Birlikte tuvalete gittiler. Harry ona sakince konuştu. " Evet... diyeceklerimden önce söyleyeceğin birşey varmı?..."
༒︎
Harry Boris'i de alıp boş olduğundan emin olduğu bir tuvalete götürdü. Kapıyı Boris'e kilitletti. Boris şuanki durumda olamsalar Harry'e hayran kalacağından emindi.
İkili lavaboların önüne kadar geldiler. Harry'nin sırtı aynaya dönükken Boris aynayla karşı karşıyaydı. Boris kendisinin korkmuş ifadesini görüyordu. 'Bana ne olacak? Ne yapacak?' diye düşünüyordu.
Harry ona sakin bir sesle sordu. "Peki ona neden büyü yapacaktın?..." Boris Harry'nin sakin sesini duyunca ürperdi. Sakindi ama buz gibiydi. Boris bir süre ağzını açtı ve kapattı. Bunu devam ettirince Harry konuşmaya karar verdi.
"Sana diyorum Boris... Ona neden büyü yapacaktın?" Boris kekeleyerek de olsa konuştu. "S-sana ba-bakıyordu." Harry ona "Bana baksa ne olacak!? Bakarsa baksın, bundan bizene deil mi Boris!" Bağırarak konuştu.
Boris'e kapıyı kilitletse de kendisi sessizlik büyüsü yapmıştı. Boris onun bağırmasıyla daha farzla irkildi. Harry biraz daha bağırsa korkudan kalp krizi geçirip ölecek duruma gelecekti.
Fakat Harry bunun yerine doğrudan ona bakıp sakince konuştu. "peki ya ona yapacağın büyünün ismi neydi? Ne işe yarıyordu?" Boris Harry'nin bu büyüyü bildiğini biliyordu. Yinede ikiletmeden isteği yerine getirdi.
"Büyünün ismi deficere somnium¹. Bir insanı bayıltmak ve bilinç altındaki kötü anılarını ona kabus olarak göstermektir." Boris'in bunu söylemesi üzerine Harry sırıttı. "Peki ya ben bu büyüyü senin üzerinde denesem ne olur."
Harry'nin kurduğu cümle ile beraber Boris'in yüzü kireç gibi beyazladı. Harry asasını çıkarmaya bile uğraşmadan büyülü sözcükleri söyledi. "Deficere Somnium"
Büyüyle beraber Boris yere düşmeye baladı. Harry ona bir yavaşlatma büyüsü uyguladı. Kapıdaki kilit büyüsünü kaldırıp büyük salona doğru yürüdü. Büyük salonda hala yemek devam ediyordu. Harry birkaç ateşböceğine seslendi. "Bu kattaki erkekker tuvaleti"
Ateşböcekleri hızlıca ona kafa salladı ve erkekler tuvaletinin yolunu tuttular. Harry yerine oturunca diğer binalardaki ateşböcekleri sadece Boris'e sağlık dilediler.
Hogwarts öğrencileri ise ateşböceklerinin neden bu akşam bu kadar sessiz olduğunu tartışıyorlardı. Genelde yemeklerde binbir konu konuşurlardı. Bu akşam ise çok sessizlerdi.
Bazı Hogwarts öğrencileri, kütüphanede yaşanan olayı duyup ateşböceklerinin sessizliğinin bundan kaynaklandığını anlamışlardı.-bunların çoğu Ravenclaw öğrencisiydi.-
Harry Elvis'in yanına oturdu. Hemen yakınmaya başladı. "Neden saldırdın diye sordum. Bana diyor ki sana bakıyordu. Her bana bakana saldırırsak işimiz yaş bizim." Elvis onun yakınmasına gülümseyerek Harry'nin sırtını okşadı.
"Merak etme Harry o sadece seni korumak istemiştir." Harry ona "biliyorum fakat bu okulda misafiriz, sorun çıksın istemiyorum" dedi. Elvis ona anlayışla bakarak cevap verdi.
"Seni anlıyorum. Onları korumak istiyorsun. Fakat hepsi hata yaparak öğrenecek. Murasaki-Sensei'nin dediği gibi; Hatası olmayan icat veya büyü tamamlanmış deildir."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
?¿Delta?¿ -BxB-
FantasyUzun süren aramaları sonunda vitasına kavuşan delta Tom Riddle. Hikaye eşcinsel temalıdır. Umuyorum ki anlayış gösterirsiniz. Eğer göstermiyorsanız okumayabilirsiniz.