Yapamam, sana sarılamam!

123 5 0
                                    

Beyaz gözlerindeki yaşları sildi. ellerin karnına koydu. asansörde tek başınaydı. Mir Ali'nin yüzü gözünden gitmiyordu.

"Yapamam. Sana sarılamam. Sen de teselli bulamam Mir Ali. Yüküm ne kadar ağır olursa olsun sırtımı sana yaslayamam."

ellerini karnına koydu. başını eğip karnına baktı. gözündeki yaşları sildi. Gülümsemeye çalıştı.

"baba gitmeyecek kızım. Baba bizi bırakıp gitmeyecek. Seni babanla birlikte büyüteceğim. Sen çok güzel bir çocukluk geçireceksin. ilk aşkın baban olacak."

O kimsesiz büyümüştü. Anne babasız büyümüştü. Kızı onun gibi olmayacaktı. Sırıtını yasalayacağı dağ gibi bir babası olacaktı. Kızı bebeği her derdinde koşup babasına gidecekti. Ona sığınacaktı. Beyaz'ın sığınacak bir babası hiç olmamıştı ama kızının olacaktı.

Asansör kapısı açıldığında beyaz başını kaldırdı ve asansörden indi. Kayınvalidesini gördü. Sandalyede oturmuştu. Yanında da yasemin hanım ve tutku vardı. Yasemin hanımı bir kere görmüştü ama onda da bir iki kelime bir şey konuşmuştu. Tutku'yu ise sadece mir Ali'den duymuştu. Hiç yan yana gelmemişlerdi.

Yavuz bey, Sonat bey ve Tarık bey ise diğer köşedeki sandalyelerde oturuyorlardı.

Tutku onu görünce hızla ayağa kalktı. onun yanına gitti. 

"Beyaz iyi misni?" 

 beyaz kendinde konuşacak dermanı bulamadı. Başını sallamakla yetindi. gidip camdan kenana bakmaya başladı. Tutku da onunla birlikte kenan'a bakmaya başladı.

Halime hanım üzgün gözlerle gelinine baktı. Gözlerine yine yaşlar doldu. korkuyordu. Oğluna bir şey olmasından korkuyordu. O kocasını çok genç yaşta kaybetmişti. Oğlu babasız büyümüş sayılırdı. Torunun da onun gibi büyümesinden korkuyordu.

Yasemin hanım onun o halini görünce ellerinden tuttu. Halime hanım yaşlı gözlele ona baktı.

"Halime hanım dik durmaya çalışın."

Halime hanım gelinine baktı ve Yasemin hanıma döndü.

 "Oğlum çok küçüktü babası öldüğünde. Çok zor büyüttüm onu. Gün geldi evlerde temizliğe gittim. Kenan'ım da o küçük yaşında bir yandan okula gitti bir yandan da sokaklarda mendil sattı. Bazen de ayakkabı boyardı.".

Yasemin hanımın gözleri doldu. Kenan da beyaz gibi zor bir çocukluk geçirmişti.

"Oğlum baba olacağı için çok mutluydu. Karısını çok seviyordu. Beyaz ile çok mutluydu. İlk defa gözleri ışıldıyordu kenan'ımın. Beyaz'dan bahsederken gözleri ışıldıyordu. İlk defa oğlum tamamlanmıştı. Benim oğlum ilk defa tamamlanmıştı. Bu şekilde olmamalı. Torunumun oğlum gibi büyümemeli. Beyaz benim gibi olmamalı.".

Yasemin hanım onun gözlerinden akan yaşları silip ona sarıldı. Karşısındaki kadın çok acılar çekmiş bir anneydi. Evladını tek başına büyütüp bu yaşına getirmişti. Başını yukarıya kaldırdı. Ağlamamaya çalıştı.

"Beyaz'ın size ihtiyacı var. O sizi annesi gibi görüyor."

Halime hanım başını sallayıp ondan ayrıldı ve göz yaşlarını sildi. beyaz'a baktı. Beyaz, halime hanımı annesi gibi görüyordu. Onu anne bilmişti.

"Haklısınız, kızım için torunum için dik durmalıyım." dedi ve ayağa kalkıp beyaz'ın yanına gitti. elini koluna koydu. beyaz dönüp ona dolu dolu gözlerle baktı. Halime hanım gülümsemeye çalıştı.

"Kızım hadi senin tutku ile aşağıya inip bir şeyler ye,".

"Ama anne..."

 halime hanım gülümseyip ellerini yüzüne koydu. 

CANHIRAŞ (AŞK)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin