Çağan Şengül & Mavi Gri, sana bir gün anlatırlar
Keyifli okumalar<33
--
💙
Bir defasında yerde bir yonca görmüştüm. Diğerlerinden farklıydı, üç yapraklı değildi ve dört yapraklı da... Henüz dokuz yaşımda beş yapraklı bir yonca bulduğumda dünyanın en şanslı insanı olacağımı sanmıştım. O zamanlar, dışarıda arkadaşlarımla bir saat daha oyun oynamak ya da bakkala gelen yeni toplardan birini almak dışında bir derdim yoktu. Buna rağmen o yaşta ne için şans dilemiştim, neden bu düşünce beni bu kadar heyecanlandırmıştı, hiç bilmiyorum.
Belki de gelecekte buna ihtiyacım olacağını daha o zamandan hissetmiştim.
Şans, bir yoncanın dördüncü yaprağında yaşarmış derler ya hani, çocuk aklıyla gidip elimdeki yoncanın beşinci yaprağını koparmıştım. Sanki kalan dört yaprak bana hayatımın şansını bahşedebilirmiş gibi.
Eh, bir yere kadar sorunsuzca işe yaramıştı. Ta ki aşık olduğum kız, her şeyin en güzel olacağı anda gidene kadar...
Hayat bu ya, benim kaderimin bir çizgisini de belki o beşinci yaprak çizmişti. Kim bilir?
Beşinci yaprağını koparmasaydım o yoncanın, Okyanus kalır mıydı yanımda?
Parmaklarımın arasında duran kitabın son sayfasına yapıştırılmış nota bakarken yutkunmak dahi zordu. Küçük çocuğun şansı buraya kadardı, artık hatalarımın ve aptallıklarımın bedelleriyle yüzleşmem gereken noktadaydık.
Okyanus'un gidişinin üstünden dört gün geçmişti. Verdiği kitabı az önce bitirmiştim ve dakikalardır son sayfasına yapıştırmış olduğu notu seyrediyordum.
Hayır, bir kez daha, o bana gelirken onu nasıl da görmediğimle tanışıyordum.
"Bu numarayı küçükken izlediğim bir dizide görmüştüm," Şeklinde başlıyordu notu. Donuk bakışlarım yazıların üstünde bin birinci kez gezindiğinde nefesimin yetersiz kaldığını hissettim.
"Kitabı eğer erkenden bitirirsen iddiayı kazanmadan da kim olduğumu öğrenmiş olursun. Ne dediğimi anlamıyorsun değil mi? Yine mızıkçılık yapıyorum, Aral ama bu defa sen de seveceksin."
Eğer kitabı biraz daha erken bitirseydim...
"Sana ilk mesajımı bu kitap sayesinde atmıştım. Bu yüzden gerçekten karşına çıkmanın en güzel şeklinin bu olacağını düşündüm. Umarım sen de kitabı seversin."
Sevdim. Yemin ederim, çok seviyorum.
"Bazen seni kendinde tutanlardır, daha fena delirten. Sen güzel seversin Aral, delirmeden ve delirtmeden. Aklın başında seversin. İnsandan her şeyini alan hırçın dalgalar gibi değil, ruhuna dokunup kalbini okşayan damlalar gibi...
Bu yüzden merak ediyorum, senin tarafından sevilmeyi. Sevsen beni bir kez, pencere kenarında ağlayan çocukluğum gülümser mi?
Bir kez sevsen, kalbinin içine girebilsem, nasıldır orası? Hayali bile sıcacık. Ruhumu ısıtmaya yetiyorsa düşüncesi, nasıldır senin sevgin?
Aral, bir kez sevsen beni, olmaz mı?"
Olur Okyanus, oldu...
"Kalbimin kıyısına vurduğunuz günden beri bayım, size olan sevgim, okyanusumda mavinin en güzel tonu.
Gözlerin, yıllar sonra umuda kanma sebebim.
Seni seviyorum, Aral Kanık.
~Anonim'in, Okyanus."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Engelmatik | TEXTİNG [Tamamlandı]
HumorAral: Kimsiniz? Numara kayıtlı değil. Aral: Hey, orada mısınız? 053********: Buradayım. 053********: Ve şey, 053********: Seni seviyorum. 053********: Rahatsızlık verdiysem tekrardan özür dilerim. 053********: İyi günler. ...