Hayallerinizin peşinden gerçekleşene kadar koşun. Olması için elinizden gelen bütün herşeyi yapın. Pes etmeyin kesinlikle! Olmaz zaten demeyin her istediğinizi yapın insanların ne düşündüğünü çok takılmayın. (Çünkü herkes çok ve boş konuşur). En ufak bir şeyi bile içinizde bırakmayın. Giden aylar, haftalar, günler, saatler, dakikalar, saniyeler, salisiyeler geriye gelmeyecek. kimseye çok aldanmayın kimsenin sizi üzmesine, kırmasına izin vermeyin. Engellerinizi aşın zincirlerinizi kırın. Sizi içine koydukları dar kalıplardan çıkın düşündüğünüzden daha genişsiniz. Sadece çevre sizi olumsuz etkiler. Şu ana kadar buna izin verdiyseniz bundan sonra izin vermeyin. Hayalleriniz gerçekleşene kadar hayal kurmaya devam edin. Sakın! Bir hayaliniz suya düştü olmadı diye diğerlerininde yok olmasına izin vermeyin, onlarda mı olmadı? Olsun pes etmek yok hayaller sınırsızdır hayalinizde olan gerçekte de olur.
Şimdi ne alaka diyeceksiniz. Hayalim yurt dışında eğitimimi tamamlamaktı. Orda okumak istiyordum. Ve şuan telefonumuza gelen mesajın üstünden kırk iki dakika geçti. mesaj ise "Sevgili öğrencilerimiz çıktığınız bu yolun başından beri uzun ve zor olduğunu biliyordunuz. Buna rağmen pes etmeden, yılmadan devam ettiniz. Kiminizin hayali kiminizin başaramayacağından korktuğu için hayalini bile kurmadığınız. Bir fırsat ayağınıza geldi. Sadece bizim ayarladığımız bir sınava girerek yüksek derece yapan her sınıftan dört öğrencimizi yurt dışında eğitimini sağlayacağız."~Ali Demir. Okula varmak üzereydik aslında okul ve ev arası sadece yormi beş dakika sürüyordu ama bizim gerizekalılar gelen mesaj için birbirlerine girdiler. Yirmi üç dakika boyunca onların laf dalaşını ve birbirlerine vurmasını izledim. Evet ayırmadım izledim. Çünkü iki tarafta beni bağlamaz bunları az çok tahmin ediyorsunuzdur, kimin kavga ettiğini Ece ve Kerem arada Büşra da kavgaya karıştı ama ben ve diğer iki kişi izlemeyi seçtik. Çünkü ben kendimden emindim kazanacaktım sınavı ama diğer üç kişi kim olurdu bilemem. Ece ve Kerem birbirlerine ölümcül bir bakış atıyorlar, çok saçma. Aman bana bulaşmasınlar da kedi köpek gibi birbirlerini yesinler.
"Artık öyle bakışmayi kesecek misiniz?" dedim
"Önce o çok sevdiğin arkadaşın gözlerini çeksin üzerimden" Of bu Kerem'in kız olasî varmış. Ne bu trip kavga ya.
"Pardon bakışlarınla taciz eden sensin, erkek milleti işte hepsi aynı bok" Ece'de çocuk gibi hiç çekilmezler bunlar Allah ailelerinin yardımcısı olsun.
"Aman ne haliniz varsa görün kedi köpek gibi kavga ediyorsunuz" İkisi evlenseler uyumsuz bir çift olurlar, öyle bir şey olursa Ece ile arkadaşlığımı bitirmem gerek, hiç çekemem. Nereden geldi aklıma bilmiyorum ama bu iki manyak evlenmeli uyumsuz olurlar ama olsun.
"Buket senin neyin var. Dalıp dalıp gidiyorsun." Büşra'nın sesiyle istemsizce irkildim.
"Hiç bir şey olmadı noldu ki." dedim
"Kafana birşey takmışsın gibi." dedi
"He evet Ece ve Keremi evlendirmeyi düşünüyordum." Oha ben naptım, içindekini dışarı vurdum. Aferim şimdi nanaleri yedik hepsi içimden söylediğimi dile getirdiğim için bana bakıyorlardı. Şimdi bok çukuruna battık işte.
"Ne dedin sen!" ilk hesap soran kerem oldu eyvah eyvah!
"Ne demişim ki." oldukça masum görünmeye çalıştım.
"Şu malla bizi evlendirmeyi nasıl düşünürsün." dedi napim istemsizce oldu.
"Abi napim. Sabahtan beri kedi köpek gibi birinizi yediniz. Bende uyumsuz olursunuz ama anlaşırsanız iyi çift olursunuz diye düşündüm. Hatamı yaptım yooo bence iyi yaptım." dedim ikisininde bakışlarını görmeniz gerek her an üstüme atlayabilirler ama yapmadılar cevapda vermediler. Birbirlerine bakmayı kesip ikiside dışarıyı izlemeye başladılar. Ne yani bu kadar basit miydi bunların kavgasına son vermek.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
GEÇMİŞTEKİ İZ
JugendliteraturAilesi ile tatile giden Buket başına geliceklerden habersiz mutlulukla hayal kuruyordur. Zaten 16 yaşındaki kız ne düşünebilirdi ki ona göre o gece hayatı' nın mahvolmasını aklından bile geçirmemişti koca bi gizemin içinde bulmuştu kendini....