you will love what i do, Felix?/Hyunlix

Caddelerde rüzgar

Geçen bölüm en başta yazdığım veda edicek kelimesini çok yanlış anlamışsınız. Veda edicek yani o karakter başka bir yere gidicek o kadar. Yani kötü birşey olmuyacak..Tamam hikayeye devam edelim.

Felix heyecanla misafirleri bekliyordu. Hyunjin o kadar heyecanlı değildi.Jeongin dayanamayıp Changbin'i afetmişti tekrar. Ama Jeongin hastaydı öksürüyordu.Grip gibiydi şimdilik. Bir süre sonra onlar gelmişti.Jeongin abisini görünce sarıldı doyasıya. Çok seviyordu abisini. Önceden yaptıkları unutulamazdı ama yinede Felix onu çok seviyordu. Hepsi tek tek geldiler. En geç gelen Yeji'ydi. Yemeğe oturdular Han hâlâ tekerlekli sandalyedeydi.  Masaya oturduğu gibi Minho konuşmaya başladı.

-Bizi neden buraya çağırdın bay Hwang ? Niçin

Felix söze girdi:

-Hepimiz birbirimize acı çektirdik hatta acıları izleri hâlâ vücudumuzda.  Bu masaya çağrılma sebebiniz  hepimiz birbirimize acı çektirdik bugün yeni bir sayfa açalım belki şuan konuşuyoruz ama yarın belki biri aramızdan ayrılcak. Bugünde dünün yarını değil miydi? Lütfen yeni bir sayfa açın ve barışın.

Herkes birbirine bakmaya başladı. Felix'in dediklerini haklı bulmuştular.Hepsi ayağı kalktı. Ve birbirine sarılmaya başladılar. Felix'in dediği gibi bugün yaşıyoruz ama yarın belki ölüceğiz..
Han Hyunjin'e baktı. Han ellini uzattı Hyunjin'de ellini sıktı. Sonra Hyunjin yerine geri oturdu. Bu gece onlar için Malikanelerinden 5 tanesini vermiştiler misafir vilalarını yani. Sadece misafirler için olan taraftı bu. Birtek Seungmin eksikti. Onuda çağırdı yemek yeme işi bittince Felix. Eğlenceli insanlardılar. Beraber güzel vakit geçiriyorlardı. Beraber masa oyunları oynuyorlardı film izliyorlardı. Herkes birbirine sarılıyordu film izlerken. Bang Chan sürekli Seungmin'e bakıyordu. Bir süre sonra hepsi onlara verilen villalara ayrıldılar. Beraber hepsi çok mutlu gözüküyordular. Herkes odalara ayrılınca Felix ve Hyunjin yalnız kaldılar her geceki gibi. Felix Hyunjin'in  gözlerine bakıyordu. Onlar gittiğine göre artık yalnızdılar. Felix odasına gitti. Üstünü çıkarıyordu. Rahat birşeyler giyicekti. Hyunjin odaya girdi. Felix hemen üstünü kapattı.

-ah Felix vücudunu hâlâ benden saklıyormusun? izin ver göreyim.

Dedi Hyunjin Felix'i duvar ile kendi arasına aldığında.

-Bence hiç zorlaştırma. Üstüne kıyafet giyme, zaten birazdan çıkarıcağız.

Dedi Hyunjin. Felix'in dudağına yapışıcaktı Seungmin içeri girdi.Felix ile konuşmak istediğini söyledi.Tekrar Felix Hyunjin'in ellinden kurtulmuştu. Bir türlü yapamıyordular bu işi. Seungmin Jeongin'in durumu hakkında konuşmak için çağarmıştı. Her banyoya gittiğinde takip etmişti. Öksürükleri çok fazlaydı. Yani durumu kötüydü. Gripte değildi. Seungmin için. Öyle deyip yetiştirmişti. Ama anlaşılan böyle değildi. Jeongin çok hastaydı. Felix bu durumu duyunca çok kötü oldu. Dışarda konuşucaklardı. Üstünü içerdeki odadan aldı. Giydi ve dışarı çıktı. Jeongin Changbin'i bekliyordu. Hava almak istediğini söylemişti.Bu yüzden biraz dışarı çıkmıştılar. Daralıyordu dört duvar arasında. Yada sadece kendini öyle kandırıyordu. Changbin ile dışarı çıkmış yürüyorlardı.

-Ne kadar büyük bir yermiş değil mi ?

-Evet ela gözlüm birazcık fazla büyük birde burası ayrı misafirler için yapılmış diğer taraflar acaba nasıl?

Rüzgar esiyordu. Derinden derine. İnsanı üşütecek şekilde. Bang Chan diğer kişiler ile plan yapıyordu.

-Yaz dostum güzel sevmeyene adam denir mi ?

Dedi Bang Chan konuşurken. Herkes ayrı bir kafadaydı. Changbin ile Jeongin dışardaydı. Beraber çok mutluydular. Barışmaları kendilerini mutlu etmişti. Seungmin hâlâ Felix ile konuşuyordu. Demekli çok önemliydi.  Felix hastaneye gitmesini istiyeceğini söyledi.Ve şuanlık yapabilecek birşey olmadığını söyledi ama kendiside sağlığının kötüye gideceğini biliyordu.  Zaten endişeleniyordu daha da endişelenmeye başladı. Kardeşini o şekilde görmek istemiyor hasta bir şekilde. Sonra hiçbirşeyin ellinden gelemediği için yukarı çıktı. Kendini çok kötü hissediyordu hiçbirşey yapamadığı için. Hyunjin'in yanına çıktı ve ağlamaya başladı. Sımsıkı sarılıyordu Hyunjin'e.