Kenan öldü beyaz!

138 7 2
                                    

"anne!" 

Şaşkınca karşımdaki küçük kıza baktım. Masmavi gözleri vardı. Ne kadarda güzeldi. Gülümseyip onun önüne eğildim. Bana gülümseyerek baktı. 

"Anne hadi bana şeker al!" 

Anne mi? Bana annemi demişti. 

"Ben... ben senin annen miyim?" diye sormaktan kendimi alı koyamadım. Ben onun annesi olamazdım. Olamazdım değil mi? 

"Beyazım ne yapıyorsunuz orada hadi gelin. Sizin için mangal yaktım." 

Yutkundum. Bu Mir Ali'nin sesi miydi? Ben yanlış mı duymuştum? Küçük kız bir anda heyecanla benim yanımdan ayrılıp arkama doğru koşmaya başladı. 

"baba etler pişti mi?" 

"Pişti babacım." 

Bu kesinlikle mir alinin sesiydi. Allahım ben kafayı yedim kesinlikle. BAşka bir ihtimal yok.Arkamı döndüğümde gerçekten onun gerçekten mir Ali olduğunu gördüm. Oradaydı. Küçük kız kucağındaydı ve ikisi de bana gülümseyerek bakıyordu. 

"Beyaz küçüğüm hadi gel. Didemiz çok acıktı." 

Didemiz mi dedi o? O... o dide miydi? 

"anne hadi ama! Bak babam bize et pişirdi mangalda. Senin yüzünden etlerimiz soğuyacak!" 

Kenan nerede? Allahım kenan nerede? Ne oluyor böyle? Ben... ben en son hastanedeydim. Kenan hastanede yatıyordu. 

Yanağıma bir anda öpücük kondu. Başımı çevirdim. Mir ali kocaman gülümsemesiyle bana bakıyordu. Beni öpmüştü. Elini karnıma koydu. 

"Yavrum oğlumuz nasıl?" 

Oğlumuz mu? Hızla başımı karnıma eğdim. Karnım... karnım kocamandı. Ben hamileydim. Kenan nerede? Allah kahretsin ne oluyor böyle? ben... ben hamileydim. kızımıza hamileydim. Kenan'ın kızına hamileydim. Dide... dide kenan ile benim kızımdı. Mir Ali... o nereden çıktı? rüyada mıydım yoksa? 

"Baba kardeşim yakında doğacak değil mi?" 

"Evet Didem kardeşin yakında doğacak." 

Hayır! bu olamaz. Ben Kenan ile evliyim ve kızımız daha doğmadı. Biz Mir Aliyle birlikte değiliz. Mir ali elini belime koydu ve yürümeye başladık. Neden duramıyorum? Neden soramıyorum? Bedenimi neden kontrol edemiyorum? 

Mir ali dideyi sandalyeye koydu ve dönüp bana baktı. gülümsedi. saçlarımı öptü. 

"Küçüğüm kurban olurum sana. Sen tek başına oturamazsın da şimdi. Dur ben sana yardım edeyim." 

Yutkundum. İçimden ağlamak geliyordu. Sesi o kadar sevgi dolu çıkmıştı ki... Elini karnıma koydu. karnımı okşadı. Sonra beni sandalyeye oturttu. Dideyi tekrar aldı. Kucağına oturttu. Bana etlerden koydu. 

"Baba bana sen yedirsene!" diyen Dideyle yutkundum. Mir ali'nin yüzüne baktım. Ona bakarken gözleri parlıyordu. Didenin saçlarını öptü. 

"Tamam babacım. ben yediririm." dedi. 

Çok güzel bir baba olmuştu. Çok güzellerdi. Dide ona sevgi dolu bakıyordu. Elimi karnıma koydum. Bebek vardı. Mir Alinin bebeği... Kenan aklıma geldi. Boğulacak gibiyim. Gerçekten rüyadamıydım. Kenan'a bir şey mi olmuştu? 

Gözlerimi kapattım. Kenan ölmüş müydü? 

"Beyaz!" 

Bu... bu kenan'ın sesi. Hızla gözlerimi açtığımda kapkaranlık bir yerdeydim. Burası ormandı. Kenan nerediydi? Hızla etrafa dönüp baktım. Kenan... kenan o kanlı gömleğiyle tam karşımdaydı. 

CANHIRAŞ (AŞK)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin