12'

647 89 88
                                    

Bu bölüm biraz uzun olucak

İyi okumalaaar

---

Minho 11 yaşındaydı. Babaları Kai ve Soo ne yaparlarsa yapsınlar yaşadıklarını atlatmasını sağlayamıyorlardı.

Psikoloğa gittiler, iyi gelmesi için onunla sürekli vakit geçirdiler, gezdiler, aktiviteler yaptılar, sırf seviyor diye eve kedi aldılar.

Minho bir şey istemese bile onlar iyi gelebilecek her şeyi yapıyordu ama gece gördüğü kabusları, ağlayarak uyanmalarını, durduk yere donup kalmasını, kahkahalarla gülerken bir anda yüzünün düşmesini engelleyemiyorlardı.

Yıllardır atlatması için uğraşıyorlardı ama olmuyordu. Minho ise kendisi için çabalayan ailesine mutlu rolü yapıyordu.

Atlatabildiğinden değildi ama kendisi çabalayan ve değer verdiği iki kişi vardı hayatında sadece. Başka kimsesi yokken onlar da kendisi yüzünden üzgün olsun istemiyordu.

Etraflarında onunla samimi olan, iyi gelebilecek bir çocuk da yoktu. Okulunda annesi olmadığı için sürekli dışlanıyordu. Her ne kadar bunu takmıyor gibi görünse ve ailesine laf eden olduğu zaman lafını söylemeye çekinmese de Kai de Soo da biliyordu ki yalnızlık onun olanları atlatmasını daha da güçleştiriyordu.

Tüm bu düşünceler ve oğullarının yıllardır değişmeyen durumu ikiliyi oturup beraber bir çözüm bulmaya itti. Evin salonunda oturmuş, birbirlerine kollarını dolamış olan çiftten Soo düşüncelerinin arasında konuşmaya başladı.

"Sence ne yapabiliriz sevgilim?"

"Bilmiyorum Soo ama onu yıllardır bu halde görmek artık canımı çok fazla sıkmaya başladı"

Huzursuzca nefes verdi Soo.

"Aslında birileriyle arkadaş olsa ona çok iyi gelir"

"Doğru diyorsun ama nasıl olacak ki o? Biliyorsun ki buradaki herkes bize düşman."

Doğruydu. Yaşadıkları yerde eşcinsel çift oldukları için kimse sevmezdi onları, zaten sadece yaşadıkları şehirde değil tüm ülkede durum aynıydı.

Gittiği okulda da aynı şekilde tek bir arkadaşı bile yoktu Minho'nun.
Tüm bunları düşünürlerken aklında ışık yandı bir anda Kai'nin.

"Buldum Soo"

"Neyi buldun?"

"Nasıl iyi olabileceğini buldum. En azından denesek bir şey olmaz bence."

"Söyle bakalım neymiş bulduğun şey."

Karşına dikilmiş ellerini de birbirine geçirmiş heyecanla kendisine bakan eşi çok tatlı gelmişti Soo'ya. Onun bu haline gülerken yükselip alnına yumuşak bir öpücük bıraktı ve yerine geri oturdu.

"Oğlumuzu yetimhaneye götüreceğiz. Hem orada çocuklarını homofobik yetiştiren ebeveynler de yok. Arkadaşı olabilir, birileri ona iyi gelebilir"

"Çok iyi düşündün benim biricik sevgilim. O zaman Minho okuldan geldiğinde onunla konuşalım bu konuyu, damdan düşer gibi 'hadi gidiyoruz' demek olmaz"

"Doğru diyorsun. Bekleyelim o zaman"

"Sadece oturacak mıyız beklerken?"

"Bilmem, ne yapabiliriz ki başka? Bir şeyler yemek ister misin?"

"Olabilir. Mesela seni yesem?"

Hiç aklına gelmemişti bu Kai'nin. Biraz şaşırsa da uzun sürmemişti. Yüzüne arsız bir gülümseme yerleştirdi ve eşinin boynuna sarılıp dudaklarından öptü.

My Safe Place - MinsungHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin