E1

428 31 4
                                    

Lisa

koskoca 3 ay'ı Jennie'yi görmeden nasıl geçirdim bilmiyorum.

resmen ölüm gibiydi, gülerken kısılan gözlerini göremediğim her gün cehennem ateşinde yanıyorum sandım.

okul açıldığı için pek mutlu olduğum söylenemez, notlarım sandığınız kadar iyi değil.

mutlu olduğum konu balımı tekrar görebilecek olmam.

garip alışkanlıkları olan bir kızdı Jennie, bu onu tatlı kılan şeylerin çok ufak bir kısmı sadece.

sabah sınıfa herkesten önce girer, masasını her zaman yanında taşıdığı hindistan cevizi kokulu ıslak mendil ile bir güzel siler ve eşyalarını dizmeye başlardı. deri, eski püskü kahverengi bir defteri vardı yanından asla ayırmadığı. bazen arka bahçede çimenlerin üstünde kendini dış dünyaya kapatmış resim çizerken bulurum kendisini, bazen de kafeteryada en arka masada kulaklıkları takılı bir şekilde boş gözlerle etrafa bakınırken.

mesela her zaman sınıfa sağ ayağı ile girer, konuşması için söz verildiğinde hafifçe boğazını temizleyerek sohbete başlar, karşısındaki insanın direkt gözlerinin içine bakar ve onay bekler.

gerildiğinde, utandığında ve heyecanlandığında ellerini saçının bir tutamına atıp oynamaya başlar.

sürekli dudaklarını diliyle ıslatır, çatladığı veya kuruduğu için değil, böyle olmadığı anlaşılıyor. diyorum ya alışkanlık olmuş artık.

aynı sınıfta olduğumuz için birlikte birçok etkinlik yaptık, benim yanımdayken okulda sergilediği tavıra kıyasla daha rahat olduğunu hissediyorum. üst sınıflardan Jisoo dışında arkadaşı olmadığını biliyorum, sınıfta genelde zorbalanan biri, hiçbir şey yapmamasına rağmen.

bu yüzden ona karşı ekstra özenli davranmaya çalışıyorum. kendi arkadaşlarımla rahat ve sert bir şekilde el kol şakası yapıp yayık yayık davranabilirken Jennie'nin yanındayken onu incitecek her şeyden kaçınıyorum.

küçücük bir bebek benim gözümde. sevilmeyi en derinlerine kadar hak eden, pamuklara sarıp sarmalanması gereken küçücük bir bebek.

pek konuşkan değil maalesef, sınıftayken veya okulun içinde herhangi bir yerdeyken sürekli kendi halinde takılıyor ve kimseye yaklaşmıyor. belirli bir şarkı listesi var ve gün boyunca bu şarkıları dinleyip duruyor. son zamanlarda "She's a rainbow" dinliyor oluşu dikkatimi çekiyor.

dinlediği şarkıları açıp dinlemek huy oldu bende, neler düşündüğünü anlayabilmek için en tatlı yöntem bu gibi geliyor.

bazen Jennie'ye beslediğim sevgiyi yüzüne haykırmak istiyorum, onu her şeyden koruyabileceğimi anlasın, bana güvensin istiyorum.

bunu yapabilmek için çok fazla adım attım ama her seferinde ya beni istemezse düşüncesiyle vazgeçtim.

Bambam beni sürekli gaza getirmeye çalışıyor, 3 yıldır Jennie'ye olan platonik aşkım konusunda en büyük destekçim kendisi.

bizi birkaç kez buluşturmaya çalıştı fakat Jennie Bambam'in de sınıftaki diğer ukala çocuklar gibi olduğunu düşündü.

bu konuda ona asla kızamam, iç açıcı şeyler yaşamadığının farkındayım.

.
.
.

1 Hafta sonra

okul açılalı bir hafta oldu, Jennie okulun son iki günü yoktu ve sınıf grubunda olmadığı için ona ulaşamadım.

asla devamsızlık yapmazdı, buna rağmen kimse yokluğunu fark etmedi.

sınıfa herkesten önce gelip masasını temizleyen Jennie 4 ders geçmesine rağmen hâlâ gelmedi.

sincerely - JenLisaHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin