Uzattığı şişeyi elime aldım ve ilk yudumumu içtim. Boğazımdan geçerken yakıcı bir tat bırakırken aldırmadan bir kaç yudum daha aldım.
"Yavaş acele etme." dedi kayalıklarda otururken yanıma gelen genç. Tebessüm ederek suratına baktım.
"Sorun yok ben iyiyim."
Bonus gibi olan kıvırcık saçları ve açık kahverimsi ten rengi olan çocuğa baktım. Giydiği kot ceketteki rozetler dikkatimi çekmişti. Elimi uzatıp bir tanesini çıkardım.Kızar diye düşünürken sadece tebessüm etti ve almama izin verdi. alıp üstündeki saçma şekillere baktım ve elimde tutmaya devam ettim.
"Adın ne?"
"Koray." elimdeki şişeyi geri kendisine uzattım ve ufuğa baktım. Aras aklıma geldi ve hafif bir sinirlenmeyle üzüntü geçirdim. Yine kanmıştım. Yine..
"Çok gerizekalıyım."
"Neden?"
"Güvenilmeyecek birine güvendiğim için." dedim. Bakışlarını üzerimde gezdirdiğine emindim.
"Erkek arkadaşınla mı aranızda problem var." bir anda olsa Arasla beni sevgili hayal ettim ve olmayacaka bir şey için gülümsedim.
"Çoook farklı şeyler." dedim. Şişeyi bana tekrardan uzattı. Kuşkulu bakışlarımı ona attım ve şişeyi kafama diktim.
"Durr başka param yok tek o kaldı." dedi ama duymadan içmeye devam ettim. Yinelemedi bir şey de demedi.
Telefonumu açıp tarihi gördüğümde bugün tedavi günü olduğunu anladım ve ayaklandım-çalıştım-"Benim tedavim var gitmem gerek." dedim ve yürümeye çalıştım hafif sendeleyince Koray beni tuttu ve
"Ne tedavisi?"
"O da uzun "
"Böyle gitme içki kokuyorsun." dedi ve öncelikle eve gidip temizlenmem gerektiğini düşündüm.
"Beni evime bırakır mısın?" dedim.
"Tabiiki." koluma girdi ve beni küçük arabasına götürdü. Arabasıda giyimi gibi çok değişikti. Beni evime kadar bıraktı ve yol boyunca bir şey bile demedi.
Eve geldiğimde direk kendimi banyoya attım ve temizlenmeye başladım. Banyodan çıktıktan sonra kendime bir kahve hazırladım ve saçlarımı yaparken bir yandan da ayılmak için kahvemi içiyordum. Hiç umursamadan bir kaç şey giyinip çıktım.
Koray arabasının içinde beni bekliyordu. Gider zannetmiştim ama gitmemişti. Demek ki beni o götürecekti. Yaklaştığımı görünce arabadan inip yanıma geldi.
"Nasıl hissediyorsun?"
"Daha iyi hadi hemen gidelim." dedim. Arabaya bindim. Kendime biraz şaşırmıştım bu çocuğa sadeve 2 saatte nasıl güvenmiştim? Belki de o duyguyu bana aşılamıştı. Güven vermişti belkide. Hastaneye geldiğimizde arabadan indim ve yürümeye başladım Korayında geldiğini görünce durdum ve
"Sen gelme ya ben tek giderim. İstersen beni burda bekle istersende git her şey için sağol." diyip ufak bir sarıldım.
"Beklerim ben burda sen git." diyip arabasına döndü.
Tedavi süresince herhangi bir şey olmuyordu. Ne bir gelişme ne de kötüleşme. En azından kötüleşmemesine şükretmeliyim. Ne de olsa hala iyiydim. Yine doktor aynı şeyleri yapmıştı. Yorgun argın bir şekilde Korayın yanına geldim ve arabaya bindim.
"Noldu bitti mi?" konuşmaya mecalim kalmamıştı.
"Hıhı bitti. Ben biraz yorgunum da beni evime bırakır mısın?"
"Tabiikide sorun yok." diyip eve doğru yol aldı.
"Adın ne?" diye sordu. Tabii ya çocuğa ismimi bile söylememiştim daha.
"Birce ben." diyip gülümsedim, o da tebessüm etti ve yola devam ettik.
Eve yaklaştığımızda inmeye hazırlandım ve arabadan indim. Benle beraber o da inmişti.
"Çook teşekkür ederim Koray. Çok saol." diyip elimi uzattım ve sarıldım.
Eve giderken dediğini duyunca donakaldım."O bendim.."
Her şey bir anda kafamda canlanmaya başlamıştı ve anında o güne geri dönmüş gibi olmuştum.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
MANOLYA
Teen FictionBana doğru koşarak geliyordu. Simasını göremediğim bu kişi gerçek biri miydi, yoksa sadece beynimin bana oynadığı aptal bir oyun muydu? Yanıma geldi ve bana sarıldı. Sarılırken acaba gerçek bir kişiyemi sarılıyorum diye bir şüpheye kapıldım. Simasın...