Topraksız tam olarak 2 hafta geçmişti, iki hafta..
Her gün görüntülü konuşuyorduk, mesajlaşıyorduk fakat bana bu yetmiyordu. Ona dokunmak, ona sarılmak, onu öpmek istiyordum..
Okulun yolunu tutmuştum. Bisikletimi çoktan tamir ettirmiştik. Bisikletimle yolda giderken bir sokakta durdum. Bu o sokaktı, Toprakla tanıştığım sokak. Her bu sokaktan geçişimde Toprağın beni öpme anını hatırlıyordum ve içimi bir hüzün kaplıyordu.
Yoluma devam ettim ve okulumun önüne geldim. Hiç kimse bana zorbalık yapamıyordu, çünkü Toprak bana dövüşmeyi öğretmişti. Bir kaç kere bana zorbalık yapan öğrencileri dövmüştüm.
Okulun önünde durdum ve bisikletimden inip okula girdim. Sınıfa ilerlediğimde arkadan Hazalın sesini duydum. Arkama döndüm ve gülümseyerek Hazala el salladım. Hızlı adımlarla yanıma geldi.
"Naber kuzum"
"İyi senden? "
"İyiyim, hadi sınıfa girelim"
Kafamı salladım ve sınıfa girdik. Bir sırada oturan bir çocuk gördüm, etrafa bakınıyordu. Sanırım bu okulda yeniydi. Çantamı bırakıp yanına gittim.
"Merhaba! " dedim neşeyle. Çocuk gülümseyerek yüzüme baktı.
"Ah, merhaba"
"Yeni misin burada? "
"Evet yeniyim"
Elimi uzattım.
"Ben Melodi"
Bir kaç saniye elime baktı sonra tuttu.
"Ben Akın, memnun oldum"
"Bende! "
O sırada sınıfa hoca girdi.
"Tenefüste görüşürüz"
"Görüşürüz"
Sırama oturdum ve heyecanla dersin bitmesini bekledim.
Ders bitmişti. Hazala bugünlük Akınla takılacağımı söyledim ve Akının sırasına gittim.
"Kantine gidelim mi? "
"İyi olur"
Akın yerinden kalktı ve en aşağı yani kantine inmeye başladık.
"Burası bizim okul. Beni çoğu kişi sevmez, konuşkan olduğum için"
"Bence çok hoşsun"
"Teşekkür ederim"
Dedim heyecanla. Kantine indiğimizde yemeklerimizi aldık ve bir masaya oturduk. Yemeğimizi yerken sohbet edip bir birimizi tanıyorduk.
"Çıkışta bir yerlere gidelim mi? "
"Olur, gidelim"
Yaşasın! Yeni bir arkadaşım olmuştu, sonundaa.
Zilin çalmasıyla yerimizden kalkıp sınıfa gittik. Heyecanla okulun bitmesini bekledim. Yeni arkadaşımla gezecektim.
Sonunda çıkışı gelmişti. Çantamı sırtıma taktım ve Akının yanına gittim.
"Nereye gideceğiz? "
"Harika bir yere.. "
"Merak ettim hadi çıkalım! "
Hazala görüşürüz diyip okuldan çıktım. Bir arabanın önünde durduk.
"Bu senin arabanın mı? "
"Evet, hadi bin arabaya"
Ön kapıyı açıp arabaya bindim. Akında sürücü koltuğuna bindi ve gitmeye başladık.
Bir yerde durduk. Arabadan bindik. Burası eğlenceli bir kafeye benziyordu.
"Bu kafe çok güzel"
"Evet öyle. Burası harika bir yer. Son ses müzikle herkes istediği gibi dans ediyor. "
"Harika! Hadi girelim. "
Çantamızı arabada bırakıp kafeye girdik. Bir yer bulup oturduk.
"Çok güzel bir yermiş gerçekten"
"Burası hep geldiğim bir yer"
Akın bir garson çağırdı ve siparişleri verdik. Telefonumu cebimden çıkardığımda beni Toprak arıyordu.
"Alo"
"Melodi seni kaç defa aradım neden bakmıyorsun? "
"Duymamışım, özür dilerim"
"O müzik sesleri ne? Hazallasın, değil mi? "
Cevap vereceğim sırada Akın bana döndü.
"Melodi şarkı harika değil mi?! " Akın bağırarak konuştuğu için Toprağın duymuş olmaması mümkün değildi. Alt dudağımı dişlerim.
"Melodi o kim? "
"Arkadaşım"
"Melodi beni oraya getirtirme.! "
"Ama arkadaşım"
"Melodi bu kadar saf olma! Herifin amacı belli"
"Toprak saçmala-"
"Melodi! Oraya gelirim o çocuğu öldürürüm. O kadar mesafeyi gelirim, ciddiyim"
"Toprak! Daha sınıfa bugün geldi çocuk"
"Melodi onu öldürürüm bak"
"Toprak neden böyle yapıyorsun-"
O sırada telefonuma dans eden biri çarptı ve yere düştü.
"Kahretsin."
Telefonu yerden aldığımda telefon kapanmıştı. Akın kolumdan hafifçe tuttu.
"Bir şey olmaz. Hadi gel slow şarkı çalıyor. Arkadaşça dans edelim"
Bir an düşündüm. Akının amacı gerçekten farklı olabilir miydi? Amacı farklıysa bu zamana kadar belli olurdu. Onunla dans etmeyi kabul etmiştim. İyi bir şey mi yapmıştım, kötü mü?
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Sadece koş
RandomToprak belalı bir tiptir. Bir gün Melodi, normal bir günde dışarı çıkmıştır. Kim bilebilirdi ki o normal günde Toprak ile karşılaşacağını?
