Draco sabah uyandığında başı ağrıyordu, bir an nerede olduğunu şaşırmıştı, etrafa bakındı, en son hatırladığı şey bir ateş viskisi bardağını teklediğiydi.
Kafasını yukarı kaldırdı ve koltuğa yaslanmış, bir elinde nerdeyse düşmek üzere olan bir kitap bulunan ve hâlâ uyumakta olan Marry'i gördü, hiçbir şey hatırlamasada neler olduğunu tahmin etmekte zorlanmıyordu, yine de Marry uyanınca ona sorarım diye düşündü ve onu izlemeye başladı.
Yaklaşık bir 15 dakika boyunca gözlerini Marry'den ayırmadı.
Marry 15 dakika sonra uyanmıştı, gözlerini avuşturdu ve onu izleyen Draco'ya baktı “günaydın alkolik” dedi ve esnedi, Draco kıkırdadı, Marry'in kucağından kalkmaya niyeti yok gibiydi, “günaydın Prenses”.
“eğer kalkarsan izninle derse gitmemiz lazım” dedi Marry ona bakarak, Draco ise Marry'e bakarak “beraber geçireceğimiz vakitten önemlisi mi var? ” dedi, belki de hakkatten yoktu ama Marry'in dersleri cidden onun için önemliydi “hadi kalk bay Malfoy, derse geç kalacaksınız” dedi ve az önce dediği şeyi önemsemedi Marry, Draco “iyi be kalktım bayan Malfoy” dediğinde Marry hayla onun sarhoş olup olmadığını sorguladı, Draco Marry'in kucağındna kalktı ve ikiside yatakhanelere gidip hazırlandılar.
Okulun bitmesine yaklaşık 2 ay kadar kalmıştı, Marry sınavlara hazırlanıyordu, gerçi herkes sınavlara hazırlanıyordu, en azından Marry'in etrafında ki herkes sınavlara hazırlanıyordu. Marry yine gölün kenarında ki ağacın altında oturmuş iksirlerle alakalı bir kitap okuyordu, kitapı tamamen bitirmesine 37 sayfa kalmıştı, Marry orayı hızlıca bitirmeyi ve biçim değiştirme kitapına geçmeyi planlıyordu, tabii rahatsız edilmeseydi “selam Marr! ” dedi bir kız sesi, bu Pansy'di “kitap okuyorum Pansy, ” diye cevap verdi Marry fakat Pansy onunla konuimak için yanına oturmakta ısrarcı görünüyordu “ne yaptığını sormamı bekleseydin şimdi soracak bir sorum olurdu” dedi Pansy, fakat Marry onu dinliyor gibi gözükmüyordu.
Bir kaç saat geçmişti, Marry biçim değiştirme kitapına geçmişti ve hatta 47. Sayfasına kadar okumuştu fakat Pansy hâlâ yanında kendi kendine boş boş konuşuyordu “Pansy seni dinlemiyorum” diye hatırkarmak zorunda kaldı Marry, “biliyorum Marry, yine de seninle konuşmak güzeldi” dedi ve kalktı Pansy, Marry /benimle konuştuğuna emin dğeilim ama hadi öyle olsun\ diye geçirdi içinden ve cevap vermeden kitapını okumaya devam etti.
Yarım saat kadar sonra Fred fe George geldi, Marry'e hapımsı bir şey uzattılar, iki tarafıda farklı renkteydi, “hey Marry! Bak yeni buluşumuz! Denemek ister misin? ” Marry iç çekip onlara döndü ve hapımsı şeyi aldı “nedir bu? ” diye sorduğunda George anlatmaya başladı “bunun kırmızı tarafını yiyince burnun kanıyor yeşil tarafını yiyince kanama duruyor” diye anlattı, Marry'in pek ilgisini çekmemişti, ilk kırmızı tarafını ısırdı sonra mavi, evet cidden çalılıyordu “güzelmiş” dedi Marry ve Fred ile George ona gülümseyip hızla başka öğrencilerin yanına gittiler.
Marry biraz daha huzurlu bir şekilde kitap okuduktan sonra bir kız grubu geldi ve tam yanına oturdular, çok ses yapıyorşardı “gider misiniz lütfen? ” diye sordu Marry “senin gölün mü? Senin ağacın mı? ” dedi aralarından birisi, bu kızı tanımıyordu “hadi ama gitmeliyiz belli ki rahatsız oluyor” dedi sarı saçlı ve herkesin laklak lovegood dediği kız, “bize ne? Gidecekse o gitsin” dedi Ginny Weasley, “rica ediyorum gidin, kitap okumaya çalışıyorum şurada” dedi Marry yine sakin bir tonda kitapının sayfasını çevirirken “niyeymiş? Doğru! Babana söylersin” dedi yine o tanımadığı kız “hadi ama Pervati, bırak, babası duysun istemeyiz” dedi Ginny, Marry'in içinden onları göle atma dürtüsü geliyordu ve git gide büyüyordu, “gidermisiniz? ” dedi Marry, lafını üçletmişlerdi ve bu durum hepten sinirini bozsada sustu, sadece sustu “gidinden başka kelime bilmiyor gibi” dedi yine o tanımadığı kız “onu rahat bırakın çocuklar, kalbumles'ler (ben uydurdum .d) bunu sevmez” dedi yine laklak denilen kız “hadi ama Luna! Şu salak saçma şeyleri bırak artık.. ” dedi yine tanımadığı kız , Marry en sonunda üçününde yakasından tuttuğu gibi hepsini gölete attı.
Kitap okuma heveside kaçmıştı, ayağa kalktı ve suda söylenip duran kızlara baktı, onları böyle görmek Marry'in kıkırdamasına neden oldu, hepsi sudan çıkmış ve kurulanırken Luna onlara hâlâ suda yalayan garip şeyler hakkında bir şeyler anlatıyordu, sanırım on dinleyen sadece Ginny'di, Marry en sonunda onları izlemeyi bırakıp adım adım uzaklaştı.
Şimdi bir yandan akşam yemeğini yerken iksir ödevini yapıyordu, Pansy'de bir yandan yemek yerken Marry'in ödevini kendi parşomenine geçirmekle meşguldü, Draco ise ödevi sonraya bırakıp yemek yerken iki kızın bir ödev için cebelleşini izliyordu “hadi ama Pansy! Senin bakman için zaten yana çekiliyorum parşomenin içine girmeyi keser misin-? ” dedi Marry, Pansy ise hâlâ kafası parşomene gömülğ şekilde ödevi okuyordu, Pansy yaklaşık 2 saniye içinde okudu ve çekildi “iyi beh! Al, ” dedi ve kendi ödevini yazmaya başladı, Marry'de kendi ödevini bitirmek üzereydi, “bir ödev için bu kadar uğraşmanız sizi bir Ravenclaw'a benzetmeme neden oluyor” dedi Draco balkabağı suyunu yudumlarken, kızların ikisi önce birbirlerine, sora da Draco'ya baktılar “aslında Marry zaten Rawenclav olmaktan paçayı zar zor yırtmadımı? ” dedi Pansy, bu durumda Marry ve Draco sçaynı anda Pansy'e döndü “evet onlar kadar zekiyim, ağlayabilirisn” dedi Marry şakayla karışık.
O senenin olayları bitmişti sanki, her şey çok sade ilerliyordu ve yaz tatiline yaklaşık 1 ay kalmıştı, Marry okulun biteceği için sevinse de Draco için üzülmüyor değildi, Draco annesini seviyordu ama bunu belli etmiyordu, bu da Marry'in ondan nefret ettiği düşüncesine sahip olmasını sağlıyordu, bu da Marry'in her fırsstta Draco'yu kendi evine çağırmasına neden oluyordu “hey Draco! Neden yaz tatilini bizimle geçirmiyorsun? ” diye sordu Marry yeniden, o sırada ikisi Slytherin ortak salonunda oturuyordu “sana defalarca kez söyledim Marry, gerek yok” dedi Draco yeniden ona gülümseyerek “hep aynısını diyorsun ama” diye sitem etti Marry “yoksa beni özleyecek misin? ” diye sordu Draco çapkın şekilde “o kadar özleyeceğim ki her halde yokluğunda göbek atarım” dedi Marry şakayla karışık, Draco bir müddet somurttu sonra kendini tutamayıp kıkırdadı.
Aradan 3 hafta geçti, Draco, Marry ve Pansy aynı kompartmandaydı, hepsi eve gidiyordu, yine de en mutlu olan Marry gibiydi, babasını o kadar özlemişti ki artık mektuplar bile ona yetemiyordu “tatilde neler yapacaksınız? ” diye sonrdu Marry uzun süredir sessiz olan ikisine, “tatil yapacağım” dedi Draco şakalaşarak, “çok açıklayıcı oldu doğrusu! ” dedi Pansy, üçüde güldüler.
Bir müddet daha sonra üçüde can sıkıntısından bambaşka şeyler yapmaya bailamıştı, Draco Marry'in dizlerinde uzanıyor, Marry Draco'nun saçlarını okşayıp kitap okuyor, Pansy ise dırdırcı dergisinde ki “düşmanın kim? ” etkinliğini yapmaya çalışıyor ama başaramıyordu, Draco uyudu uyuyacaktı, kedi gibiydi, saçlarını okşayınca uysallaşıyordu “yapamıyorum şu lanet olası şeyi!” dedi Pansy “ver yardım edeyim” dedi Marry ve talimatları okudu, ama kendisi yapmadı, nedenini bilmese de içinden bir ses yapmamasını söylüyordu, Marry anlattıktan sonra Pansy yaptı ve gözleri fal taşı gibi açıldı “kimmiş? ” dedi Marry, Pansy hâlâ aynı derece fal taşı gibi açılmış gözlerle bir kaç saniye Marry'e baktı, sonra kafasını salladı ve “Chang” dedi “Chang'le zaten düşman değil miyiz? Neden bu kadar şaşırdın? ” dedi Marry, haklıydı, niye bu kadar şaşırmıştı ki? “hiç.. ” dedi Pansy “ haklı olduğu için şaşırdım” dedi Pansy bakışlarını sağ alta doğru kaçırırken.
Bir süre geçmişti, Marry'in baykuşu Melanie biraz çıkıp temiz havada uçmak ve özgürlüğünün tadını çıkartmak için çırpınıyordu, Draco cam kenarına kıvrılmış uyumakta Pansy ise onun karşısında uyumaktaydı, yani Marry cam kenarında değildi, camı açmak için kalktı ve camı Melanie'nin çıkabileceği şekilde açıp Melanie'yi kafesinden çıkarttı ve onu temiz havaya saldı, ona güveniyordu, bu yüzden onu salmakta elbette ki çekinmemişti.
Uzun bir süre geçti, Marry'de kıvrılmış kitap okuyarak rahatlatıı yolcylyğyn tadını çıkartıyordu. Bir an camdan bakma isteği uyandı içinde, camdan baktığında istasyona yaklaştıklarını fark edip gitti ve Pansy ile Draco'yu uyandırdı
»»————> size not <————««
Merhaba sevgili okurum, kitabımı okuduğum için sana çok teşekkür ederim, üzgünüm son zamanlarda yaz tatilinde ki kadar çok bölüm yazıp atamıyorum ama sizin de bileceğiniz gibi okullar açıldı ve benim lgs senem, bu yüzden yazmaya pek zamanım olmuyor, ama emin olun yazmayı unutmuyorum sadece zaman bulamıyorum. Merak etmeyin daha fazla bölüm gelecek canlarım beklemede kalın <3
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Mrs Grindelwald..?
Fiksi PenggemarD: "Will you Marry me? " M: "But you are ghost.. "