𝙼𝚊𝚛𝚛𝚢:"𝚎𝚑- 𝚋𝚎𝚗 𝙼𝚊𝚛𝚛𝚢 𝙶𝚛𝚒𝚗𝚍𝚎𝚠𝚊𝚕𝚍"
𝙳𝚛𝚊𝚌𝚘:"𝚋𝚎𝚗 𝙳𝚛𝚊𝚌𝚘 𝙼𝚊𝚕𝚏𝚘𝚢"
𝙼𝚊𝚛𝚛𝚢:"memnun oldum Malfoy"
𝙳𝚛𝚊𝚌𝚘:"ben de bayan Grindewald"
Soy ismimi sevsem de insanların bana bu şekilde hitap etmesinden hoşlanmıyordum, çünkü daha bu soy adı hakedecek bir şey yapabildiğimi düşünmüyordum, ama insanlara "kendimi babam gibi hissediyorum" demekle yetiniyorum. Hatta gerekmiyorsa hiç bir şey demiyorum
𝙼𝚊𝚛𝚛𝚢:"bana Marry, hatta Marr demen yeterli. "
𝙳𝚛𝚊𝚌𝚘:"eh madem öyle sen de bana Draco diyebilirsin"
𝙼𝚊𝚛𝚛𝚢:"𝚙𝚎𝚔𝚒...... "
Canımız sıkılmasın diye sohbeti devam ettirmek istiyorum ama diyecek bir şey bulamıyorum...
Biraz sessizlik oluyor ve konuşmak için olan en iyi konunun 𝐇𝐨𝐠𝐰𝐚𝐫𝐭𝐬 olduğuna kânaat getiriyorum,
𝙼𝚊𝚛𝚛𝚢:"sende mi 𝐇𝐨𝐠𝐰𝐚𝐫𝐭𝐬'a gidiyorsun? "
𝙳𝚛𝚊𝚌𝚘:"elbette, "
𝙼𝚊𝚛𝚛𝚢:"peki hangi binada olacağını düşünüyorsun? "
𝙳𝚛𝚊𝚌𝚘:"elbette Sltherin olacağım! Peki ya sen?"
Draco "Elbette Slytherin olacağım! " derken biraz heyecanlanmış ve kendinden emin bir tonda konuşuyor, ben ise onun sorduğu soru için düşünüyorum, kısa bir zaman geçiyor ve ben de cevap veriyorum
𝙼𝚊𝚛𝚛𝚢:"aslında bu konu hakkında çok düşündüm, Rawenclav olabilir ama babam bana kesinlikle Slytherin olacaksın dedi, yani aslında bilemiyorum"
𝙳𝚛𝚊𝚌𝚘:"bence sen de bir Slytherin olacaksın"
𝙼𝚊𝚛𝚛𝚢:"babamda öyle düşünüyor, umarım olurum"
Draco'ya sıcak ve dostça bir gülümseme veriyorum ve o da bana karşılık veriyor
Bir anda dondurmamı hatırlıyor ve erimemesi için kenarlarından yalıyorum, Draco'da yeni fark ermiş olacak ki aynısını yapıyor.
𝙼𝚊𝚛𝚛𝚢:"az daha dondurmaları unutuyorduk!"
Diyor ve kıkırdıyorum,
𝙳𝚛𝚊𝚌𝚘:"sanırım"
Diyor ve Draco'da kıkırdıyor,
Göz ucuyla babama baktığımda onların konuşurken eğelendiğini görüyorum, o sırada ne konuştuklarını cidden merak ediyorum ama bunu dile getirmenin kabalık olacağını düşünüp dile getirmiyorum.
Biraz daha konuşuyoruz ve Draco ile cidden arkadaş oluyoruz, fakat göxüm babama kaydığında onun anlık olarak bize bakıp sırıttığını görebiliyorum, o an içinden ne geçtiğini cidden merak ediyor ama yine dile getiremiyorum.
Draco ile biraz sohbet ediyoruz ve sonra ikimizin de canı sıkılmaya başlıyor çünkü bir çok şey hakkında zaten konuşuyoruz, bir şey hariç..
𝙳𝚛𝚊𝚌𝚘:"marr biliyor musun?,bu sene Potter 𝐇𝐨𝐠𝐰𝐚𝐫𝐭𝐬'a geliyormuş. "
𝙼𝚊𝚛𝚛𝚢:"şu ailesi öldürülen alnınza kocaman işareti olan Harry Potter mi? "
𝙳𝚛𝚊𝚌𝚘:"evet, o, onun sağ çıktığına bile şaşarken şimdi 𝐇𝐨𝐠𝐰𝐚𝐫𝐭𝐬'a gelmesi bir garip, ama onunla iyi anlaşabiliriz! "
𝙼𝚊𝚛𝚛𝚢:"ama kötü de anlaşabiliriz, bizi sevmeye bilir, ve ya başka bir şey"
𝙳𝚛𝚊𝚌𝚘:"o zaman biz de onu sevmeyiz"
𝙼𝚊𝚛𝚛𝚢:"aslında iyi fikir,"
𝙳𝚛𝚊𝚌𝚘:"ne sandın"
İkimizde kıkırdıyoruz, ve babamların artık kalktığını görüyoruz
𝙶𝚊𝚕𝚕𝚎𝚛𝚝:"Marry hadi gitmemiz gerek, "
𝙻𝚞𝚌𝚒𝚞𝚜:"bizim de Draco"
İkimiz de kalkıyoruz ve vedalaşıyoruz,
𝙼𝚊𝚛𝚛𝚢:"daha sonra görüşürüz Draco!"
𝙳𝚛𝚊𝚌𝚘:"görüşürüz Marr! "
Hesabı ödeyip kalkıyoruz ve kapıya kadar biraz daha sohbet ediyoruz, kapıya vardığımızda tekrar vedalaşıyor ve omuzumuz üzerinden birbirimize el sallıyoruz,
Babam ile eve gitmek için şömineye doğru gidiyoruz:
𝙶𝚊𝚕𝚕𝚎𝚛𝚝:"birileri Malfoy'ları sevdi ha? "
𝙼𝚊𝚛𝚛𝚢:"evet o iyi bir arkadaş"
𝙶𝚊𝚕𝚕𝚎𝚛𝚝:" iyi anlaşmanıza sevindim"
Şömineye varınca babam uç uç tozunu serpiyor ve şömineden içeri girerek evimize varıyoruz.
Hem yorulduğum hem de hava jarardığı için uyuma ihtiyacı duyuyorum
𝙼𝚊𝚛𝚛𝚢:"ben yatıyorum babacığım iyi geceler! "
𝙶𝚊𝚕𝚕𝚎𝚛𝚝:"iyi geceler Marry"
Merdivenlerden odama çıkıyorum ve üstümü değiştirip günün yorgunluğuyla kendimi yatağa atıyorum ve çok geçmeden uyuya kalıyorum
