Hayatım her zaman ki tek düze ilerliyordu. Doğum günümün üstünden yalnızca iki gün geçmişti.Ne ben Ayaz'a ne de Ayaz bana mesaj atmamıştı. Aslında mesaj atmak için kendimi zorluyordum ama çokta üstelemek istemiyordum.
Sürekli kendimi bu düşüncelerle boğuyordum ama ona yazmamak için neyi beklediğimi bilmiyordum.
Ben Rüya Acar'dım.
Meral ve Kenan Acar çiftinin biricik kızları Rüya Acar'dım.
Sürekli kendime istemsizce Rüya Acar olduğumu hatırlatıyordum. Çünkü Rüya Acar istediği her şeyi yapabilirdi.
Rüya Acar olmak ayrıcalıktı.
Ve ben Rüya Acar'dım.
Komedinin üzerinde duran turan telefon size yemin ederim ki bana şeytanice gülümsüyordu ve bu gülüşe aldanıp telefonu elime alıp mesaj yazmaya başladım.
"Ne yapıyorsun?"
Evet, tam olarak bunu yazıp yollamıştım. Cevap verir mi diye düşünmeme bırakmadan mesajı geldi.
"Seni düşünüyorum."
Bu güne güzel başlamam için yeterince güzel bir cevaptı. Tekrar bir mesaj yolladı.
"Sen?"
Ne mi yapıyorum? Aptalca yatağımın üzerine oturmuş sana mesaj yazmakla uğraşıyorum diyemezdim.
"Hiç. Öyle oturuyorum. Sıkıldım."
"Bende çok sıkıldım."
"Bize gelsene... Film izleriz."
Evet, Ayaz'ı evime davet etmiştim.
Evet, bu çılgınlığı yapmıştım.
Evet, ben bir aptaldım.
"Yarım saate gelirim"
"Tamam."
Evet, hızlıca hazırlanmaya başlamıştım üzerime mini kot şort ve mavi düz bir crop giyinip açık kahve saçlarımı açık bıraktım. Yüzüme baktım ve gözlerime hafif bir rimel çekip, dudaklarıma çilekli pembe bir parlatıcı sürdüm. On yedi yaşında bir kız için güzel görünüyordu.
Odamdan çıkıp mutfağa doğru ilerledim annem ve babam işe gitmişti. Ev boştu her şey yerli yerindeydi. Mutfağa baktığımda masanın üzerinde annemin ve karşı komşumuz ve benimle adaş olan Rüya'nın en sevdiği çilekli kurabiyelerden vardı.
Aslında Rüya'yı da çağırmak isterdim ama şuan ne yazık ki ailesi ile şehir dışındaydılar. Rüya benim çocukluk arkadaşım, sırdaşım aslında her şeyimdi.
Ve işin garip yanı birbirimize çok benzerdik. Huy olarak değil fiziksel olarak birbirimizin kopyası gibiydik. Bizi tanımayan insanlar bizi ikiz sanardı.
Belki de başka bir evrende gerçekten ikizdik kim bilebilir ki?
Kapı çaldı.
Bu kadar kısa sürede gelmiş miydi?
Kapıyı açmıştım. Karşımda bir erkek vardı ama bu erkek Ayaz değildi. Şaşkınlığımın vermiş olduğu etkisiyle kaşlarımı çatmıştım.
Karşımda kahverengi gözlü, hafif kirli sakallı, biçimli burnu ve dolgun dukalarıyla benim yaşlarımda esmer bir erkek vardı.
Ayaz değildi...
"Şey... Rüya'ya... Ben... Rüya'ya bakmıştım?"
Ah aptal arkadaşım yine baş edemeyip benim evimin adresini mi verdin sen diye söylendim kendimce çünkü Rüya böyleydi. Fazla flört ederdi ve erkekleri zapt edemeyince benim evime yollardı ve bundan dolayı babamdan defalarca kez azar yemiştim.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
ON YEDİNCİ YAŞIM (+18)
Mystery / Thriller17 Ocak 2017 Zihnim benden bağımsız ikiye bölünmüştü Adım Rüya kendim hakkında bildiğim tek gerçekte buydu. Ama hangi Rüya olduğumu bilmiyordum. Acar çiftinin biricik kızı Rüya Acar mı ? Yoksa Acar çiftinin biricik katili olan soyadı belli olma...