Aklım değil, kalbim şaşıyor..

120 4 0
                                    

Alisa Arslan'ın ağzından

Yaklaşık yedi saat oldu uçakta olalı. Yüzünü bile görmek istemedigimden arka koltuklardan birisinde oturuyordum. Camdan baktığımda İstanbul'u görmek iyidi. Yolculuk boyunca hiç konuşmadık. İkimizde birbirimizden uzak durduk, belkide bu bize iyi geliyordu.

Ateş Arslan'ın olduğu yer her zaman karanlıktır. Ateş arslan şiddetten zevk alan birisi. Ara sıra gönderdiği kadınlar gelip beni kontrol etsede kendiside bakıyordu. Hiç bir tepki veya mimik yapmadım. Pilotun annonsu ile uçak kemerimi bağladım.

" İnişe hazır olun lütfen. "

Uçak yere temas ettiğinde derin derin nefesler aldım. Tamamen iniş yaptığımızda kemerimi çıkarıp merdivenlerden aşağıya indim. İki adam bavulları alarak arkamdan gelmeye devam ettiler. Ateşi görmedim ama görmekte istemiyordum. Ateşin arabasını gördüğümde öndeki koltuğa oturup kemerimi bağladım. Ateş uçaktan inmiş adamlar ile konuşuyordu.

Arabaya doğru bir kaç adım attıktan sonra koltuğa oturdu. Bana hiç bakmadan arabayı çalıştırıp yola çıktık. Telefonumu elime alıp anneme ve babama geri döndüğümüzle alakalı bir mesaj atarak telefonu bacaklarımın arasına koydum.

Araba kapısının düğmesine basarak camı açmamla içerde oluşan havasızlık biraz'da olsa iyi duruma gelmişti. Ateş benimle konuşmuyordu, hatta yüzüme bile bakmıyordu. Dakikalar geçtikten sonra konağın kapısından girdiğimizde açtığım camı kapattım.

Araba durduğu an kapıyı açıp aşağıya indim. Konağa girip kimseye gözükmeden merdivenlere yöneldim, keşke yönelmez olaydım. Sevim anne beni karşılamıştı.

" Kızım, hoşgeldiniz. "

" Hoşbulduk. "

Diyerek muhabbeti kısa kestim. Cevap vermesini dinlemeden direk odaya geçtim. Kapıyı kapatıp camı açtım. Derin derin nefes alırken kafamdaki düşünceleri atmaya çalışıyordum. Kalbim acısada buna dayanmak zorundaydım. Ellerimi cama yaslayarak destek aldım. Camdan aşağıya baktıgımda arabadan inen ateşi gördüm. İndiği gibi göz göze geldik. Ne o çekti gözlerini ne'de ben. Konağa doğru yürümeye başladığında göz temasımız kısa sürmüştü.

Camı kapatıp yatağın bir kenarına oturdum.

" Allah'ım nolur bana yardım et. Senden başka kimsem yok. "

Diyerek içimden geçirdim. Ateşin kapıyı açmasıyla göz göze gelmemiz bir oldu. Odaya girdiğinde kapıyı kapatıp, kapattıgım camı tekrar açtı. Cebindeki sigara paketini açıp eline  bir tane aldı. Çakmak ile yaktıgında dumanı içine çekmesi bir oluyordu. Gözümü ondan çekip bana Özel yapılan dolaba ilerledim. İçi sadece bana aitti. Bir kısa şort ile crop alıp banyoya yöneldim. Üstümü değiştirip saçlarımı taradım. Banyodan çıktığımda ateş yatakta uzanıyordu. Gömlegini çıkarmış, altındaki pantolon ile yatağa yatmıştı.

Masanın üzerinde duran araba anahtarımı alıp odadan çıktım. Telefonu arka cebime koyup merdivenlerden aşağıya indim. Beni gören dört/beş kadın ellerini ağzına götürüp

" Kız buna ateş nasıl izin veriyor?! Nasıl giyiniyor bu kız?! "

Dediklerine cevap verecektim ama boşunaydı. Kavga etmeye gerek yoktu. Konaktan çıkıp arabamın yanına ilerledim, anahtarın tuşuna basıp koltuğa oturdum. Konagın kapısına geldiğimde beni iki adam karşıladı.

" Alisa hanım üzgünüm. Ateş beyin izini olmadan çıkamazsınız. "

" Ne? Ne diyorsun sen? Aç su kapıyı! Aç dedim sana! "

HALELHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin