15. Bölüm

124 17 1
                                    

Hepimiz derslerimize odaklanmıştık. Min daha iyidi. Bütün hafta boyunca sadece 2 saat uyuya bilmiştim. Derslerde bazen uyuyordum. Youngjae ile fazla görüşemiyorduk. sadece 15 kalmıştı mezuniyetine. 4 yıl boyunca görüşemiyecektik. Yarın son sınavıma girecektim.

Sabah erkenden uyandım. Min uyundırdım. Mia bugün biraz geç gidecekti. Min ile evden çıktı. Okula doğru yürümeye başladık. Okula gelmiştik. Sınav erkenden olacaktı. Sınıflara girip bekledik. Sınavda başım dönüyordu ve esneyip durdum. Sınav bittikten sonra Youngjae yanına gittim.
Jae: Günaydın bitanem
Ben: Günaydın canım.
Jae: İyi görünmüyorsun Marry.
Ben: Sadece uykusuzum.
Jae: Hadi eve gidip dinlen.
Ben: 1 hafta izin aldım. Sana yardımcı olacagım Youngjae.
Beraber listelere baktık. Hangi Üniversiteye gidecekti.
Jae: Hangisine gidecegimi bilmiyorum. Senden ayrıl istemiyorum Marry.
Ben: Bendee Jae.
Başım dönüyordu. Youngjae kolundan tutum. Gözlerim kapanıyodu. Bir an heryer karanlık olmuştu.

Youngjae tarafı;

Bir anda Marry kollarıma yığıldı. Hemen kucağıma alıp revire götürdüm. Doktor baktıktan sonra,
Dok: Yorgun düşmüş. Biraz dinlensin kendine gelir.
Jae: Teşekkürler.
Yavaş Yavaş gözlerini açıyordu.
Ben: Young..jae
jae: Benim Marry. Dilenmen gerek hadi uyu biraz.
Gözlerini kapattı. Deli kız bu kadar kendini yıpratmasaydın. Sanki bir melek gibi uyuyordu. Bir anda İçeri Mia ve Min girdi.
Mia: O nasıl?
Jae: Gayet iyi merak etmeyin.
Min: Neyi varmış.
Jae: Biraz yorgun düşmüş. Şu anda uyuyo hadi bizde rahat bırakalım.
diyip onları alıp dışarı çıktım.

Benim tarafım;

1 SAAT SONRA

Uyandığımda Youngjae başımdaydı.
Ona sırttım. Oda bana sırıtmıştı.
Odaya gürültüyle biri girdi. V'di bu.
V: Marry nasılsın ?
Ben: Gayet iyim.
Jimin: Geçmiş olsun.
Ben: Teşekkür ederim.
Suga: Hadi eve gidelim dinlenmen lazım.
Ben: Olur.
Yataktan kalkıp ayakkabılarımı giydim. Suga ve Jimin koluma girmeye çalışıyorlardı.
Ben: Ben gayet iyim abartmayın lütfen.
İkiside çekildiler yürümeye devam ettik. Eve geldiğim de direk kendimi yataga attım. Sabaha kadar deliksiz uyumuşum. Sabah kalktığımda kimse yoktu evde kimse yoktu. Elimi yüzümü yıkayıp bir mısır kevreği hazırlayıp televizyon izlemeye oturdum. Magazin izlemeye başladım. Bir defiledeki mankenleri gösteriyordu tam değiştirecekken bir kişi dikkatimi çekti. Bir anda gülümsedi. Ohaaa o nasıl bir gülüştü aman tanrım. Röportajda konuşmaya başladı. İsmi Kim Hyun Joong' muş. Ben napıyorum benim sevgilim vardı. Hemen kanalı değiştirip bir dizi açtım. İleri saatlerde yemek yaptım bizim çocuklara. Okuldan gelince hep beraber yemek yedik. Yedik, güldüp, eglendik sonra herkes dağıldı.

1 Hafta Sonra;

Çok kötü hissediyorum kendimi.Youngjae ile ayrılıyoruz. 4 yıl görüşemiyeceğiz. Hep beraber hava limanındaydık. Min de gelmişti. Beni yalnız bu halde bırak istememişti. Bu belkide ona son sarılışımdı.
Jae: Seni çok seviyorum.
Ben: Bende seni Youngjae .
Ellerimiz yavaş yavaş kopuyodu birbirinden. Sevgilim, ilk aşkım beklide bu son cümlelerimiz. Yolun sonuna geldik. Seni daima seviyorum. Beni.... Asla Unutma İlk Aşkım.
Göz yaşlarım akarken onun o gülüşü içimi ısıtıyordu. O benim tek tutanağımdı. Biliyorum beni unutacaksın ama asla o gülümsemen yüzünden eksik olmasın. Sen başka birini sevsende ben seni seviceğim Yoo Youngjae.

1 ay Sonra;

Youngjae ile ayrılalı tam 1 ay oldu. Hergün arıyo konuşuyoruz. Kendimi derslere adıyorum. Evt yüzüm fazla gülmüyo. Korkuyorum. Youngjae'nin başka birine aşık olmasından korkuyorum. Herseferinde konuştuğumuzda sanki benden soğumuş gibi hissediyorum.

Aylar geçtikçe zorlaşıyor. Daha az konuşuyoruz. Bu yük fazla geliyor. Her gün korkuyla yaşamak istemiyorum. Youngjae bu konudan bahsetmek istesem konuyu kapatıyo. Bilmiyordum. Bir kapana sıkışmış gibi hissediyorum.

Youngjae geliyordu. O kadar heycanlıydım. Yongguk beni almaya gelmişti. Çocuklarla havalimanında bekledik. İşte geliyordu. Koşmata başladı. Kollarını açarak geldi. Sarılacakken Yongguk a sarıldı. Öylece kalmıştım. Gözlerimden yaşlar inmeye çalışıyordu. En son bana sarılmıştı. Korktuğum başoma geldi. Artık beni sevmiyodu. Hep beraber arabaya bindik. Çocuklar şaşkındı.
Yong: Bir yere gitmek ister misiniz?
Ben: Yorgunum lütfen beni eve bırak.
Arabayla eve bıraktılar. İlk defa güle güle demeden inmiştim. Hızlıca kapıdan girdim. Gözyaşlarım bşr anda boşalmıştı. Merdivene yığılıp kalmıştım.
Ben: Neden ? Neden?
Elleriyle gözyaşlarımı sildi. Bana sıkıca sarılıp.
Suga: Hepsi geçicek inan bana. dedi.
Kollarında öylece agladım. Kollarımdan tutup beni eve götürdü.
Mia beni böyle görünce şok olmuştu. Güya bugün benim en güzel günümdü. Koltuğa otutturdu ve Min aradı.

Min Tarafı;

Markete bişiler almaya gelmiştim. Alacagım şeyi aramaya başladım. İşte buldumm. Üst rafta olduğu için almaya çalışıyordum. Tam alacakken bir anda gözlerimi kapatarak yere yapıştım. Bir yerim agrımamıştı çünkü birinin üstüne düşmüştüm. Gözlerimi açtığımda kimi göreyim. bu çocugun ne işi vardı burda.
Min: Aishhhh ne işin var burda.
Dae: Alışverişe geldim tabikide. Aaa kalkarmırsın üstümden. Aishh belim. Ne kadar ağırsın .
Yanaklarım kızarmıştı.
Min: Bir kere ağır felan deyilim. Benim olduğum bölümde ne işin var.
Dae: Sana yardım ediyordum. Ve şimdi gidiyorum.
Min: Gapsamhimidaa.
Bir sırıtış attıktan sonra gitti. Telefonum çalıyordu. Arayan Mia.
Min: Efem.
Mia: Çabuk eve gel. Elinde ne varsa atıp gel.
Min: Tamam.
Tam koşarak çıkarken Daehyun önümü kesti. Arkamdan geldi. beraber içeri girdik. Marry kötü gözükordu.
Mia: Hadi anlat bize kuzum.
Marry: Bitti herşeyy... bitti.
Şoktaydım.
Dae: Emin misin?
Evt anlamında başını salladı. Ne yani bitti mi? Hemen pes mi edecekti. Buna izin veremezdik.

Yeni Bölümle sizlerleyim. Yazılım hataları için özür dilerim lütfen okumaya devam edin sizi seviyorum.


K-POP OKULUHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin