WİLDFİRE (Çeviri)

Bölüm 30

Soru neredeyse suçlayıcıydı.

Tong Ning de işaret etmenin kaba olduğunu hissederek elini indirdi ve "Zaten birlikte misiniz?" diye sordu.

Tang Suoyan'ın kaçınmayı umduğu bir sahneydi. Üçü arasında herhangi bir tuhaflıktan kaçınacak kimse yoktu. Ama Tong Ning geri döndüğünden beri , o kadar kolay ayrılması pek olası değildi.

Tang Suoyan içini çekti. Ayağa kalktı ve "İçeride konuşalım" dedi.

Çalışma odasına ilk o girdi. Tong Ning, Tao Xiaodong'a bakarak yerinde kaldı. Nefesi ritmikti ve dikkatin altında bir kez bile formu değişmedi.

Tang Suoyan onu tekrar çağırdı.

Tong Ning onu takip etti. Tang Suoyan kapıyı kapattı ve diğerine "Otur" dedi.

Kendisi pencere pervazına yaslanarak ayakta kaldı. "Söyleyecek bir şeyin varsa burada söyle."

Tong Ning'in onu birçok kez aradığına göre bir amacı olmalı. Tang Suoyan bir tahminde bulunabilirdi, bu yüzden konuşmak istememişti. Tong Ning'in öfkesi alay konusu değildi. Bir zamanlar Tang Suoyan, duygularını anlamayı umarak ona zaman vermiş, konuşmak umuduyla onu aramış, ancak Tong Ning tarafından reddedilmişti.

Ama şimdi Tang Suoyan, Tong Ning'in her şeyi anlatmasını istiyordu.

"Birlikte misiniz?" Tong Ning bir kenara oturdu, Tang Suoyan'a eğittiği bakışlarda çok sayıda duygu çalkalanıyordu.

Tang Suoyan gerçeği olduğu gibi söyledi. "Henüz değil."

"Değil mi?" Tong Ning'in kıkırdamasının keskin bir yanı vardı. "Gerçekten? Henüz birlikte değilken eve birini getirir miydin?

"Hiçbir şey yok dediysem, o zaman hiçbir şey yoktur." Tang Suoyan göreceli bir soğukkanlılıkla, "Yalan söylemediğimi biliyorsun," dedi.

"Ne kadar ileri gittin?" Tong Ning'in yüzündeki gülümseme hâlâ alaycıydı. "Yattın mı-"

Tang Suoyan sözlerini buz gibi bir "Tong Ning" ile kesti.

"Söylenemeyecek ne var?" Tong Ning'in bakışları deliciydi. Soruda ısrar etti, "İstemediğim için, bunu sizinle yapmaya istekli birini bulmaya mı gittiniz? Bu bu mu?"

Sözleri acımasızdı. Tang Suoyan'ın kaşları çatıldı. "Mantıksız olma."

"Beni neden geri çevirdiğini merak ettim; Bir nöbet geçirdiğini düşündüm." Tong Ning'in Tang Suoyan'a sabitlenmiş gözleri hafifçe kızarmaya başlamıştı. "Bugün geleceğimi tahmin etmedin mi? Onu benim görmem için bilerek mi getirdin?"

Tong Ning bugün duygularının kontrolünü kaybetti. Mevcut Tang Suoyan'ı kavrayamadığını hissetti; bakışları ve ifadesi Tong Ning'e yabancıydı.

Tong Ning parmaklarını ovuşturdu ve boğazındaki yumru yuvarlandı. "Onun burada uyumasına izin vermen neden?"

Tong Ning'in şimdi biraz fazla gergin olduğunu gözden kaçırmak zordu. Uzun yıllar süren zorlu ilişkileri boyunca, her zaman sadece ikisi olmuştu. Hiç kimse.

Ama şimdi Tao Xiaodong, Dr. Tang'a olan ilgisini açıkça kabul ederek birdenbire resmin içine dalmıştı. Hiçbir zaman bir emsal olmamıştı ve giderek artan bir şekilde, Tong Ning kendini derinliğinin dışında buldu.