SKZ Evolouvia

12. Efsaneye göre... 📜 ( sezon finali )

Merhaba bebeklerr naber? Bundan önceki bölümü okuyup bitirmişsinizdir umarım. Eğer bitirmediyseniz, önce onu bitirin, sonra buraya come, hadi bebekler 🤍🖤🤍🖤

.
.
.
.
.
.
.
.
.
.

Gördüğümüz çoğu şey, bilinen bazı adetler, ya da gizemli ve yaygın olaylar... Çoğunun açıklaması bir hikayeye, efsaneye dayanır...

Peki bu efsaneler gerçek mi? Efsaneler tüm bunları açıklarken, peki bu efsaneleri ne açıklıyor? Efsanelerin varlığı nereye dayanıyor?

.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.

Darvies ve Degal önce Ahóra vadisine geri dönerek sôza'ları toplayıp, ardından Môra vadisine gidip ordaki malzemeleri topladılar. Neyse ki, meleklerin vadisinde işleri daha kolay oldu.

Tüm malzemeleri topladıktan sonra garona geri döndüler.

Kara melek kapıyı çalacakken arkasından birinin onu seslemesiyle havadaki elini indirdi.

" Abi!" Güzel melek abisini gördüğü an hızla koşarak ona sarıldı. Beklenmedik sarılmayla Degal'in kolları havada kaldı. Bakışlarını onları izleyen vampirle buluşturduğunda kendilerini duygu dolu gözlerle izlediğini gördü. Beyaz meleğin kollarından tutarak hafifçe kendinden uzaklaştırdı.

" Seni çok özledim, abi! Ve de çok endişelendim. Umarım, iyisindir. İyisin, öyle değil mi?"

" Evet. İyiyim." Güzel melek aldığı cevapla büyükçe gülümsedi.

" Bana merhaba demek yok mu, beyaz güzellik?" Avelune kocaman gülümseyip Darvies de sıcak sarılmasını bahşetti. Degalin aksine, Darvies en az güzel melek kadar genişçe gülümsedi ve kollarını beline sardı.

" Yolculuk nasıldı? Bizim vadiyi nasıl buldun?"

" Güzeldi-"

" Daha şimdi geldik, hemen soru yağmuruna tutma. İzin ver de, biraz dinlenelim." Darviesin kolundan tutup kendine çekerek sarılmalarını böldü kara melek.

" Ayrıca..." Güzel meleğe yaklaşarak koklamaya başladı.

" Sen niye böyle kokuyorsun? Midem bulandı." Yüzünü buruşturarak söyledi.

" Kokuyor muyum?" Güzel melek de üstünü koklamaya başladı. Ama burnuna kötü bir koku değmedi. Hatta tam tersi, sireninin kokusu üstüne çökmüştü.

" Kokuyor mu?" Darvies de yaklaşıp güzel meleği kokladı.

" Hayır, Degal. Ben kötü bir koku falan almadım. Aksine, çok güzel kokuyor."

" Ben sevmedim. Git şu gölde elini yüzünü yıka, öyle gel içeri. Bu kokuyla etrafımda dolaşma. Hele ki, kapalı bir alandaysak, hiç katlanamam." Dedi ve kapıyı çaldı.

Güzel melek asık suratıyla göle yaklaştı ve abisinin dediği gibi elini yüzünü yıkamaya koyuldu.

Bir kaç gurme uzaktan güzel meleği izleyen Darvies sinirli bakışlarını kara meleğe çevirdi.

" Senin amacın ne?!"

" Anlamadım?" Tam bu sırada kapı Elvie tarafından açıldı.

" Degal! Sonunda gelebildiniz." Elvie mutlulukla koruyucusuna sarıldı. Degal de hiç bekletmeden kollarını tatlı perinin beline doladı. Bu görüntü Darviesi bir taraftan sinirlendirirken, diğer taraftan kıskanmasına sebep oldu. Ama sinirlenmesinin sebebiyle kıskançlık sebebi aynı değildi.