Bakugou'nun Ağzından
Onun bana aşkını itiraf ettiği andan beri 6 yıl geçmişti.
Hayatımın en mutlu 4 senesiydi benim için. Artık 25 yaşına gelmiştim. Kendimi hazır hissediyordum, biz artık büyümüştük, her zaman birlikteydik.
Ona evlilik teklifi edebilmek için birkaç gün hazırlık yapıyorduk. Ben değil, bizim aşkımızı bilen tüm herkesle kocaman bir evlilik teklifi düzenlemiştik.
Sadece bir kere evlenebiliyorduk ve benimde olabildiğince bunu anlatmam lazımdı.
Artık profesyonel kahramanlardandık. Kısa sürede adlarımızı numaralara yazdırmıştık. Deku birinci sırada mükemmelliğini korurken bende onu ikinci sırada takip ediyordum.
Eğer ortaokuldaki Kacchan olsayı bundan nefret ederdi ama yemin ederimki onunla gurur duyuyordum.
Bu arada Deku da çokça vücut yapmıştı, artık heybetli bir duruşu vardı benim gibi. Fakat benim gözümde hâlâ o minik Izuku'ydu.
Koynumda yatan Deku başını kaldırıp bana bakmıştı, "Yorgun görünüyorsun... Bu günlerde çok mu çalıştın? Aslında sadece devriye yapmıştık ama..."
Bugün ikimizin de 1 günlük tatil günüydü, aslında kahramanlar tatil yapmazdı ama ben zoraki izin almayı başarmıştım.
"Öpersen yorgunluğum geçebilir." Deku gülümseyerek dudaklarını dudaklarıma bastırmış ve ardından geri çekmişti.
"Zaman çok hızlı geçmiyor mu?" "Mesela?" "Daha dün şu ateş adam bir numaraydı ve şimdi de sen." "Ah Endeavor mu? Evet hızlı geçiyor. Ama yanımda sen varken zaman kimin umrunda."
Birazdan yiyecektim bu çocuğun tatlılığını.
"Ben markete çıkıyorum." "Market nereden çıktı şimdi?" "Canım ramen çekti." "Oh, peki."
Deku üzerimden kalkınca üzerime hoş kıyafetler giyinmiş ve öyle odadan çıkmıştım.
Deku beni görünce kıkırdayarak bana bakmıştı, "Ramen almaya smokin ile mi gideceksin?" "Ramen almadan önce şirkete uğramalıyım." "Ha, anladım."
Deku'ya öpücük bıraktıktan sonra planladığımız alana gitmiştim, sahile.
All Might'ın dediğine göre Deku özgünlüğünü bu sahilde almıştı dolayısıyla daha fazla anlam taşıyordu. Bu yüzden evlilik teklifini iskelenin üzerinde yapmayı planlamıştım.
İskele balonlarla süslenmiş ve yerlere bir sürü gül dökülmüştü, bana yardım eden kişiler ise şuan da adını numaralara yazdırmış eski A sınıfı öğrencileriydi.
Yaoyorozu bizi kamera kaydına alacağı için biraz daha ileride beklerken -tabiki görünmeyecek şekilde- diğerleri de biraz daha ötede durmuşlardı.
Az sonra Deku ve All Might görünmüştü sahilde. "All Might, bu sahilde ne yapacağız? Şirkete gideceğimizi sanıyordum..."
O da benim gibi gömlek ve pantolon giyerek şık görünmüştü. "Genç Midoriya, sadece iskeleye ilerle."
All Might'ın bunu demesiyle Deku iskeleye gözlerini kocaman açarak ilerlemişti, ben onu iskelede bekliyordum.
"Kacchan? Sende mi buradasın?" bana yaklaşınca iki elini de tutmuş ve ona bakmıştım. "Bu gün sana son kez sevgilim diyeceğim." "N-Ne! Neden peki?" "Sakin ol, sadece bundan sonra sevgilim değil de eşim olacaksın."
Bunu dememle birlikte önünde eğilmiş ve kırmızı kutuyu onun gözlerinin önünde açmıştım, yaralı ellerini açılmış ağzına götürmüş ve şaşırarak bana bakmıştı.
"Izuku, benimle bir hayata var mısın?"
"Evet!"
Duyduğum cevapla gözlerim yaşarmış ve onun parmağına taktıktan sonra göz yaşlarımı serbest bırakarak ona sarılmıştım.
"Kacchan, seni seviyorum." "Bende seni kendimden daha çok seviyorum."
Bu bir bitiş değildi, bizim hikayemiz daha yeni başlıyordu.
son bölümdeki yazar notunu okumayı unutmayın <3!!
ŞİMDİ OKUDUĞUN
happy birthday, deku !
FanfictionKatsuki, Midoriya'yı sadece bir rakip olarak görüyorken hislerinin yanlış olduğunu o doğum günü gecesi sonrasında farkeder. Midoriya ise kalbini çocukluk arkadaşına açmaya çoktan hazırdı. Başlangıç 20.06.23 // BAKUDEKU kitabıdır, iyi okumalar- Hai!!