK ŞEY YAPACAĞIM. Hazırlıklı olsan iyi edersin" Egeden 'hah' diye ses çıkmıştı. "Bir daha adımı ağzına alma!" adam resmen tıslamıştı. Bu ise beni baya bir korkutmuştu. "Sen neden bana ön yargılı davranıyorsun?"
"Çünkü o önceki kız gibi-"
"BEN O DEĞİLİM! NEDEN ANLAMIYORSUN! ABİ TAKIMI BENİMLE ONLAR GİBİ İLGİLENİYOR YA DA BENİM YERİME O KIZ ABİ TAKIMI İLE TAKILIYOR MUYDU!?"
Ege yerinde dona kalmıştı. Çünkü haklı olduğumu oda biliyordu ama yenilmek istemiyor benden daha güçlü olduğunu kanıtlamaya çalışıyordu. Ama beklemediğim bir şey oldu. EGE BANA SARILDI! "Ç-Çok özür dilerim. Ben sadece korktum"
Aslında korkmaktan haklıydı. Önceki kız onlara travma yaratmış en çok etkilenen de Ege olmuş olmalıydı. "Hadi içeri girelim sırıl sıklamız." dememle hızla içeri girdik. O kendi odasına girerken bende kendi katıma ulaşıp odama girdim.
Bu sefer şampuanım çam kokuluydu. Banyomu yapıp bornozumu giyerek hemen giyinme odasına girip kıyafetlerimi giyindim.
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
(Çanta yok)
Aşağı kata indiğimde herkes kahvaltı sofrasında oturmuş beni bekliyorlardı. Hemen sofradaki bana ayrılmış sandalyeme oturdum ve tabağımı doldurmaya başladım. Tabağımdan peyniri ağzıma atacaktım ki! Kapı çalmıştı. Ton ton Zehra nine açacaktı ki hemen ben kalktım. "Ben açarım ton ton nine." tebessümle beni onaylayıp sofraya geri döndü.
Kapıya ulaştığımda yavaşça açtığımda gözlerim kapının önündeki sürüye takılı kalmıştı. Bu ne lan!?
