SKZ Evolouvia

4. Bir görevim var 🔱 ( part 1 )

Merhaba, bebeklerim, naber? Ben iyiyim ( sormadınız ama olsun ). Dün bir edit üzerinde çalıştığım için yb yazamadım ama bu gün yazdım. İyi okumalar dilerimmm. Bu arada edit toxic vs saygılı shipperlarla ilgiliydi. Şimdi bölüme geçelim, vote ve yorumları unutmayın muckk , 🤍🖤🤍🖤🤍🖤

.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
Ferolias - Yang Jeongin

Ziva - Bang Christopher Chan

Öyle her duyduğuna inanmamalı. Görmediği sürece doğru olduğunu nereden anlayabilir ki...

Öyle her gördüğüne inanmamalı. Belki göründüğü gibi değildir asıl olay...

.
.
.
.
.
.
.
.
.

" Peki ondan sonra ne oldu? Mutlu olabildiler mi?"

" Elbette! Mutluluk her zaman vardır. Bazen asla mutlu olmayacağımızı düşünürüz, ama öyle değildir. En küçük şeyde bile çok ama çok mutlu olabiliriz. Bazen mutluluğun gelip bizi bulmasını bekliyoruz. Ama bu şans değil ki. Onu aramalıyız. Umudumuzu asla kaybetmeden. Ve çabalamak da lazım. Bir hiçten hiç bir şey var olamaz."

" Ferolias abi? Peki aşk? Aşk da mutluluk mudur?"

Ferolias'ın neşeli yüzü yavaş yavaş solmaya başladı. Şimdi bu soruyu nasıl cevaplayacaktı? Aşk Ferolias için gerçekten de mutluluk muydu?

" Aşk..." Düşünceli bir şekilde konuşmaya başladı.

" Aşk bir çok duyguyu aynı anda temsil edebilecek kadar güçlü bir hiss. Şansın varsa, mutluluk olur senin için. Yoksa... Acıdan başka bir şey olmaz." Dolan gözlerini önündeki daha ilk piralarında* olan bu küçük elflerin görmemesi için çaktırmadan sildi. Ama birinin gözünden kaçmamıştı.

Ferolias uzun zamandır, küçük elflere Evolouvia'ya dair şeyler öğretiyordu. Onlarla zaman geçirmek ona iyi geliyordu. Aynısı küçük elfler için de geçerliydi. Hepsi Ferolias'ı ve onlara öğrettiklerini çok severdi.

" Pekala, benim minik elfler'im. Bu günlük bu kadar. Yarın yine burada buluşalım, anlaştık mı?"

" Anlaştık, Ferolias abi." Tüm elfler aynı anda söyledi. Hepsi etrafa dağılıp polelerle, biferilerle oynamaya başladı.

Ferolias oturduğu deta'nın altında fikre dalarken aniden önünde beliren pole ve küçük elfle anlık şaşırdı.

" Bu senin için, Ferolias abi. Bak, gözlerin gibi mavi. Beğendin mi?"

Mavi gözlü elfin yüzündeki şaşkın ifade yerini yavaş yavaş yüzüne yayılan gülümsemesine bıraktı. Nazikçe küçük elfin elindeki pole'yi alıp kokladı.

" Evet! Çok güzelmiş. Teşekkür ederim, güzellik. Yalnız ..." elindeki pole'yi küçük elfin kulak ardına taktı.

" Ama ben bunu senin için getirmiştim."

" Sende daha güzel durdu ama."

Küçük elf hayranı olduğu elften duyduğu cümleyle utanıp başını eğdi. Ferolias onun bu şirin haline güldü ve küçük elfin uzun, sarı saçlarını okşadı. Küçük elf başını kaldırıp ellerini arkasında birleştirdi ve şirin şirin yerinde sallanmaya başladı.

" Ferolias abi... Sana sarılabilir miyim?"

Ferolias genişçe gülümsedi ve kollarını küçük elf için açtı. Küçük elf mutlulukla mavi gözlü elfe sarıldı. Ferolias oturduğu için küçük elfle aynı boydaydı. Kollarını küçük elfin beline sardı. Küçük elf onun yanağına bir öpücük bıraktı ve hızla koşarak ondan uzaklaştı. Bu sırada saçındaki pole'yi de düşürdü.