12. Bölüm

120 16 74
                                    

"Ay! O tip ne?" ~Sunoo

"Ölmüş mü bu?" ~Niki

"Ne diyorsun be?!" ~Yuin

"Sen yüzünü bir kez daha yıka en iyisi." ~Jay

"Kaç kere yıkadım bilmiyorum." ~Cheonsa

Su çok soğuktu...

"Cidden ölü gibi duruyorsun Cheon." ~Haneul

"Öyle mi? Farkında değilim." ~Cheonsa

"Gel, biz senle önden gidelim." ~Soojin

"Evet, evet. Bende geleyim." ~Haerin

Soojin ve Haerin'in beni sürüklemesi ile, attığım cansız adımlar hızlanmıştı. Ama kötü olan, o kadar cansızdıki bu adımlar, bedenimi taşıyamamış; kendilerini bırakmışlardı. Yere düşmemle, az önce yanlarından ayrıldığımız herkes hızlıca başıma toplanmıştı.

"Cheonsa-shi, hasta mısın?" ~Hyeomi

Soojin yerden kalkmama yardım ederken sordu Hyeomi. Hasta mıydım?

"Bilmiyorum." ~Cheonsa

"O bezgin surat yüzünden hasta olmuştur kesin." dedi bir kız.

"O hyung çok korkutucu." ~Jungsoo

"O öyle biri değil." ~Jake

"Öyle. Saygısızın teki." ~Soojin

Değil... Sadece korkak ve endişeli biri.

Herkes hasta olduğuma ikna olmuş, revir olarak kullanılan yere götürmüşlerdi beni. Ama büyüklerde burada olduğu için, genç olduğumdan kendi başıma iyileşebileceğimi söylediklerinde, Jungwon ve büyüklerin liderinin arasında bir kavga çıkmıştı. Çünkü ilaçlar yeterli değildi. Buradaki hiç bir şey yeterli değildi. Keşif ekipleri yararlı bir şeyler bulmadığı sürece buradaki kimse bir şey yapamıyordu.

"Bırakın, onlar haklı. Kendi iyileşir. İlaca ihtiyacı yok." Bezgin Sapık Ajusshi'nin gelmesi ile, Jungwon diğer lider ile tartışmayı kesmişti.

"Sadece biraz burada dinlensin. İzin verirseniz." ~Heeseung

"Tamam... Beş dakikaya buradan çıkacak. Öbür gereksizler, dışarı. Hepiniz." dedi, büyüklerin lideri.

"Jay, bir şey söyle. Belki seni dinler." ~Haneul

"Hyung, onun ilaca ihtiyacı var. Kızın haline bak." ~Jay

"İlaca ihtiyacı yok, Jay. İşime karışmayın." ~Heeseung

Var... Kendimi bayılacak gibi hissediyorum. Hasta mıyım, değil miyim bilmiyorum ama beni ayakta tutacak bir şeye ihtiyacım var.

Ruby'nin elini tutarken, hepsinin dışarı kovulması ile, tek kalmıştım. Oturduğum yerden, karşımdaki ilaçlara bakıyordum. İşime yarayacak olan hangisiydi ki? Kimse görmeden bir tane alamaz mıyım?

Bezgin Sapık Ajusshi'nin geri gelmesi ile, hızlıca ilaçlara bakınıp, bir tanesi alması çok kısa sürmüştü.

"Ölüye benziyorsun. Ama koşman gerek. Çabuk." ~Heeseung

Elimden tutarak beni oturduğum yerden kaldırmış, elimi bırakmayarak beni koşarken sürüklemeye başlamıştı. İlaçlardan birini aldığını fark eden büyükler de, peşimizden koşuyordu. Diğerleri de, sayılarınım yettiğince büyükleri tutuyor, onlara engel olmaya çalışıyorlardı.

"Koşamıyorum... Lütfen... Bırak beni." ~Cheonsa

"Olmaz. Dayan." ~Heeseung

Sığınağın bu kısımlarına hiç gelmemiştim. Burası bu kadar büyük müydü ki? Buralar ne içindi?

En sonunda saklanmak için dar bir yere girmiş, ona yaslanarak ayakta durmaya çalışıyordum. Gerçekten bayılabilirdim, her yerimin ağrıdığını hissediyorum.

Biraz sonra, beni yere oturtmuş, elindeki ilacı bana uzatmıştı.

"Bu şekilde, yutabilir misin?" ~Heeseung

"Sanırım..." ~Cheonsa

Elinden aldığım ilacı ağzıma attıp ve zorla yuttum. Ne kadar sürede etki edecekti ki? Ne zaman ayakta durabilecek hâle gelecektim?

Dar alanda, kendisi de oturmuş, beni iyice kendine çekmiş, daha rahat oturmamı sağlamıştı. Kafamı hâlâ ona yaslıyordum.

"Üşüttün mü?" ~Heeseung

"Hayır. Üşütsem... Hapşurup, öksürmeden duramazdım." ~Cheonsa

"Ne oldu o zaman? Neyin var?" ~Heeseung

"Arada oluyor böyle, çok üzülünce." ~Cheonsa

"Niye üzüldün?" ~Heeseung

"Hafıza kaybın mı var? Beni sen üzdün." ~Cheonsa

"Sen kendin üzüldün. Ben bir şey yapmadım. Fazla beklenti içine girmişsin." ~Heeseung

"Diğerleri istediği zaman bu şekilde durabiliyor. Benim hasta olup, birilerinden mi kaçmam lazım?" diye sordum, şu anki pozisyonumuzu kastederek.

"Off... Senin gibi bir veletle uğraşmak çok zor. Söylüyorum, anlamıyorsun." ~Heeseung

"Heeseung hyung!" ~Jungwon

"Hyung!" ~Jay

"Bezgin oppa! Ablamızı nereye soktun?!" ~Yuin

"Sussana. Dayak yiyeceksin." ~Niki

"Sen tecrübelisin sanırım." ~Yuin

"Evet. Jay hyungdan ve Heeseung hyungdan çok dayak yiyorum. Popom çürüdü onlar yüzünden." ~Niki

"Onlarla uğraşamam." dedi, diğerleri bağırışırken, Bezgin Sapık Ajusshi.

"Cheon-ah!" ~Haneul

"Nereye gittiler ki?" ~Sunoo

"Şu tarafa da bakalım." ~Haerin

"Orada küçük çocuklar var. Sorabiliriz." ~Jake

"Söylerler mi ki?" ~Balam

"Belki." ~Jay

"Rüşvet teklif ederiz." ~Sunghoon

"Beynin için üzüldüm. Düşürmüş olmalısın." ~Haneul

"Senden büyüğüm!" ~Sunghoon

"Jay'de senden büyük." ~Haneul

"Fırsatçı..." ~Sunghoon

"Sevgilime bulaşma Hoon. Yürü. Almayayım seni de ayağımın altına." ~Jay

"Ne dedim ya? Her şeyi Hoon yapıyor zaten." ~Sunghoon

"Evet." ~Balam

"Bana destek olmalısın!" ~Sunghoon

"Sunghoon hyung ağlamadan gidelim hadi." ~Sunoo

Sessizliği yakaladığımızda, biraz gözlerimi kapadım. Uyuyacaktım sanırım. Kendimi çok yorgun hissediyorum.

𝑪𝑶𝑳𝑶𝑹 ⚜𝐸𝑁𝐻𝑌𝑃𝐸𝑁⚜ ✔Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin