yeni bir ev buldum kendime.
seni değil, dört duvardan oluşan bir yer sadece.
ölüm sessizliğinde hyunjin ve seungmin yardım ettiler yerleşmeme. odam eskisinden çok daha küçük. oturma odası yok.
küçücük bir ev burası, tek kişilik.
yeni evimin yalnızlığımı simgelemesi biraz daha acıtıyor canımı. odamın camları artık gökyüzüne bakmıyor. önünde kocaman bir bina var, pek ışık almıyor bu yüzden çiçeklerimin daha fazla yaşayacağını sanmıyorum.
kaktüslerini taşırken düşürmüşler, atmalarını istedim onlardan.
kaktüslerini attırdım, çiçeklerin yok artık. odam gökyüzüne bakmıyor bile.
seni sileceğim felix, yavaş yavaş da olsa deneyeceğim çünkü çok canım yanıyor artık.
yastığıma her başımı koyduğumda seni düşünmekten kafayı yiyorum.
en sevdiğin o romanı, benim de okumamı istediğin o romanı hiç okumadım ve okumayacağım da. hyunjin'e hediye ettim, ne yaparsa yapsın umrumda olsun istemiyorum artık.
odamı yerleştiriyorum ve seni hatırlatan her şeyden kurtulmaya çabalıyorum.
kitaplarımı neredeyse tamamen yerleştirdim ve sıradaki kutuyu açıyorum şimdi.
yine birkaç kitap çıktığında yerleştirdim yerlerine. bir tane daha kitaba benzer bir şey çıktığında elime aldım fakat kilitli bir kutu olduğunu fark ettiğimde alet kutusunu alarak kilidini kıracak bir şeyler aradım.
sonunda kırılan kilidi söküp çöp kutusuna yollarken kapağını açtım.
bu kutuyu görmemiştim hiç eski evimizde.
sen mi aldın?
oldukça eski olduğu belliyken tozlu kutunun içinden çıkanlara inanamıyordum.
anı kutusu mu?
gerçekten bunu yaptın ve bana mı bıraktın?
elime ilk gelen şey, yaprakları kopmuş ve kurumuş bir gül oldu. sana verdiğim ilk çiçek. neden sakladın bunu?
gözyaşlarım akıyor şimdiden.
bunu bana yapmaya hakkın var mı lee felix?
bir fotoğraf geliyor elime. eskiyip saramış, uzun zaman önce olduğu belli.
benim fotoğrafımı çekmişsin. arkasında da bir yazı var.
"sevgili olduğumuz ilk gün, bu çocuğu çok seviyorum."
sonra birkaç fotoğraf daha. hepsi benim fotoğrafım, hepsinin arkasında birer not.
"senden nefret ediyorum lee felix, senden gerçekten nefret ediyorum."
bakmıyorum devamına. bakmayacağım, daha fazla acı çekmeyeceğim.
anı kutusunu içindekilerle birlikte çöpe tıkıyorum ve hıçkırığım devam ederken, gözyaşlarım yüzünden görme sıkıntısı yaşarken poşeti sıkıca bağlayıp düğüm atıyorum sonra da dışarıya çıkıp çöpe bırakıyorum tüm anılarımızı.
bugün hayatından defolacağım felix. bu yüzden sana son kez yıldızım diye seslenmeme izin ver.
yıldızları görmediğim bir evde seni unutmaya çabalayacağım sevgili yıldızım. seni her şeyden çok sevdim, sadece hastalanma, iyi ye yemeğini. güneşte de kalma, çok sıcaktır orası.
ben de kendime iyi bakacağım.
hastalanmayacağım, yemeğimi yiyip iyi bir iş bulacağım kendime. belki bir daha aşık olamam ama her şey için çabalayacağım.
_
ŞİMDİ OKUDUĞUN
my beloved star ✔
Fanfictionsevgili yıldızım, dünya 792 kere döndü ve seni bir kez bile görmedim. my beloved star // cxxdnb