Beyaz restorana girdiğinde bütün restorandaki masa sandalyelerin kaldırıldığını gördü. Koca restoranda tek bir tane masa ve iki sandalye vardı. birinde Mir Ali oturuyordu ve ona bakıyordu. Beyaz yutkundu. Tam bir adam daha atacakken Telefonu çaldı.
Telefonunu çantadan çıkarıp baktı. Kenan arıyordu. Bir Mir Ali'ye bir de telefonuna baktı. Kenan telefonu açmaz ise endişelenebilirdi. Bunca zaman sonra ilk defa evde tek kalmıştı ve kenan hala evde olduğunu zannediyordu. Onu endişelendirmeye hakkı yoktu. Telefonu açıp kulağına götürdü.
"Efendim kenan.".
"Güzelim ne yapıyorsun?"
Mir Ali ile göz göze geldi. mir Ali ellerini sıkmış ona bakıyordu. Gözlerini ondan kaçırdı. dudağını ısırdı.
"Güzelim neden cevap vermiyorsun? Ne yapıyorsun?"
"Ben... ben evde uzanıyorum kenan. Sen ne yapıyorsun?"
...
Serdar sırıtıp kenan'a baktı. Kenan ise kaşarını çatmıştı. "Tamam güzelim. Kendine dikkat et.".
Beyaz utancından yerin dibine girmeyi istedi. Kocasına resmen yalan söylemişti ve Mir Ali ile buluşmaya gelmişti.
"Sen de kendine dikkat et kenan."
...
Serdar kahkaha atmaya başladı. Ona alayla baktı. "Ne oldu? bak karın evde değilmiş. Üstelik sana yalan söyledi."
kenan dilerini sıktı. O beyaz'a güveniyordu. Onun karısı öyle bir kadın değildi. Onu ölse aldatmazdı.
"Yalan söylediyse geçerli bir sebebi vardır."
"Gerizekalı mısın be adam? Karın Mir Ali'ye deli gibi aşık! Onları ben ayırdım. Yoksa onlar hala birliktelerdi. Hatta evlenip çocuk yapmışlardı."
Kenan öfkeyle ona baktı. "Lan seni öldürürüm! Kes sesini! benim karım beni asla aldatmaz!"
Serdar alayla onun yüzüne basıp arabının kapısındaki boşluktan bir kumanda çıkardı. Yan tarafta asılı olan televizyona açtı. Ekranda bir anda beyaz ve Mir Ali belirdi.
"Bakalım karının seni aldattığına canlı canlı şahit olunca aynı şeyi düşünecek misin?"
...
Mir Ali ayağa kalkıp beyaz'a doğru yürümeye başladı. Beyaz'ın tam önünde durdu. Gülümsedi. "Hoş geldin beyaz." dediğinde Beyaz gözlerini ondan kaçırdı ve geçip masaya oturdu.
"Çok vaktim yok. Eve geri dönmeliyim."
Korumaların hepsi pür dikkat onlara bakıyordu. mir ali gözlerini kapatıp sakin olmaya çalıştı. beyaz ona mesafeli davranıyordu. Bunda haklıydı ama mir Ali'nin içi yanıyordu. Geçip onun karşısına oturdu.
"Ben her şeyi biliyorum beyaz. Senin bana ihanet etmediğini biliyorum." dediğinde beyaz'ın gözleri doldu. aylarca onun gelmesini beklemişti. Sana inanıyorum beyaz demesini beklemişti. Affedecekti. Zamanında gelmiş olsaydı beyaz her şeye rağmen affedecekti. Gururu umurunda olmayacaktı. Mir Ali'yi gururunu ayaklarının altına alacak kadar seviyordu ama artık çok geçti. Beyaz hameliydi, evliydi.
"Mir Ali beni buraya geçmişi konuşmak için mi çağırdın?"
"Sensiz ölüyorum Beyaz. Üç yıldır bir ölü gibiyim. Seni hiç unutamadım. Her geçen gün aşkım biraz daha arttı."
Beyaz, Mir Ali'nin dolu dolu olan gözlerini görünce ne yapacağını bilemedi. İçine yine o acı çökmüştü. Dili damağı kurumuş gibi hissetti. Önündeki sudan bir bardak almak istediğinde Mİr ali hemen su doldurdu. Beyaz titreyen eliyle suyu içti. Ona baktı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
CANHIRAŞ (AŞK)
Literatura FemininaBeyaz'ın eski sevgilisi çalıştığı holdingi satın almıştı. Ne yapacaktı beyaz? Üç yıl sonra bu adam nereden çıkmıştı? Beyaz evliydi ve bebek bekliyordu. Kaçmasına kaçamıyordu. Mir Ali onu ve bebeğini istiyordu. Mir Ali için bebeğin kimden olduğu önem...