IV.31

125 16 113
                                    

Siz benden bir bölüm daha istersiniz de ben atmaz mıyım diyerek giriş yapayım ama birikmiş bölümlerimin sonuncusuydu... Bu kitabı tadı kaçmadan ve sıkmadan bitirmek istiyorum çünkü kendi okuduğum kurguları düşününce, en sevdiğim kitaplar bile bölüm bekleye bekleye süreç uzadıkça beni sıkmaya başlıyor ve bunu Aşkın Bir Adı Da Yorulmamaktır'da yaşayalım istemiyorum... Bu yüzden ne kadar çok oy ve yorum, o kadar çok motivasyon ve ne kadar çok motivasyon, o kadar çok bölüm... Motivasyon vermek isteyenlere Zişan'ın kapısı açıkmış çünkü sizinle buluşmayı seviyormuş öyle diyor, ben demiyorum o diyor.

Aşkın matematiği farklıdır arkadaşlar, motivasyonu yorumla çarpınca sonuç bölüm olur. Bunu da ruhu şiir seven Adil diyor. Ramazan'da olduğumuz için şiiri seven Adil olmaya terfi etti...

Ben de keyifli okumalar deyip gaçıyom.🤎

🦥

İkbal bize anlam vermeye çalışmayı bırakmış, alınacak malzemelerin listesini çıkarması gerektiğini söyleyerek yanımızdan ayrılmıştı. Kaldık başbaşa...

Ne diyeceğimi bilemeyerek yüzüne baktım ve kesinlikle benim yerimde kim olsa bu tepkiyi verirdi diye düşündüğüm bir soru sordum. "N'aber?"

Güldü soruma. "İyidir, senden?"

"İyi ben de," dedim omuz silkerek ve aklıma gelen şeyle dişlerimi gösterecek şekilde sırıttım. "Allah'ın sevgili kuluymuşsun."

"Neden?" diye sordu. Kaşları çatılmıştı hafiften ama hâlâ gülümsüyordu.

"Çarşamba buluşacağız diye o kadar söylenip dertlendin, aradan yarım saat geçmedi burnunun dibinde bittim."

Kahkaha attı söylediğime. "Harbiden öyleyim sanırım," dedi. Sonrasında bir şeyin farkına varmış gibi bir ifade yerleşti yüzüne ve gözleri hafifçe büyürken "Sen burada mı çalışıyorsun?" diye sordu.

"Yok ben hobi olarak turluyorum arada kafelerin personel bölümlerini. Bugün de dedim buraya bakayım bir, ne var ne yok diye."

"Oha iş arkadaşı olduk."

"Günaydın dünyalı."

Güldü bir kez daha ama bu sefer daha sıcak bir ifade vardı yüzünde. Neden böyle içten baktığını anlamlandıramadığımda, "Sanaldaki diyaloglarımızda nasılsan normalde de öylesin," dedi.

"Instagram'da durduk yere gelip kullanıcı adına sataşan kızın altından bir çaycı Hüseyin çıkmasını bekliyordun sanırım."

Kahkaha attı başını iki yana sallarken. Sonrasında dudaklarını ıslattı ve tebessümünü soldurmadan "Ne zamandır burada çalışıyorsun?" diye sordu. Yalandan olduğu belli olan bir hüzünle büzdü dudaklarını ve elini kalbine koydu. "Benimle paylaşmamış olmanıza alındım bir tık."

Alayla gülerek, "Sen burada çalışacağını bana Mustafa'nın Yeniçeri'lerle olan töreninin modern versiyonuyla duyurdun çünkü."

Cıkladı. "Çalışıp çalışmayacağım kesinleşince Büyük Britanya Krallı'ğından onaylı mektupla bildirecektim ben sana yeni işimi."

Omuz silktim gülerek. "Benim için de aynı şey geçerli. Ben de yeniyim yani. Kesinleşince paylaşacaktım seninle canım paylaşmam mı hiç?"

Aşkın Bir Adı Da Yorulmamaktır || Yarı TextingHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin