Sadece koş

11. Sadece Koş

Dans ederken sürekli bana yaklaşmaya çalışmıştı fakat ben hep ondan uzaklaşmıştım.
Dansımız bittikten sonra sandalyeme yığıldım.

"Güzel dans ediyorsun"

"Teşekkürler"

Gözüm masadaki telefondaydı. Toprak beni aramaya devam ediyordu fakat bakamıyordum.

"Akın artık beni eve bırakır mısın? "

"Daha parti yeni başlamıştı"

"Benim, gitmem lazım. "

Telefonumu alıp ilerlemeye başladım. Akında arkamdan geliyordu.
Arabaya binip kemerimi bağladım.
Arabayla giderken hala aklım Topraktaydı. Arabada 'Affet beni sevgilim' şarkısı çalıyordu.

"Affet beni sevgilim"

Dedim mırıldanarak. Akın duymamıştı çok şükür. Derin nefes alıp arkama yaslandım.

Evinin önüne gelmiştik. Arabanın kapısını açtım

"Teşekkür ederim"

"Ne demek"

Gülümseyip arabadan indim. Annemlere önceden haber verdiğim için rahattım. Kapının zilini çaldım annem anında baktı.

"Hoş geldin bebeğim"

"Hoş buldum anne. "

"Nasıl geçti? "

"İyi sayılır"

Bir şey demeden odama gittim. Telefonumu açtım. 'SEVGİLİM KİŞİSİNDEN 500 MESAJ, SEVGİLİM KİŞİSİNDEN 780 ARAMA' Ben çok kötü biriyim. O, beni umursarken ben sadece eğlendim. O an tekrar telefonum çalmaya başladı. Bu kez açtım. Ses gelmiyordu, sadece.. Ağlama sesi geliyordu.
Bir dakika, Toprak ağlıyormuydu?

"Toprak.. " dedim titreyen sesimle.

"Ben, özür dilerim. Gerçekten"

"Az kalsın oraya gelecektim. Neden bana acı çektiriyorsun Melodi? "

"Benim niyetim bu değildi. O sınıfa bugün geldi. Bende hemen tanıştım. İyi arkadaş olduk. Çıkışta ise beni bir yere götürmeyi istedi bende kabul ettim. Sana yemin ederim aramızda hiç bir şey geçmedi. "

Telefondan Toprağın burun çekme sesi geldi.

"Seni çok merak ettim. Neden bakmadın aramalarıma? "

Derin nefes aldım ama cevap vermedim. Toprak alaycı bir şekilde güldü.

"Cevap veremezsin tabii. Çünkü eğlenmene baktın. Ben burada kafayı yedim ama sen orada dans ettin değil mi? Hem de onunla. Neden dans ettin ya, neden? "

Duraksadım.

"Sen, nereden biliyorsun dans ettiğimizi? "

"Bir arkadaşım bana fotoğrafınızı attı. Arkadaşımdan rica ettim. "

Yutkundum.

"Toprak o bana yaklaştı, evet ama ben hiç bir şey yapmadım"

"Biliyorum, biliyorum. Ama..
Anlasana işte. Kıskanıyorum" dedi bastıra bastıra.

"Tamam Toprak. Şu konuyu kapatalım mı? "

"Kapatalım bebeğim, ama önce bana sevgilim demen lazım"

"Toprak.. "

"En son Akın denen çocuktan bahsediyorduk. Değil mi? "

"Tamam sevgilim. Kapatalım konuyu. "

"Tamamdır bir tanem. Hadi iyi uykular"

"İyi uykular"

İş tatlıya bağlanmıştı. Telefonu kapattım ve rahat bir uyku için derin bir uykuya daldım..

Sabah uyanır uyanmaz yatağımdan kalktım. Kıyafetlerimi giyindim ve sofraya oturdum. Bir kaç şey atıştırırken telefonum çalmaya başladı. Ekrana bakmam gülümsememe neden oldu. Koskocaman 'SEVGİLİM' Yazıyordu. Boğazımı temizleyip telefonu açtım.

"Alo? "

"Uyandın mı? "

"Uyandım, kahvaltı yapıyordum. "

"Anladım. Senden bir şey isteyeceğim"

"Evet, dinliyorum"

"Bugün onunla görüşme"

"Kiminle? "

"Akın ile"

"Ama o benim.. "

"O senin arkadaşın değil. Öyle arkadaş olmaz. "

"Tamam henüz çiçek açmamış Toprak"

Toprağın burnundan güldüğünü duydum.

"İyi dersler"

"Teşekkürler. Görüşürüz. "

Telefonu kapatıp çantama attım. Çantamı takıp evden çıktım. Bisikletime binip gitmeye başladım.

Okula girdim ve sınıftan Akının çıktığını gördüm. Bana doğru geliyordu fakat ben onu görmemiş gibi yapıyordum.

"Melodi! Naber? "

Cevap vermedim ve sınıfa girdim. Sırama oturduğumda Akında peşimden gelmişti. Ellerini sırama koydu ve bana baktı

"Neden benimle konuşmuyorsun Melodiciğim?"

Yine cevap vermedim ve ders kitabımı çantamdan çıkarıp sıraya koydum. Hazal bugün gelmemişti.

"Melodi! Beni duyuyor musun? "

En sonunda cevap verdim.

"Akın, bak artık seninle arkadaş olmak istemiyorum. "

Akının gülümseyen masum yüzü bir anda öfke doldu. Bir şey demedi ve sırasına oturdu. Hoca geldi ve derse başladık.

Tenefüs olmuştu. Çantamdan telefonumu çıkartıp cebime attım. Sınıftan çıkıp bodrum katına gittim. Telefonumu çıkarıp Toprağın aradım.

"Bebeğim? "

"Toprağım nasılsın? "

"İyiyim, tenefüste misin? "

"Evet.. "

"Akın denen herifle hiç konuştun mu? "

"Konuşmadım. Beni çok darladı en sonunda onunla daha arkadaş olamayacağımı söyledim. Bir şey demedi, öfkelendi ve bir şey demeden sırasına oturdu. "

"Bu çocukta bir şeyler var.. "

Biri telefonumu yere attı. Atan kişinin yüzüne baktığımda bu kişi Akındı. Çığlık attım, o sırada Akın eliyle ağzımı kapattı.

"Senin nasıl sevgilin olur lan! "

Beni yere itti. Yavaşça ayağa kalktım.

"Git buradan! " ağlamak üzereydim. Akın üstüme geldiği sırada onu yere ittim. Telefonumu burada bırakamazdım, Toprağı bırakamazdım.
Yerden telefonu kaptım ve bodrumdan çıktım. Telefondan Toprağın bağırmaya sesleri geliyordu.

"Melodi! "

"Sakin ol, ben iyiyim. Haklıymışsın Toprak. Hemde hiç olmadığın.. "

Arkamdan ayak sesleri duydum. Akın bana doğru koşuyordu.

"Toprak Akın geliyor! Ne yapacağım"

"Sadece koş"