Sarah. {Oc x Tokoyami}

bonus 7

Iki gün önce doğum günümdü, yazmaya zaman bulamadım o yüzden şimdi doğum günüm için bir bölüm yazıyorumm ♡☯

Tokoyami'nin ağzından

Sarah'ın doğum gününe yaklaşık bir ay önceden hazırlanmaya başlamıştım çünkü kendisi benim doğum günümde çokça şey yapmıştı, bunun karşılığını vermem gerektiğini düşünüyorum. Her ne kadar o gerekmediğini, beni sevdiği için yaptığını söylese de böyle bir şeyi karşılıksız bırakamazdım.

Hediyeleri almış, pasta için sipariş vermiş, arkadaşlarımız ile konuşup doğum gününde ne yapacağımızı ayarlamıştım. Doğum gününe bir hafta vardı ve tek kalan şey ailesi ile görüşmekti.

Sarah, tam ailesinin yanına gideceğim gün ağlayarak yanıma geldi.

"Sarah? Sorun ne?" Sıkıca sarıldım. Kapımın önüne gelmiş daha yataktan yeni kalkmış, tir tir titreyerek ağlıyordu.

"F-Fumi-" Konuşamadan yine hıçkırıklarla ağlamaya başladı.

"Tamam sakinleş ondan sonra konuşuruz." Ona destek vererek içeriye soktum ve kapıyı kapatıp yatağa oturttum.

Birkaç dakika daha ağlamaya devam ettikten sonra göz yaşlarını verdiğim peçeteyle silip konuşmaya başladı. "Fumikage... Annem yine yaptı yapacağını!"

"Ne oldu?"

"Tam doğum günümde mahkeme var... Ne yapacağım ben şimdi..?"

Gerçekten bu kadının hiç mi vicdanı yoktu? En azından biraz bekleyemez miydi? Benim kılına zarar gelmesinden korktuğum kızı her seferinde hüngür hüngür ağlatması sinirlerime dokunuyordu.

Doğum gününde duruşma olması hem benim yaptığım planları suya düşüyordu hem de onu çok incitiyordu. Planların suya düşmesi önemli değildi ama onun incinmesi...

Yine sıkıca sarıldım. Ne diyeceğim hakkında hiçbir fikrim yoktu. Keşke elimden bir şey gelseydi de yapsaydım. Bir de üstüne babası şirketin şuan iyi durumda olmadığını söylüyordu. Peki ya annesi? O ne işte çalışıyordu da onun velayetini alabileceğini düşünüyordu?

Gerçekten kafam çok karışıktı. Hâlâ titriyor ve sessizce ağlamaya devam ediyordu. Göğsüme kafasını yasladım. Birkaç dakika bu şekilde durduk. Saçlarından öpüp ayrıldım.

"Daha iyi misin?"

"Sanırım, teşekkür ederim sevgilim." Gülümsedi ve yaklaşıp yanağımdan öptü. "Bir yere mi gidiyordun?"

"Önemli değil. Sonra da giderim. Bugün birlikte vakit geçirelim olur mu?"

"Afedersin, seni de alıkoydum yapacağın şeyden."

"Sorun değil." Saçlarını okşadım. "Üzülecek bir şey yok tamam mı? Önemli değildi zaten dediğim gibi."

Kafasını aşağı yukarı salladı ve gülümsemesi daha da genişledi. Böyleyken çok sevimli görünüyordu, gözleri kısılıyor, gamzeleri çıkıyordu.

Sarah uyurken pasta siparişini bir gün erteledim ve arkadaşları ile konuştum. Eğer olur da duruşma kötü geçerse ona en güzel şeyleri yaşatmam gerekiyordu.

Sarah uyandığında ona bitki çayı yaptım ve bir şeyler atıştırması için tabak hazırladım. Çünkü kahvaltıya inmeyip uyumuştu. Verdiğim şeyleri güzelce yedikten ve içtikten sonra üstünü değiştirdi, birlikte biraz dolaşmaya çıktık.

"Bugün biraz soğukmuş." Sarah elimi soktuğum cebime kendi elini de sokup öylece elimi tuttu. Diğer elini de kendi cebine soktu.

"Istersen içeri dönelim."