ARKADAŞLAR BU BÖLÜMÜ @HirondelleNoire ARKADAŞIMA İTHAF EDİYORUM. ONUN SAYESİNDE BURALARA KADAR GELEBİLDİM. MORALMAN OLSUN HER KONUDA YARDIMCI OLDU. TEŞEKKÜR EDERİM BETÜLL.(BU ARADA LÜTFEN ONUN İLGİNÇ BİLGİLER KİTABINA BİR GÖZ ATIN)
"Bune lan" dedi Cankat. Yüz ifademin notu bulmamla değişmesi beni şaşırtmıştı. Çocuk benim buraya geleceğimi biliyordu. Ama nereden biliyordu?
"Çocuk senin buraya geleceğini biliyormuş Bircecim" dedi Aksel
"Abi çocuk bana not bırakmış. Yuhh yani" sanki çocuğu bulmuşcasına etrafıma zekice ve bir okadar mantıksızca bakışlar attım.
"Gençlik benim adımda Birceyse ben bu çocuğu bulurum."
"Bulacağız" dedi Aksel
"Bulacağız* dedik aynı anda.
"Daha ileriye gitmeye gerek var mı? Çünkü ben gittikçe tırsmaya başladım." dedi Cankat. Korktuğu her halinden belliydi. Ama korkması saçmaydı. Normal bir oyundu bu sadece. Belki de tanıdık bir kişinin oyunudur.
"Tamam Cankatcım gideriz şimdi" dedim ve etrafıma bakmaya başladım. Karşıdan biraz uzaktan yere bakarak biri geliyordu. Gözlerimi kısarcasına bakarak kim olduğunu çözmeye çalıştım vee kim olduğunu anladım. Bay Cool. Hemen bizimkilere dönerek,
"Çabuk saklanın şuraya Aras geliyor karşıdan" parmağımla yönelttiğim yere doğru giderlerken bir yandan da Arasa bakıyorlardı. Bende sanki hergün burada takılıyormuş gibi rahat bir tavırla ona doğru yürüdüm. Yanına yaklaşınca sanki daha ilk defa görmüşüm gibi
"Aaa Aras senin burada ne işin var?" sesimi duyunca şaşırdı ve bana baktı. Şaşkınlığını korumaya çalışırcasına
"Asıl senin burada ne işin var?!" sinirlenmişti. Onu sinirlendirince içimde havai fişekler patlıyordu. Seviniyordum. Mutlu oluyordum. Açık tonlarda olan mavi gözlerini, ela gözlerime dikip cevap beklercesine baktı.
"Ben az ileride oturuyorum ve buralara hergün gelirim" diyerek parmağımla bizim evin sokağını gösterdim. İmalı bir şekilde dalga geçmiş bakışı atıp
"Allah Allah ozaman neden seni dün değil ya da ondan önceki değilde bugün görmeye başladım."
"Emin misin kaç kere göz göze geldik ama beni farketmedin. Oysaki ebn hergün seni gördüm" yalanımın ortaya çıkmasından korkmaya başladım. Böyle dedikten sonra yüzü kızardı ve açık tonlarda mavi gözü daha da ortaya çıkmış ve buda beni etkilemişti. Acaba bir halt ettide benim onu gördüğümü zannedip kızarıyor desem mantıksız olur.
"Hayırdır kızardın?".
"Yok birşey" sesinin soğukluğu kızarıklığını vs. unutturuyordu. Adımlarını büyük atarak yürümeye başladı ve yavaşca yanımdan uzaklaştı. Gittikçe vücudu küçülüyordu. Gittiğinden iyice emin olduktan sonra. Aksel ve Cankatı elimle gel işareti yaparak yanıma çağırıyorum.
"Ne dedi bay cool?"
"Soğuktu kanka çok soğuk davrandı" dedim Cankata
"Devam ediyor muyuz?" diye sordu Aksel
"Yok ya dönelim yarın devam ederiz."
"İyi" diyerek evin yolunu tuttuk. Adımlarımı atarken ayakkabılarımın toprakta çıkardığı ses vardı etrafta. Hiçbirimiz konuşmuyorduk. Evin önüne kadarda konuşmadık. Taa ki Aksel...
ŞİMDİ OKUDUĞUN
MANOLYA
Teen FictionBana doğru koşarak geliyordu. Simasını göremediğim bu kişi gerçek biri miydi, yoksa sadece beynimin bana oynadığı aptal bir oyun muydu? Yanıma geldi ve bana sarıldı. Sarılırken acaba gerçek bir kişiyemi sarılıyorum diye bir şüpheye kapıldım. Simasın...