Ela Gözlüm

621 58 60
                                    

"Ela gözlüm ben bu elden gidersem..."

Bu güzel hikayeninde 9 bölüm sonra sonuna geleceğiz "Ela Gözlüm" şarkısını biliyorsanız finalde neler olabileceğini düşünebilirsiniz . Finalde biraz göz yaşı dökeceğiz ama çok az sadece. Angst bir fic değil biliyorum ama bir karaktere veda (sadece bir yere gidicek ölmüyecek) edeceğiz bu kadar spoiler verebilirim şimdilik görüşürüz güzel okuyan ~Kardelen

Herkes kapının dışında toplanmıştı.Hepsi örtüleri toplamak için dışarıda bekliyorlardılar. Bu sırada Changbin hapishaneden çıktı. Changbin dışarı çıktı hapishaneden ama hiç kimse onu karşılamaya gelmemişti. Zaten ziyarette de gelmiyorlardı ki. Changbin çantasını aldı ve ona gönderilen arabaya bindi. Gözünden yaş gelmişti Jeongin gelmedi diye ondan ayrılmıştı. Changbin'in ise kimsesi yoktu. Yapa yanlızdı Jeongin'i ailesi görmüştü öyüzden ona çok bağlıydı. Gidişi onu çok kötü yapmıştı. Tüm kalbi onunla gitmişti. Evde olduğundan haberi bile yoktu. "Ağla gözyaşını
Sil melul melul"
Changbin ağlıyordu. Sesiz sesiz. Babasının küçükken o ağlarken dediği laf gelmişti "Bu büyüyünce kimse ona bakmaz kız gibi köşeye çekilmiş ağlıyor." Dediği geldi aklına . Sildi göz yaşlarını. Ne kadar kırıldığını belli etmemeye çalışyordu. Ama bir dokunsa ağlıyacaktı. Abisi onu her zaman severdi geldiği gibi saçını okşadı. Abisinin de gözleri dolmuştu.

-Hoşgeldin kardeşim

Dedi Bang Chan dolmuş gözleri ile sarıldı ona sımsıkı.Devam ettirdi konuşmaya:

-Birdaha senin almalarına izin vermiyeceğim birdaha seni alamıyacaklar abicim.

Sadece bir hafta kalmıştı ama yinede Bang Chan üzülmüştü. Ona orada birşey yapıcaklarını düşünüyordu. Tüm içtenlikle sarılıyordu ona.

-Senin için bir haftadır misafirimiz var.

Dedi Bang Chan. Sonra Changbin baktı. Kim dermiş gibi bir bakış attı. Şöyle dedi.

-Ela gözlün yukarda hadi git bak.

-Jeongin mi geldi ?

Dedi gözü dolmuştu tekrar.Korumalar Jeongin'in yanındaydı odayı süslemiştiler. Jeongin asla olamayacağı birinden hoşlanmıştı. Ama sonra Changbin'i sevdi. Herşeyiyle ama o onu yarı yoldu bırakmıştı.Hepsini hazırladılar. Süslemeler hepsi balonlardan tut hepsine kadar vardı. Korumalar bir süre sonra odadan çıktı. Jeongin tek kalmıştı odada. Morarıkları gözükmesin diye boğazlı kazak giydirdimişlerdi. Changbin hızlıca çıktı odaya. Açtı kapıya. Jeongin'i gördü karşısında elinde konfetti vardı. İki çocuk gibiydilar. İki aşık çocuk. Jeongin konfettiyi patlatamayıp Changbin'e verdi.Konfetisini kendi patlattı. Sonra Jeongin'e sarıldı. Jeongin'de ona sarıldı. Changbin ağlıyordu. Jeongin Changbin'in yüzüne baktı.

-Ağlama neden ağlıyorsun sen ağlarsan ben ölürüm

-Sen ölürsen ben ağlarım Ela gözlüm

Dedi Changbin. Cebinden Jeongin'in fotoğrafı çıktı.

-Sen yanında beni mi taşıyordun?

Dedi Jeongin. Changbin fotoğrafı cebine tekrar geri koydu.

-Gidişin çok koydu be Jeongin

Dedi.

-Barışalım mı lütfen ben sensiz ölürüm

Diye devam ettirdi Changbin. Changbin Jeongin'in gözlerinde yok olmuştu.Felix ve Hyunjin hâlâ çamaşırlıkların olduğu yerde öpüşüyorlardı.Felix bir süre sonra durdu.Üstünü düzelti dışarı çıktı birsürü kişiler vardı dışarda onlara bakıyordu. İlk Felix çıktı diye Felix'e baktılar sonra kravatını düzelterek Hyunjin çıktı.

you will love what i do, Felix?/HyunlixHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin