Bu saatlerde mezuniyet balosunda halay başı olmam gerekirken ben hiç tanımadığım bir adamın yanında oturmuş imamın" kabul ediyor musun? "sorusuna kafa sallıyor kabul ediyorum.
Burada ne işim mi vardı? İnanın bende bilmiyorum.
Sabah keplerimizi fırlatırken, yarın sabah memlekete gideceğim için sıkıntı doluydum. Çünkü memlekette beni bağlayan kimsem yoktu, bana bakmak zorunda olduğu için benden nefret eden teyzem dışında hiçbir akrabam olmadığı halde iş bulana kadar ona katlanmak zorundaydım.
İşte bu nikâh olayı da Okul duyuru panosuna iş aradığım çocuk bakıcılığı, yaşlı refakatçiliği yapabileceğimle ilgili ilanı astıktan sonra okulun en zengin, en şımarık, en havalı ve tüm enlerin en eni olan Miray'ın telefon açıp " sana bir iş buldum, kantine gel'' emri ile başladı.
Edebiyat fakültesinden dilim dışarıda kantine koşarken zengin bir ailede bakıcılık hayali kuruyordum. Hayallerim Miray'ın evlilik teklifi ile suya düştü. Hayır, Miray bana kendisi evlilik teklifi etmedi. Bana evleneceği adamın dindar ailesini kandırmak için akşam ki imam nikâhında kendisinin dublörü olmam için teklifte bulundu. Şaşkınlığım teklif ettiği para karşısında daha da arttı.
Bir saatlik dublörlüğüm karşısında alacağım para ile teyzeme muhtaç olmadan İstanbul'da kalacak ve birkaç ay geçinebileceğim bir ücretti. Ben aslında sevinçten kasılıp kalmışken Miray ücreti az bulduğumu sanıp fiyatı artırmış üstelikte babasının şirketinde iş sözü de verince nerdeyse dizlerimin üstüne çöküp ellerini öpecektim.
![](https://img.wattpad.com/cover/40946568-288-k306481.jpg)