Heeseung sıcak kollarda gözlerini araladığında kafasını yavaşça kaldırdı.
Riki'nin uyuyan yüzünü gördüğünde hafifçe gülümseyip tekrar kafasını indirdi.
O uyanana kadar ne yapacağını düşünürken çalan kapıyla itkilerek yüzünü Riki'nin göğsüne gömdü.
Riki gözlerini aralayıp göğsünde yatan Heeseung'u fark ettiğinde rüyadan uyanıp uyanmadığını ayırt etmeye çalıştı.
Tekrar çalan kapı ile 'gir' komutunu verdi.
İçeri giren annesini gördüğünde yüzüne duygusuz ifadesini yerleştirdi.
"Kahvaltı hazır oğlum."
Annesi zorla gülümsediğinde Riki göz devirip alayla gülümsedi.
"Utanmadan kahvaltıya çağırabiliyor musun cidden?"
Annesi yaklaşıp yatağın köşesine oturduğunda Riki Heeseung'un irkildiğini fark ederek uyumadığını anladı.
"Heeseung'un karnındaki izi biliyorum 'anne'."
Annesi anlamamış bir şekilde gözlerine baktı.
"Ne izinden bahsediyorsun Riki?"
Niki onun bilmezden geldiğini düşünüp hafifçe doğrularak Heeseung'un yüzünü yastığa bırakıp dikkatlice gömleğini karın kısmı görünecek şekilde açtı.
Annesi gözlerini şokla açarken elini ağzına götürdü.
"Benim bundan haberim yoktu."
Zar zor kurduğu cümleyle Riki sırıtarak Heeseung'un karnını tekrar kapattı.
"Öyle olmuştur kesin."
Annesi onu bilmediğine ikna etmeye çalışırken Riki kafasını iki yana salladı.
"Sus ve kahvaltıya in. Biz ayrı olarak yiyeceğiz."
"Ama babanın yemeklerde birlikte olmak istediğini biliyorsun."
"Umrumda değil, ben ona sonra güzel bir şey yedireceğim."
Annesi iç çekip kafasını olumlu anlamda salladıktan sonra dışarı çıktı.
"Annen mi?"
Riki yanındaki çocuğun şaşırmış gözlerle ona baktığını fark ettiğinde kafasını olumlu anlamda sallayıp tekrar yanına uzandı ve kollarını beline doladı.
"Üvey."
Heeseung kafasını sallayıp göz teması kurmaktan kaçındı.
Riki elini karnına götürüp morluk olan yere hafifçe dokundu.
"Canın yanıyor mu?"
"Biraz."
Riki iç çekip burnuna bir öpücük bıraktıktan sonra doğrularak telefonunu aldı.
Bir görevliyi arayıp kahvaltılarını odaya istedikten sonra bir de morluk kremi istedi.
"Kısa bir duş almam gerekiyor meleğim, beni burada bekle."
Heeseung kafasını olumlu anlamda sallayıp Riki'nin banyoya girmesini izledi.
Su sesleri gelmeye başlayınca hızlıca köşede duran Riki'nin telefonunu eline aldı.
Telefonun şifresi vardı ancak acil arama yerine girebilirdi.
Tam numarayı tuşlamıştı ki kesinlen su sesiyle birlikte Riki'nin ıslak ayak seslerinin banyoda çıkardığı sesleri işitti.
Hızlıca telefonu bırakıp kafasını kapıdan uzaten Riki'ye döndü.
"Benim için şu dolaptan kıyafet çıkarır mısın meleğim?"
Heeseung hızlıca başını sallayıp eline gelen ilk eşofman ve tişörtü Riki'ye uzattı.
Riki gülümseyerek teşekkür ettiğinde bir şey demeden yatağa oturdu.