The Mafia In Your Mind 🔪 | Jeongbin

6~ Bir metre..

Uyarı bu bölümde küfür vardır.

İçeri girmiş yavaşça zavallı Seo'ya bakıp gülmüştü.Ağzından çıkan sözler ise "Bedelini ödeyeceksin" olmuştu.
Usulca yanına gitmiş, çenesinden tutup başını kaldırmıştı.Dağılmış yüzüne bakmış ve onu böyle görmenin tadını çıkarmaya başlamıştı.

Acıyla gözlerini açmış nefretle ona bakıyordu Changbin.Çenesinde olan elden kafasını sertçe çevirerek kurtarmıştı.Bilekleri acıyor, ayaklarını hissetmiyordu.Acıyla ona baktı ve konuşmaya başladı,Seo;

"Allah'ın manyağı! Ne istiyorsun benden amına koyayım!"

Göz devirmişti karşısındaki, ciddi bir ses tonu ile konuşmaya başlamıştı, soruyu cevapsız bırakmayacaktı;

"Bedel alıyorum Seo?"
Diyip manyakça gülmeye başlamıştı.
Chang buna olduğunca sinir oluyordu.Kaç gündür yeterince içinde nefreti alevleniyordu ve katlanmaya da devam ediyordu.
Arkasını dönmüş gidecekken onda seslendi Seo;

"Lee Minho!"

Demesiyle Minho ona dönecekken elindeki Chang'in telefonu yine çalmaya başlamıştı.Minho telefona bakmış ve karşısındakine dönüp, telefonu göstermişti.

"Ne değerlisiniz sevgiliniz için Bay Seo ha? O da senin için öyledir büyük ihtimalle"

Susmuştu siyah saçlı çocuk, sadece telefona odaklanmıştı.Fakat konuşmaya sonunda cesaret etmişti.

"Bana bak, ona dokunmaya kalkarsan eğe-"

"Buraya geliyor"

Arkasını dönüp telefonu yere atmış ve ayağı ile parçalamıştı Lee.Chang'i sinir etmenin yolunu çok iyi biliyordu ve devam edecekti.

"Sen..Ona dokunursan acımam yok ederim seni Lee Minho!"

İplerden kurtulmaya çalışıyordu ama imkansız gibiydi.Çok sıkılardı, bileklerini yakıyorlardı.

"Sence bu durumda kim kime zarar verebilir Changbin"

Çıkmıştı depodan Lee;onu orada bırakmış, arkadaşına oynayacağı oyunu hazırlamıştı.Geriye Jeongin'in oraya varması kalmıştı.O geldiğinde asıl eğlence başlamış olacaktı Minho için...

(...)

Sonunda bir yere ulaşmıştı ay yüzlü çocuk fakat gece olmuş her yerden ulama sesi geliyordu.Karşısında bir depo görmüş ve kapısınıb aralık olduğunu görünce sorgulamadan girmişti.Arkasından ise birden kapı kapanmıştı.Karanlıktan göz gözü görmüyordu.Birden karşıdaki camdan içeriye ay ışığı girmesi ile karşısında arkadaşı olan Minho'yu görmüştü.Ama Minho eskisi gibi bakmıyordu.Yavaşça ona doğru yürümeye başlamıştı.Jeongin ise arkasını dönüp kapıyı açmaya çalışmıştı ama bir ile yaramamıştı.
O an kapıya vurmuş ve içinden küfürler savurmuştu.Omzunda el hissetmesiyle arkasına bakmış ve o an arkadaşını görmüştü.O tanıdığı Minho değildi, sadece ondan emindi..
Zorla kolundan sıkıca tutmuş ve onu bir kaç metre ileriye götürmüştü, Lee.
Karanlıkta olan adamlara işaret verip, Chang'in ağzındaki bandı çıkarttırmış ve onun olduğu yerdeki ışığı yaktırtmıştı.Sırıtarak konuşmaya başlamıştı;

"Herkese çok çabuk güveniyorsun Jeongin"

Jeongin olduğu yerde donmuş, sadece Sevgilisine odaklanmıştı. Git gide gözleri doluyordu.Minho ona bunu neden yapmıştı?
Minho onun kulağına fısıldamıştı şimdi de;

"Koş, ama dikkat et birden heryer patlamasın ha"

Ne demek istediğini düşünürken, Minho onu orada bırakmış ve birden ortalıktan kaybolmuştu bile.
Sarışın olan ise sevgilisinin olduğu yere yavaşça yürüken onu uyaran bitkin bir ses duydu;

"Jeong, sakın bir metre daha gelme!"

Olduğu yerde durmuştu sarışın olan,ne demek istemişti sevdiği?

"Chang ne diyos-"

"JEONG KAÇ!"

Anlamsızca ona bakmıştı sarışın. Sonra da kendini yerde bulmuştu, etraf bulanıklaşmış ve her yer karanlığa bürünmüştü. Sadece boğuk Chang'in ve Minho'nun sesi geliyordu.
O da bir süre sonra kesilmişti...

(...)

Uyandığında bileklerini hissetmiyordu Jeongin.Kafası da son derece acıyordu.Birinin gözlerini de kendi üstüne hissediyordu. Yan tarafına bakınca Chang'in endişe ile ona baktığını gördü.Olabilidiğince gülümsedi ama kafası çok sızlıyordu.

"İyi misin? "

"Unut beni, sen iyi misin?"

"Yani kafam acıyor sadece"

"Kafanda şişe kırdı piç"

"Neden yaptı bunu sana? "

Susmuştu Chang, konuşmamış o an önüne dönmüş ve deponun kapısına odaklanmıştı.

"Chang?"

Cevap vermemişti o an.Birden öylece konuşmaya başlamıştı tekrardan;

"Sana kim tek gel dedi"

Susmuştu Jeongin, kimse tek gel dememişti.Keşke Chan'ı getirseydim diye düşünmüştü ama artık çok geçti..
Derken bir gürültü kopmuştu...

Benden bu kadar yarın yeni bölüm sizlerle, iyi akşamlar ve hatalarım varsa çok özür dilerim 💘