22.bölüm

11.6K 330 35
                                    

Medya: Erkin Koray kimse yok içimde

...

Öyle güzel seviyorum ki seni.

Öylesine saf.

Öylesine temiz.

Öylesine derin.

Ve 'öylesine' değil.

(Özdemir Asaf)

...

Hastanede tam bir kaos havası hakimdi.

Vural bey oturduğu koltukta elinde tuttuğu tespih ile yere bakıyordu.

Yerdeki düşmanı olsa zira çoktan ölmüştü.

Yanına yaklaşan adam ile hafifçe oraya döndüğünde karşısında murat vardı.

Saygıyla önünde eğilen adama bakıp tekrar önünde döndüğünde tespihi sert bir şekilde sıkıp kopmasını sağladı.

O tespihte nice düşmanının kanı vardı.

Tespihten kopan kehribar boncuklar yere saçılmış, sessizliğin hakim olduğu koridorda yankı yapmışt.

Vural bey yavaşça ayağa kalkıp, elini Murat'a uzattığında avucuna bırakılan telefon ile çete üyelerini aradı.

80'li 90'lı yılların acımasız çetesiydi onlar.

Şimdi ise oğlunun intikamını alacaktı.

Köklerini kuruyacak bu dünyada onlardan tek bir iz bile bırakmayacaktı.

Açılan telefon ile tek bir söz çıkmıştı ağzından;

"Bizden çıkan kan misliyle geri iade edilecek"

....

Toplanan çete ile masa hazırlanmıştı.

Ne kadar yaşlansalarda hala acımasız ve korkusuzlardı.

Hepsi yerlerini oğullarına yada kızlarına bırakmış kendilerini geriye çekmişlerdi.

Bu masa eğer aileden birine zarar gelirse toplanırdı.

Vural Bey'in karşısında oturan Naim bey boğazını temizleyip;

"Sözlerinden sonra hepsini araştırdım senin oğlanı vuran ateş Karadağ'ın annesiymiş. O kadın yüzünden çoğu kız tecavüze uğramış sırf oğlu istiyor diye hepsini zorla kaçırmış oğlu sıkılınca öldürmüş"

Dediğinde Vural Bey'in yanında oturan nizam bey elini sertçe masaya vurup;

"Tüm soyların kurutmayan namert olsun"

Dediğinde Vural bey kafasını sallayıp elini arkasına uzattığında, verilen dosyaları masaya attı.

"Burada onların tüm akrabası, onlarla iş yapan insanlar var tek tek indirin"

Diğer dosyayı da masaya atı

"Burada da tüm mekanları, mal varlıkları ve evleri var hepsini yakın onların parası hiçbir fakiri doyurmaz"

Diyip masadan ayrılmıştı. Ve bir kere daha herkes Dağıstanlı ailesinin kim olduğunu görecekti.

Erva güneş'in ağzından

Gözlerimi yoğun ışık yüzünden yavaş yavaş açtığımda önce nerede olduğumu kavramaya çalıştım.

Burnuma gelen ilaç kokusu ile hastanede olduğumu anlamıştım.

Gece Güneşi Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin