Biraz geç oldu ama upuzun bir bölümle geldiiim.
Keyifli okumalar!
--
💙
Osman elindeki kalemi beyaz tahtamın üstünde gezdirerek maddeler halinde yazmaya başladı. Artık arkadaşlarımın da en az benim kadar Anonim'i merak ettiklerini ve bunun için uğraştıklarını görmek hoşuma gitmiyor değildi. Açıkçası yaşadığım son aşk macerasının ardından yaşadığım hayal kırıklığına şahit olmuşlardı ve en son Osman bir daha kızlarla aramda 100 metreden az mesafe kalmasına izin vermeyeceğine dair bir şeyler zırvalamıştı. Şimdi onu böyle görmek beni eğlendiriyordu. Derin bir nefes alarak düşüncelerimi toparladım, dudağımı kemirerek arkama yaslandım ve gözlerimi Osman'ın tahtaya yazdıklarının üstünde gezdirdim.
• Pepe
• Çalışkan
• Karamelli çikolata"Karamelli çikolata?" Buna dair herhangi bir şey hatırlamadığımı fark ettiğimde kaşlarımı çatarak Osman'a baktım. Bu bilgi tam olarak nereden çıkmıştı? Bana bakmadan yazmaya devam ederken, "Aynen. En sevdiği çikolataymış," dediğinde kaşlarım mümkünmüş gibi daha da çatıldı.
"Peki, sen bunu nereden biliyorsun?" Neredeyse dişlerimi sıktığımı hissettiğimde kendi kendime başımı salladım ve uzanıp yanımdaki yastığı kollarımın arasına çekerek çenemi üstüne yasladım.
"Asu'ya kantinde çikolata vermeye kalktığım gün vardı ya, onu duyunca bana yazmıştı." Bize dönerken elindeki kalemin kapağını kapattı. Sakin adımlarla ilerleyip Serhat'ın oturduğu tekli koltuğun kol kısmına yaslanarak gözlerini bana çevirdi. Bir eliyle kahverenginin açık tonlarında olan saçlarını dağıttında gözlerinde eğlenen bir ifade vardı ya da sadece benimle dalga geçiyordu. "Asu'nun çikolataları almadığını ve hepsinin yine bana kaldığını öğrenince laf arası karamelli olanlardan varsa bana verebilirsin demişti." Elindeki kalemi parmakları arasında çevirirken dudağının kenarıyla gülümsedi ve bana seni kıskanç domuz bakışını attı. Üzerindeki haki renkli tişörtün baskısındaki kuru kafa resmiyle arasında pek fark olmadığını düşündüm.
Bakışlarımı ondan kaçırırken, "Anladım," diye mırıldandım.
"Tipe bak," derken bana açık açık gülmeye başladı. "Kıskandığını bu kadar belli etme, habeş maymunu. Senin için ÖABT'yi kurduk o kadar." Gururla cümlesini bitirdiğinde yine ne saçmalayacağını merak ediyordum.
"ÖABT ne lan?" Serhat lafı ağzımdan alarak sorduğunda Osman omuz silkerek Serhat'ın ensesine bir şaplak attı.
"Özel Anonim'i Bulma Takımı."
Yüzümü buruşturarak, "Senin bulacağın isme tüküreyim," dediğimde o ana kadar başını telefondan kaldırmayan İlay birden telefonu yana fırlatarak hızla doğruldu. Çevik bir hareketle kucağımda duran yastığı benden aldığında saf saf ona baktım. Yastığı Osman'a attığında, "Bak, ben demiştim bu isim güzel değil diye!" diyor ve ona ters ters bakıyordu.
Osman ise doğruca yüzüne uçan yastığı havada kaptı. İlay'a dil çıkarırken bir yandan da yastığı Serhat'ın kafasına koyup kolunu üstüne yaslıyordu. "Senin 'Anonim Peşinde' gibi demode fikirlerinden daha iyi en azından!"
"Yastığımı verin ya!" Havada bir sağa bir sola uçan yastığıma doğru elimi havaya uzattım.
"Ya bir yürü git! Nohut beyinli limonata!" Serhat ayağını bana savurup tekmeyi geçirdiğinde şaşkınlıkla ona döndüm. İlay ve Osman saçma sapan isim fikirlerini tartışırken Serhat ve ben tepkisizce birbirimize bakmaya başladık. Göz kırpmama yarışındaymış gibiydik. Saniyeler birbiri ardından koştururken nihayet İlay, Serhat'a onu savunmasını söyleyerek bize döndüğünde kısa bir sessizlik oluştu.

ŞİMDİ OKUDUĞUN
Engelmatik | TEXTİNG [Tamamlandı]
HumorAral: Kimsiniz? Numara kayıtlı değil. Aral: Hey, orada mısınız? 053********: Buradayım. 053********: Ve şey, 053********: Seni seviyorum. 053********: Rahatsızlık verdiysem tekrardan özür dilerim. 053********: İyi günler. ...