Artık hayatım normale dönmüştü, yani sanırım.
Toprak ile balkonda oturuyorduk. Annem ile babam uyuyalım yarım saat olmuştu. Ellerimizi balkonun korkuluklarına yaslamış Toprak ile beraber dışarıyı izliyorduk. Toprağın bana baktığını hissetmiştim ve başımı Toprağa çevirdim. Toprak parlayan gözleriyle bana bakıyordu.
"O kadar güzel bakıyor ki gözlerin, tüm dünya kör olsun istiyorum.. " diye mırıldandı hayranlıkla. Gülümsedim ve başımı gökyüzüne çevirdim.
"Toprak! Gökyüzüne bak! Yıldız kayıyor!"
Toprak başını kaldırıp gökyüzüne baktı
"Bu harika.. "
"Dilek tut! "
Dedim heyecanla
"Ben dileklerde inanmam"
"Lütfen.. "
"İyi tamam"
Toprak gözlerini kapatıp içinden dilek tuttu. Bende gözlerimi kapattım ve dilek tuttum. Toprağın beni asla bırakmamasını diledim.
"Tuttun mu? " dedim bir çocuk hevesiyle.
"Tuttum." dedi gülümseyerek.
"Ne diledin? "
"Dilekler söylenmez"
Dedi ve güldü.
"Öyle olsun" dedim. Toprak ellerini korkuluktan çekip belimden tuttu. Beni kendine çekti ve dudakları dudaklarımla buluştu. Uzunca öpüştükten sonra yavaşça geri çekildim.
"Toprak, yarın gidecek misin? "
"Gideceğim. Bu kez gerçekten gideceğim, maalesef"
Hüzünle derin bir nefes çektim.
"Peki"
Dedim.
"Uçağım çok erken. Erkenden gideceğim. Bu akşam vedalaşalım yarın direk giderim. "
Kollarımı açtım ve sıkıca Toprağa sarıldım.
"Sevgilim, " dedim "seni çok özleyeceğim. Şimdi gerçekten vedalaşıyor muyuz? "
"Bende seni özleyeceğim güzelim, gerçekten vedalaşıyoruz. "
Göz yaşlarımı tuttum. Toprağın kokusunu içine çektim. Sarılmamız bittikten sonra Toprak elimi tuttu ve içeri girdik. Toprağın odasının kapısına geldiğimizde durduk.
"Yazın 3 haftalığına geleceğim, söz. "
"Yaza daha 1 yıl var. Unutursun beni.."
"Ne unutması bebeğim. Böyle bir güzellik unutulur mu? Seni seviyorum. İyi geceler"
Yanağımdan makas aldı ve odasına girdi.
"İyi geceler.. " diye mırıldandım. Odama girdim ve yatağıma uzanıp yorganı üstüme çektim.
"Rüyama gel sevgilim, " diye fısıldadım kendime "kalbim adınla uyusun bu gece.. "
Sabahın sekizinde uyandım. İsteksizce yatağımdan kalktım ve elimi yüzümü yıkamak için lavaboya girdim. Elimi yüzümü yıkayıp çıktım. Bu kez Toprağın gittiğini biliyordum o yüzden şaşırmadım. Okul kıyafetlerimi giyindim, saçımı topladım ve sofraya gittim. Yemeğimi yedikten sonra okul çantamı sırtıma takıp evden çıktım..
3 ay sonra
Topraksızlığa alışmak istemiyordum, ama sanırım alışmıştım. 2 haftalık tatile girmiştik. Çok mutluydum çünkü Antalya'ya gidecektim. Beni kuzenim Melih götürecekti. Kendisi 25 yaşında ve bir aşçı. Kendisi öz abim gibi. Onun Antalya'da bir evi var o da Antalyaya gidecekmiş 2 hafta boyunca onda kalabilecekmişim. Mutluluktan ağlayacaktım. Yarın beni arabayla alacaktı. Toprağın haberi yoktu, süpriz yapacaktım.
Şuan valizimi hazırlıyordum. Çalışma masamda duran telefonum çalmaya başladı. Arayan Topraktı."Alo"
"Sevgilim, iyi misin? "
"İyiyim, sen? "
"Bende iyiyim. Seni çok özledim. "
"Bende seni.. "
"Mutlu gibisin"
"Yok, her zaman ki halim bu benim"
Telefon ile konuşurken valizimi yerleştirmeyi bitirmiş valizin kapağını kapatıyordum.
"İyi geceler Toprağım.. "
"İyi geceler güzelim.. "
Telefonu kapattım ve valizimi kapının önüne koydum. Saatin dokuz olduğunu gördüm. Yarın ki uçak sabahın yedi buçuğundaydı ve altıda kalkmam gerekiyordu. Yatağa uzanıp yorganı üstüme çektim ve Toprak ile son kez görüştüğüm akşam söylediğim sözü söyledim.
Rüyama gir sevgilim, kalbim adınla uyusun bu gece..
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Sadece koş
RandomToprak belalı bir tiptir. Bir gün Melodi, normal bir günde dışarı çıkmıştır. Kim bilebilirdi ki o normal günde Toprak ile karşılaşacağını?