Bana Girmedim De

10.2K 608 225
                                        


Leyal'den

Kalp atışlarım hala normale dönmemişti. Hızla çıktığım binadan insanlara çarpmayı umursamdan adeta koşarak kaçmaya başladım. Köşeyi dönünce kendimi duvarın dibine attım. İnsanların garipseyen bakışları zerre kadar umrumda değildi.

Kenara düşen çantamı umursamazken ellerimle yüzümü kapattım. Az daha dedim az daha her şey bitiyordu. Lavabodan kafamını çıkardığımda gördüğüm yüzler resmen oracıkta kalp krizi geçirmeme neden olacaktı. Nasıl geri girmiştim, dakikalar nasıl geçmişti de kendimi zar zor dışarıya atmıştım bilmiyordum.

Asistan çocuğa önemli bir haber aldığımı ve  acil gitmem gerektiğini söyleyip kaçar gibi çıkmıştım bürodan. Belgeleri çiftiliğe göndermelerini istemiştim. Garip tavırlarım karşısında karşımdaki delikanlı bile paniklesede galiba betimin benzimin atması inandırıcılığımı arttırmıştı.

Hadi biraz daha geç çıksaydım o lavabodan diye düşündüm. Tanrım o ofise tek bir adım bile atsam kıyameti kopardı. Ellerimle yeniden allımı ovuşturdum. Artık hiçbir yerde güvende değildim. İki gün odadan tek bir adım bile atmayacaktım kesinlikle. Gerekirse yemek bile yemezdim ama o odadan çıkmayacaktım. Bu kadar az kalmışken bu işin bir daha uzamasına izin veremezdim. Aylar sürecek bir boşanma sürecini kaldıracak takatim yoktu artık.

Kaldırıma koyduğum elimden destek alarak yavaşça doğruldum. İkinci bir karşılaşma tehlikesi geçirmeden burada uzaklaşmalıydım. İleride gördüğüm taksiye doğru hızla hareket ettim. Bu cehennemden bir an önce çıkmalıydım.

****************

Dava Sabahı

Genç adam güne oldukça keyifli başlamıştı kaderin ona getireceği kaostan habersiz. Saat on civarıydı. Kahvesinden birkaç yudum alırken özgür bir adam olmasına sadece bir kaç saati kaldığını düşünüp keyifleniyordu. Zira duruşma bir aksilik olmazsa bir buçukta başlayacaktı . Sonunda zümrüt gözlü vahşi meleğin karşısına hak ettiği gibi çıkabilecekti. Kadının kalbini kazanabilmek için her şeyi yapmaya hazırdı. Hissediyordu o kadında özel olan, ona ait olan bir şeyler vardı.

Kahvesinden son keyifli yudumlarını alırken içeriye asistanının girmesiyle dikkatini karşısındaki kişiye baktı.

" Seni dinliyorum Hale. Bir sorun mu var." 

" Şey efendim Kenan Bey gelmişler. Lobide bekliyorlar şu an sizinle görüşmek için. Gelmesini söyleyeyim mi?"

Genç adam arkasını yaslanıp başını sallayarak onayladı karşısında ki kadını. Eğer Kenan ziyaretine geldiyse mutlaka önemli bir şey olmalıydı. Aradığı belgeleri bulup bulamadığını düşününce gerildi. Ne olursa olsun o belgeleri ele geçirmeliydi. Zira kapatması gereken bir hesabın son ve en önemli kısmına gelmişti. Arif Turanoğlu'nun  maşasını bütün bunları yapan adamı hala eline geçirememişti.

Ah o şerefsizin nefesini kesmeyi nasılda istiyordu. Yavaş yavaş ölürecekti o adiyi. Annesine yaşattığı her acıyı saniye saniye çıkaracaktı o aşağılık bedeninden. Karan kontrolünü nadir anlarda kaybederdi ama o adamı bulduğu gün işte o gün hiçbir güç onu durduramayacaktı.

Özel süitin kapısından giren adamı görmesiyle yüzündeki karanlık ifade dahada büyüdü. Kenan'ı o herifi bulması için tutmuştu. Bu tip iz sürme işlerinde bu adam adeta bir av köpeği gibiydi. Düşmanın kokusu bin kilometre öteden alırdı ve en önemlisi bir köpek gibi işede iş verenede sadık kalırdı.

" Seni dinliyorum dedi." Karan suratındaki karanlık ifadeyle. Karşısında ki adam yüzünde tek bir mimik oynamadan koltuğa oturdu. Karan'ın aksine o sabahın onu olduğunu umursamdan masadaki içki şişesinden kendine bir kadeh viski doldurdu.

Leyal -Unutulan Eş-Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin