12. Bölüm

29 8 0
                                    

Annecim hadi saat geç oldu yatalım yarın konuşuruz. Sabah olmuştu, kahvaltı yaparken sessizliği bozmak adına "Anne kahvaltı bitiminde işe gideceğim, gelirken almamı istediğin birşey var mı?" dedim. "Evin eksiklerini liste yapıp veririm sen çıkana kadar." Hazırlandım ve işe doğru yola koyuldum. Öğle arası molasında bilgisayarda birşeyler bulmak adına arama yaptım. Paralel Evren diye birşey olduğunu keşfettim. Paralel evren bize tıpa tıp benzeyen insanların bulunduğu bir yer olarak bilinmekte. Orada insanlar görünüşce aynı olsa da karaker yapısı olarak farklı ola biliyorlar. "Eğer paralel evrene geçmeyi başarıp oradaki Özgürü bulabilirsem, Özgür kendi bedenine geçip ölmeden hayatına devam ede bilir hatta kendi kaderini bile yaza bilirdi." Bu bilgiyi Özgüre nasıl ulaştıracaktım ki? Bunu daha sonra eve gidince düşünürüm dedim kendi kendime.
Mesai bitmişti. Annemin evden çıkarken elime tutuşturduğu listedeki herşeyi almıştım. Kapıyı açtım ve poşetleri mutfağa bıraktım.  "Hoşgeldin" dedi soğuk ses tonuyla. Annem farklı davranıyor gibiydi. "Hoşbulduk annecim" dedim sıcak bir tonla. " Sana artık birşey açıklamam gerekiyor sanırım. Gel otur  öncelikle şöyle. Sana birşey itiraf etmem gerekiyor. Ben aslında senin annen değilim." "Nasıl yani bu ne demek oluyor?" "Ben sadece annene tıpatıp benzeyen onun paralel evrendeki ikiziyim. Annen kaybolduğu gün kaza geçirdi ve kimliği üzerinde olmayınca da seninle iletişim kuramamışlar bu doğruydu. Sana komada kaldığını söyledim üzgünüm ama bu doğru değildi. O gün hastaneye yetiştirilemeden ambulansta hayatını kaybetmiş. Bu evrene gelmemin sebebi ise sevgilin Özgür." " O öldü." " Öldü evet. Ama geçmişteki hali kendinden önceki geçmişte olan Özgüre hangi gün öleceğini, kaderini değiştirmesi için uğraşması gerektiğini söyleyen bir not bırakıyor ve ben de onun son yapacağı plan için tutulmuş biriyim. Benim de kızım vardı ama beyin kanseriydi. Onu erken kaybettim. Seni kızım bildim onun yerine koydum. Hatta biliyor musun? Onun son isteği lunaparkta bir gün geçirmekti. Ama gideceğimiz sabaha uyanamadı. Onun bu hayalini bir kız için gerçekleştirmek, onu mutlu etmişim gibi hissettirmişti. Özgür böyle bir teklif sununca da reddetmek istemedim açıkcası, kızıma olan özlemimi sende gidermeye çalıştım. Herşey için özür dilerim, ama seni gerçekten kendi kızım gibi sevdim." "Peki bunları neden şimdi açıklama gereği duydun? Fikrini değiştiren ne oldu?" "Çantamda aradığında bulduğun reçete ve bazı sonuçlar vardıya, onlar beyin kanseri teşhisimin konulduğunu öğrendiğim ilk gündü ve o gün bu teklifi kabul ettim. Son kez aile sevgisi hissini tadarak ölmek istedim. Şimdi de bedenimi bir birini seven iki güzel insan için feda etmek istiyorum. "Özgürün yaptığı son şeylerden haberin varmıydı yani?" "Evet herşeyi bilerek geldim ben. Ama bu yaptığımın Özgürle alakası yok. Kendi isteğimle bunu ona teklif ettim. Benim ruhum bedenimi terk edecek ve Özgür kendi bedenini kazanana kadar burada seninle yaşayacak." " Peki ya o bedenini geri aldığında sen geri dönemezsen?" " Az zamanı kalmış biri için bu çokta önemli değil.." " Senin için üzgünüm ama keşke beni kandırmak yerine herşeyi en başından anlatsaydın." " Anlatsam bana öz annenmiş gibi sevgi dolu sarılır mıydın sence?" " O da doğru. Ama yine de anneme benzediğin için ve güzel kalbin için değer vere bilirdim sana." "Sana son kez sarılabilir miyim?" "Hala sinirli olsam bile bu sarılmanın son kez olabileceği ihtimali için sarılacağım." " Seni tanımak güzeldi umarım Özgürle mutlu bir hayatınız olur. Birazdan da Özgür gelecektir.."

İlk baştaki şüphelerim doğrulanmıştı ama buna neden sevinemiyordum. Bu kadar söylediği yalana rağmen o kadını annem olarak gördüğüm için kızamamış, aksine haline üzülmüştüm. Bir anda gözleri gözlerimden ayrıldı ve kanepeye yığıldı. Özgürün gelmesi an meselesiydi. Gözlerini açtı ve gözleri kan kırmızısıydı. Gozlerinin rengi içimde ürperti yaratmıştı. Bir anda o kırmızılık gitmiş ve yerini kadının göz renkleri almıştı.

"Sana ne kadarını anlattı bilmiyorum, ama beni dinlemeni istiyorum." "Bana doğruları söylemiş olsaydın yanında olmaz mıydım? Bu şekilde olmazdı belki ama başka yol da bula bilirdik. O kadının ölmüş kızını bildiğin için onu kullandın. Üstüne üstlük annemin görünüşünde birine yaptın. Sebebi neydi? O kadına kızamadım bile. Seni geri getirmeye çalışıyordum ama görünen o ki sen sadece yaşamayı istemişsin. Beni umursasan ne benim ne de o kadının duygularıyla oynamazdın."   " Haklısın. Ama nedenlerimi duymadan yargılamasan mı? Öncelikle uzun yıllar sonra ilk kez konuştuğumuz bu konuşmamızı böyle hatırlamamak için hasret giderebilir miyiz? Daha sonrasında sana herşeyi anlatacağım." Kanepeden doğrulup bana yakınlaştı ve gözlerime baktı. Onun bu sıcak bakışı uzun yıllar sonra içimi ısıtmıştı. Ona sıkıca sarılmıştım. "Seni çok özledim bunca zaman sonra sana anlatacağım o kadar şey var ki Özgür" Başını kaldırdı ve bana baktı. "Bende seni özledim güzelim. Ama öncelikle sana olayları baştan anlatacağım. Sadece beni dinleyeceksin ve sorularını en sonda soracaksın anlaştık mı?" "Anlaştık."

Zamanda YolculukHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin